Renkli ve kokulu silgidir hayat

Bir şeyleri geri almak mümkün değil

Gözde Ünver Gözde Ünver

Küçükken kırtasiyenin önünde saatlerce camdan kalemlere bakardım. Renk renk, çeşit çeşit kalemler. Bir ucu mavi, diğer ucu kırmızı olanlar vardı en çok da onları severdim.

Geçen gün bir arkadaşımın yaptığı benzetme sabitlenmiş tweet gibi kaldı zihnimde. ‘Allı pullu -renkli- kalemler gibisin’ dedi.

Oysa ki ben kendimi son günlerde ‘renkli silgiler gibi’ hissediyorum diyemedim. Siliyorum ama lekesini geçiremiyorum.

Hayat da öyle değil mi?

Rengarenk, kokulu silgiler gibi. Heyecanla alıyorsun ama silmeye çalıştığında, bir çamur deryası adeta. Lekesi geçmiyor.

Bir şeyleri geri almak mümkün değil…

Şimdi 2020’ye girecekmişiz. 2019’da toplu intiharlar, sudan kolay erişilen Siyanür vakaları, azalmak yerine her yıl artan kadın cinayetleri, suçluların firar edip yakalanamadan bir suç daha işlemesi, belimizi büken enflasyon yokmuşçasına; İlber Hoca’nın da dediği gibi, birbirimizin yüzüne düdük üfleyip, ciğerimiz sönene kadar içip, kırmızı donlarımızı giyerek; seri dilekler dileceğiz ve yeni kararlar alacağız.

Keşke tüm bunlar yerine, silmemiz gerekecek şeyler yapmasak. Kalp kırmasak mesela, kendimizi sevdiğimiz kadar başkalarını sevebilsek. Fiziksel, psikolojik her türlü öfkeden, şiddetten uzak kalsak. Ölümlü olduğumuzu sadece cenazeye gittiğimizde hatırlamasak? Kalıcı olanın hislerimiz olduğunu unutmasak.

Dünyada Cehennem’i kendimiz yaratmasak?

2019 gibi olacaksa, ben 2020’ye girmek istemiyorum.!

Ne güzel yazmış Nazım Hikmet

‘Çok yorgunum, beni bekleme kaptan.

Seyir defterini başkası yazsın.

Çınarlı, kubbeli, mavi bir liman.

Beni o limana çıkaramazsın.’