Kurtulanlar, kurtaranlar... Ya sebep olanlar?

Depremin doğrudan ya da dolaylı tüm sebep olanlarını da paylaşalım ki izlerini kaybettiremesinler…

Eylül Kübra Uzun Eylül Kübra Uzun

Önce İdil, sonra Elif, son olarak da Ayda…

Hatta son iki gündür enkaz altından çıkarılan küçük dostlarımızı da unutmayalım.

Biz bu güzel haberleri ekran önünde ya da telefonlarımızın başında beklerken bazıları hiçbir şey yaşanmamış gibi hayatına devam ediyor.

Özellikle Instagram’a teşekkürü borç bilirim; neyse ki sessize alma seçeneği var sağ olsun.

Gelelim asıl konuya…

Konuşulacak o kadar çok kişi ya da kurum var ki…

Bizim gibi düşünenler mutlu haber gelsin diye umutla beklerken, bazıları da suçunun izlerini silmekle ya da ortadan kaybolmakla meşgul…

Bu kişileri konuşalım mesela…

Hasarlı raporu verilmiş evleri yapan müteahhitleri,

O evlerin yapılmasına izin veren belediye çalışanlarını,

Binanın içinde “sözde izinleri” ile tadilat yaptığını iddia edip, binaya hasar veren iş yeri sahiplerini,

O evlerdeki hasarı bilmesine rağmen evinin metrekaresi küçülmesin ya da kendi cebinden para ödemek zorunda kalmasın diye kentsel dönüşüme karşı çıkan ev sahiplerini,

Sahibi olduğu evin hasarını bilip, kendisi “daha sağlam” binaya yerleşip, hasarlı evini başkasına kiralayan ev sahiplerini konuşalım...

Şimdi bir de 1999 Gölcük Depremi’nin resmi kayıtlara göre rakamlarını hatırlayalım;

18 bin 373 vefat,

48 bin 901 yaralı,

5 bin 840 kayıp,

364 bin 908 hasarlı ya da komple yıkılmış bina,

12-20 milyar dolar arasında maddi kayıp…

Yukarıda gördüğünüz bu rakamların sorumlularının davaları şu an ya zaman aşımına uğradı ya da yıllar sonra verilen sözde uzun süreli cezalar, komik rakamlara düşürüldü ve sorumluları tahliye edildi.

Hatta bazıları tahliye olduktan sonra işine kaldığı yerden devam edip, yeni binalar yapmaya devam ediyor.

Başta verilen o cezaları düşürüp, bunu onaylayanları konuşalım…

Cezasını ömür boyu çekse de aklanamayacak kişilerin tekrar bina yapmasına izin verenleri konuşalım...

“2020 yılında dünyada yaşanmış benzer ölçekli tüm depremlerde ölüm sayısı en yüksek olan ülke neden Türkiye?” diye konuşalım mesela…

Bunları ne kadar çok konuşursak gelecek için o kadar umut olur belki diye…

Tıpkı İdil’de, Elif’te, Ayda’da ve küçük dostlarımızda bize umut olduğu gibi…