Almanya Corona ile mücadelede sınıfta kaldı

Berlin’de Corona sayılarının yükselmesi ile Alkol satışı yasaklandı.

Belemir Çelebi Belemir Çelebi

Almanya’nın Başkenti Berlin’de Corona sayılarının yükselmesiye, yasaklar geri geldi. Gece saat 23 ile sabah 6 arası Alkol satışı yasaklandı. Ayrıca Barlar, restoranlar ve Marketler en geç saat 23’de kapatılacak.

Yasaklar 10 Ekim'de başlayacak, süresi hastalığın gidişatına göre belirlenecek. Benzin istasyonları kapatılamayacak, ama alkol satışı yapılmayacak.

Berlin’de parklarda ve bahçelerde izinsiz düzenlenen partiler büyük sorun haline gelmişti. Her hafta, özellikle hafta sonları, sabah saatlerine kadar parklarda toplanan yüzlerce insan, kurallara ve yasaklara uymadı.

Ayrıca Corona'ya karşı grevler düzenleniyor. Maske takmak istemeyen insanlar, "Benim sağlığım benim kararım" sloganlarıyla sokağa dökülüyorlar. En son 18-20 Bin kişi Berlin'de bir araya geldi ve Corona yasaklarına karşı ses çıkardılar.

Avrupa ülkeleri belki de sandığımız kadar medeni değillerdir, kim bilir..

Corona uyarı sisteminin ilk kez en üst düzeyde kırmızı alarm vermesi ve vaka sayısında ciddi artışlardan sonra yasaklar gündeme geldi.Tabii böyle bir yasak Türkiye’de uygulansa, Almanlar nasıl tepki verirdi düşünmüyor değilim.

Müslüman ülkesinden Alkol yasağı diye haber başlıkları okurduk, ama Avrupa ülkesi yasaklayınca kimse bir şey söyleyemiyor, çünkü Avrupa ülkesi ne yapsa doğru yapar.

Almanya Corona ile mücadelede sınıfta kaldı

Erkek kardeşim Corona’ya yakalandı. Budapeşte’de kaptı hastalığı ve Almanya’ya kadar taşıdı. Budapeşte Avrupa Birliği ülkesi olduğu için, test olmadan sorunsuz Almanya’ya dönüş yapılabiliyorsunuz. Kardeşim de ateşli halde tüm Corona belirtilerini göstererek o uçağa bindi ve Berlin’e döndü.

Döndükten sonra Almanya’nın gerçek yüzüyle karşılaştık. Kardeşimin hastalığını tabii ki devlete bildirdik ama kimse ilgilenmedi. Hastaneye yatırmak istedik, kapasitemiz yok diye eve yolladılar. Kimse yüzümüze bakmadı. Defalarca sağlık bakanlığı ile konuştuk ama geçiştirdiler ve sadece evde karantinda kalsın dediler. Yüksek ateşi olduğunu, kötü öksürdüğünü ve nefes alamadığını söylememize rağmen, bir şey olmaz evde dinlensin dediler.

En son kavga çıkarınca eve doktor geldi ve sadece test yaptı. Ateş düşürücü ilaç bile vermediler. 1 ay böyle devam etti. Sonunda kardeşimin psikolojisi bozuldu, çünkü bir ay tek başına evde yattı ve yemek yapacak durumda bile değildi. Kavga ederek eve doktoru zor getirdik. Hastaneleri aradık, kapasitemiz yok diye telefonu yüzümüze kapadılar. Böylelikle Almanya'nın gerçek yüzü ile tanıştık.

Bu olay tek örnek değil. Tanıdığım tanımadığım bir çok insandan aynı şeyleri duydum.

Yedi kişilik ve Corona belirtisi gösteren bir aile, doktora gidiyor ve doktor ‘bütün testlerimizi sizin aileniz için harcayamayız’ diyor ve aileyi eve gönderdiyor. Ailenin kavga çıkarması sonucu bütün aileye test yapıyorlar ve hepsi pozitif çıkıyor. Almanya'da Corona olanı kaderine terk ediyorlar. Herhangi bir Corona belirtisi gösterenleri eve yolluyorlar. Doktor yüzü görmek imkansız. Eve doktor gelmesi için kavga çıkarma koşulu var. Hastaneye yatırmaları için ölmek üzere olmanız gerekiyor.

Türkiye'de Corona testi pozitif olduğu için Almanya'ya dönemeyen bir tanıdık anlattı. Test pozitif çıkınca eve karantinaya gönderiyorlar. Sonra otomatik olarak, siz bir şey yapmadan eve doktor geliyor. Hem test yapıyor hem de ilaç veriyor. Sonrasında sağlık bakanlığı ile iletişim halinde hastalığın gidişatı takip ediliyor. Tekrar test yapılacağı zaman eve doktor geliyor ve negatif çıkana kadar bu şekilde devam ediyor.

Türkiye’de Corona’ya yakalanan insanlardan duyduklarımdan sonra, Almanya'nın sağlık konusunda sınıfta kaldığını anlamış oldum.

Ne demiş Mustafa Kemal Atatürk: Beni Türk hekimlerine emanet ediniz.