Aşk gelip bizi bulsun diye adını andığımız Eros'un Psykhe ile bence öyle çok da özenilesi olmayan ilişkisi.
Yok öyle ilk görüşte aşk filan değildir aralarındaki, hatta Eros sırf annesi Aphrodite'in hastalıklı isteğini yerine getirmek için kesişmiştir yolları.
Kralın üç kızından en güzeli olan Psyke'nin güzelliği Aphrodite ile yarışır olunca, dayanamayıp oğlu Eros'a ''git onu çirkin bir erkeğe metres yap'' buyurmuştur. Komutu alan Eros iner Tanrıların katından yeryüzüne ve oku ile Psykhe'yi çirkin bir adama aşık etmeyi iş edinir kendisine.
Bu yüzden ben Eros'u aşkın değil de anne komutu ile iş gören erkeklerin ilk temsili olarak varsaymaktayım.
Eros avcı iken av olacağından habersizdir elbette Psykhe'ye aşık olmak hiç hesapta yoktur. Hoş şeytanın avukatı zihnim tam burada dönüp sorar bana, "eğer bu kadar annesine benziyor olmasa böylesi büyük bir aşkla vurulacak mıdır yine?" diye.
Sonrası alır Psykhe'yi ıssız sarayına götürür ve yüzünü asla göstermemek kaydı ile yalnızca geceleri gelir yanına. Ama meraklıdır Psykhe diğer tüm kadınlar gibi ve sevdiği adamın yüzünü görmeyi talep eder. Tüm hikayede Eros'a hak verdiğim tek cümle belki de bu isteğe verilen cevaptır ''bazı şeyleri bilmek mutluluktan vazgeçmektir''
Rahat durmayacaktır Psykhe'nin onun kadar güzel olmayan kız kardeşleri, musmutlu olduğu sarayında yaşadığı adamın ne denli çirkin olabileceğini anlatırlar ona. "Öyle değil mi başka neden gizlemek istesin ki yüzünü senden" diye ikna bile ederler hatta. Sizi bir konuda ikna etmeye çalışan insanların hep ne yapmanız gerektiğine ilişkin planları da hazırdır ceplerinde ve kızkardeşler de biliyordur elbette Psykhe'nin ne yapması gerektiğini.
Bir lamba ile gece yanında uyuyan adama bakacaktır. Kah merak yahut mutluluğun tek düzeliğinden sıkılmışlıktan dinler kardeşleri Psykhe ve Eros uykuya dalmışken saklamış olduğu lamba ile yüzünü seyreder. Yanında yatan olağanüstü adama tekrar aşık olur ve lambadan damlayan kızgın yağın omzuna düşmesinin verdiği acı ile uyanır Eros. Kanatlarını açar ve uçar gider sevdiği kadının yanından.
Eros gittikten sonra tüm zamanları onun izini arayarak geçirir Psykhe'nin yolu Aphrodite’in sarayına ulaşır sanır ki merhamet görecektir burada ve mümkün olacaktır kavuşması Eros'a. Oysa ki Aphrodite oğlundan daha becerikli çıkacaktır. Psykhe'nin ışığının sönmesinde ve aşkına ne kadar sahip çıktığını göstermesini ister zor işlerde yara bere içinde çalıştırırken onu yanına sadece ''hüznü'' arkadaş vererek.
Nihayet Eros'un iyileşir de omzu, görebilir kendi acısı bitince Psykhe'nin çektiği acıları. Ancak o vakit ikna olur da düşer yola yalvarır Zeus'a eşini geri ister.
Ben yine huysuz mizacıma yaraşır Eros (Aşk) ve Psykhe (Ruh) kavuşmasında, Psykhe'ye düşen adaletsiz acılar kısmına fena ayar olmaktayım. Eros ile karşılaşmamış olmamız ayrıca iyi zira iki çift sözüm olurdu mutlaka kendisine.
Ve elbette Aphrodite, güzelliğine secde edilen Tanrıça'nın, Eros ve Psykhe düğününde nasıl neşe ile dans ettiğinden bahsedilir ki inanmayın derim. Zira ben çok eminim kaynana topuzunun ilk o düğünde yapılmaya başlanmış olduğundan.