Dengesiz ekran modası mı başladı?

Dengesiz ekran modası mı başladı?

Anibal Güleroğlu Anibal Güleroğlu

Aynı konular etrafında dönüp durmayı hiç sevmem. Ama bazen o denli absürt durumlar çıkıyor ki ortaya, ister istemez yeniden ele almak icap ediyor. Bu yazının mecburiyeti de henüz sezonun orta yerindeyken yaşanan dengesizliklerden kaynaklı. Havaların kış ayını bahara çevirmesi gibi insanların da dün karaladıklarına bugün ak diyerek karakter tutarsızlığı sergilemesinden midir bilinmez… Televizyon dünyamızın da dengesi iyiden iyiye şaştı.

Eskiyi mumla aradığımız süreçteki olumsuzlukları çeşitli vesilelerle vurguladık nitekim. Gerçek şu ki, ekran güvenilirliği dibe vurmuş halde. Zira yapılanları ‘şaka gibi’ diyerek yorumlamanın ve akıl oyununa benzetmenin ötesinde, düpedüz emeğe ve izleyiciye karşı saygısızlık tavrı var artık ortada! Elin adamları bir sezonun yayın akışını aylar öncesinden tespit edip ufacık değişiklikler için dahi izleyici görüşünü-tepkisini dikkate alarak hareket ederken, bizdekilerin böyle bir kaygısı bulunmuyor maalesef. Hesapsız kitapsız dizi furyasında izleyicinin düşüncesi, yapımın değeri hak getire. Sevilen oyuncuların yer aldığı işler dahi reyting baskısı hissettiğinden, önünü görmenin iyice zorlaştığı ekranlarımızda hava gittikçe puslanmakta.

Kısacası; Dizilerin seri üretim bandından çıkarcasına piyasaya sürülmesi ve yapımcı-kanal duyarsızlığı sayesinde kolayca kapının önüne konabildiği dengesiz ekran modası başladı televizyon âlemimizde. Hal böyleyken belli başlı kanallarımızın ‘istikrarlı yayıncılık’ özelliğini irdelemek istedim. Dizi performansları üstünden kısaca yapalım değerlendirmemizi.

KANAL D HER AN YENİ KURBAN VEREBİLİR

Yayın dengesizliğinde diğerlerine fark atan Kanal D’nin tutarsızlıklarını ele alışımız henüz çok taze. Akıl oyunlarına çevirdiği dizi düzenini dile getirip ‘Ver Elini Aşk’ ile ‘Hayati ve Diğerleri’ne değinmiştik. Lakin kendi sitesinden duyurduğu yayın akışına dahi sadık kalmayıp işin suyunu çıkartmanın da suyunu çıkartan Kanal D’nin değişim hızına yetişmek mümkün değil. Yazıyı yazarken Pazar akışında görünen ‘Hayati ve Diğerleri’nin yazımız köşemizde yer aldığında buharlaşıp yerini daha önceden akıştan çıkartılan ‘Çocuklar Duymasın’a bırakmış olması da bunu ispatı. ‘Hayati ve Diğerleri’nin mevcut bölümlerinin akıbetini meçhulde bırakan kanalın, ‘Ver Elini Aşk’ı finale layık görmesi de öyle. Bu durum karşısında gel de sinir olup duygularını tekrar kelimelere dökme…

Hacıyatmaz misali yayın akışından düşüp düşüp yeniden ayağa kalkan ‘Çocuklar Duymasın’ın kerameti nereye kadar sürer bilinmez ama final kâbusu, Kanal D’nin en büyük gerçeği… ‘Kızlarım İçin’ de bu kâbusun sıradaki hedefi! Günlük dizi olarak ‘Hıçkırık’ı hazırlayan Kanal D’nin ‘Dostlar Mahallesi’ de yedekte beklemekte zaten. Hani ‘Kızlarım İçin’ mevcut bölümleriyle beklenen reytingi sağlayamazsa yerini alması an meselesi. Öte yandan farklı projelerle dirsek teması yapıldığı gerçeğinde, Kanal D’nin gidicilik potasında ‘Kızlarım İçin’in dışında başka yapımlar da mevcut.

Yeni sezonunu Total’de 5.24 reytingle birinci sıradan başlatıp içerik dönüşümüyle ilgi kaybına uğrayarak 3.38 reytingle 11’inciliğe gerileyen ‘İsimsizler’ mesela… Özel tim-kahramanlık işi olmakla birlikte kalıcılığa dair bir garantisi yok. Onun için tür özelliğinin diziyi nereye kadar kollayabileceğini sorgulamak lazım. Nasıl ki, Cumartesi’ye alınarak, gidicilik hususunda ilk ihtarı yedi. Dahası, Viranşehir’den İstanbul’a aktarılan öykünün eski tadı verememesi, sahnelerin basitleşip mantıksızlıkların artması, efektleriyle aksiyon yönünün özensizleşmesi ‘İsimsizler’in elini zayıflatan detaylar olarak orta yerde durmakta. Şayet toparlanmazsa yeni yılla birlikte artacak olan rakiplerden ötürü ismi ekrandan silinebilir!

Öte yandan Ocak 2018’de izleyici karşısına çıkartılacağı söylenen ‘Mehmed: Bir Cihan Fatihi’nin gelmesi Kanal D’nin yayın akışını çoklu biçimde etkileyebilir. Zira hangi güne konursa oradaki işin finalini kesinleştireceği muhakkak… Ki bu durumda iki gün seçeneği öne çıkıyor. İlki, hâlihazırda sallantıda olan Salı akışı, diğeri de medyada bahsi geçen Pazartesi! Eğer Pazartesi’de karar kılınırsa, reytinglerini yükselişe geçirerek şimdilik elini güçlendiren ‘Siyah Beyaz Aşk’ın ayağı yüzde yüz kayar. Tabii bir de reytingleri ‘Siyah Beyaz Aşk’ın gerisine düşen ‘Meryem’in yer aldığı Çarşamba ihtimali var. Bu, ‘Diriliş’ sakıncası taşısa dahi, daha verimli rekabetçilik açısından tercihi gayet mümkün. O halde de ‘Meryem’in hesabı kesilir.

Anlayacağınız yeni dizileriyle aradığını bulamayıp Vatanım Sensin, Arka Sokaklar hariç her işin tepesinde final kılıcını sallandırmaktan çekinmeyecek olan Kanal D, sezonun en istikrarsız kanalı konumunda. Dizi güvensizliğiyle paralel, sadece reytinglerde değil izleyici gönlünü hoş etmede de başarısız!

FOX’UN DİZİ HARCAMA KARNESİ NASIL?

Dizileri erken yollayıp harcamada Kanal D ile yarışa tutuşmuşçasına hareket eden FOX’un Kanal D’den farkı, finallerde daha istikrarlı hareket etmesi. Yani yayın akışında gidenle kalan kesin belli oluyor. Ayrıca başarı hedefini tutturmada da daha iyi durumda olduğunu söyleyebiliriz. Buna mukabil eskiye kıyasla reyting tahammülsüzlüğü gösterip yapımlarını kolay noktaladığını da işaret etmekte fayda var.

Nitekim ‘No: 309’u gereksiz yere sonlandırmanın ve ‘Kayıt Dışı’nın faili olmanın ardından ‘Buraya kadarmış’ diyen Timur Acar’lı ‘Nerdesin Birader’i de dört bölümde kapının önüne koyuverdi. Dizisiz günlerin boşluğunu yerli filmle doldurma yoluna gidip ‘Tolgshow’ ile Tolga Çevik komedisi başlatmaya hazırlanan ve ‘Çukurdere’yle de ‘No: 309’un kaldırılmasına kırılan Furkan Palalı hayranlarının gönlünü kazanmaya niyetlenen kanalın diğer yapımları şu an için beklentiyi karşılayan düzeyde olduğundan yakın zamanda yollanacak bir iş bulunmamakta. Ancak reytingde gerileyen ‘Kalbimdeki Deniz’in risk sınırında olduğunu bir kez daha hatırlatalım. Günlük dizi ‘Komşular’ın çok düşük reytingleri de bu açıdan tehlike sinyali! Tabii akşam kuşağında olmamanın avantajını belli bir süre kullanacaktır.

Kısacası; İki gecesi boş kalan FOX’ta, emek ve izleyici olgularına özenden ziyade, dizi bolluğu bulunmadığından eldekileri harcama konusunda daha toleranslı davranılmakta. Bu da yeni yapım müsrifliğine gitmeyen kanalın dizi harcama karnesine artı puan olarak yansımakta.

SHOW’UN HARCAYACAK YAPIMI VAR MI?

Hepi topu üç diziyle yayıncılığını yürüten ve boş kaldıkça ‘Güldür Güldür Show’un nimetlerinden faydalanmayı seçen Show TV geçtiğimiz dönemlerde dizi harcamada başı çekiyordu. Ancak sonrasında az ama öz işle yola devam mantığı gelişince, eldekilerin değeri de daha iyi verilmeye başlandı. Dolayısıyla Show TV’nin de yayın dengesizliği sergilediğini söylememiz pek mümkün değil.

‘Ara’dan final yapan ‘Yüz Yüze’yi başarı umuduyla yayınlayıp her türden hayal kırıklığı yaşamasını saymazsak… Show ekranından kayıp giden en taze iş, reytingini 3’ün altına düşüren ve devamı halinde daha da dibe gideceğini gösteren ‘Klavye Delikanlıları’ oldu. Sinemadaki rüzgârı ekranda yakalamaya heveslenen Murat Şeker’in ilk televizyon macerası sekiz bölümde noktalanıverdi. Fakat bu finali ‘harcama’ olarak değerlendirmemek gerek. Çünkü genel izleyicinin algısına hitap gücünden uzak komedisinin dışında, dolu mantıksızlık bulunduğunu ve akıbetini en başından işaret etmiştik. Geriye kalanlara baktığımızdaysa…

‘Çukur’un durumu şimdilik parlak… Ama Pazartesi akışına ‘Mehmed: Bir Cihan Fatihi’nin girmesi durumunda mevcut reytingi sağlayamayacağı muhakkak! Ayrıca yayın esnekliğiyle yola çıkıp reyting riskini baştan üstlenen dizinin o durumda gelecek sezona sarkmaması olası. Müthiş şamatası ve olumsuz mesajlarıyla varlığını sürdüren ‘Yeni Gelin’ deseniz… Reytingi ‘Çukur’la eşdeğer olmakla birlikte Cumartesi akışının birincisi her daim. Yani ciddi bir rakip çıkmadığı sürece yerini koruyacağı kesin olan ‘Yeni Gelin’ için yakın zamanda final riski hiç görünmüyor. Geriye bir tek Total’de 3.66’ya inen reytingiyle ‘Kalp Atışı’ kalıyor… Ki, umarım gerek içerik gerekse oyunculuk açısından kaliteli bir iş olan diziye eli yüzü düzgün final hakkı ve sezon sonunu görme fırsatı tanınır. Aksi takdirde bu da Show’un harcama hanesine yazılır.

STAR, YENİ DİZİ CENNETİ…

‘Börü’yü ve ‘Babamın Günahları’nı çok yakında devreye sokmaya hazırlanan Star’ın yayın akışında dizi harcanmışlığı adına işaret edebileceğimiz bir olumsuzluk bulunmamakta. Yazdan yeni sezona geçip devamını getiremeyen ‘Ateşböceği’nin bitişi zaten beklenen bir durumdu. Nitekim bunun haricinde ‘Söz’, ‘Fazilet Hanım ve Kızları’ ve ‘İstanbullu Gelin’le geçen sezonun başarısını perçinleyen kanalda yeni işler öyle veya böyle ekran yolculuğunu sürdürmekte.

‘Ufak Tefek Cinayetler’in başarılı yapısıyla Eşkıya’ya kafa tutarak Salı akışında söz sahibi olan Star’ın 12’inci sıradan başlayıp beşinciliğe gelen ‘Siyah İnci’si, direne direne mücadele ediyor mesela… Keza Total’deki reytinglerini başlangıçtan bir parça yukarı taşıyan ve Çarşamba’nın ‘Diriliş’ hâkimiyetindeki yarışçılığında, ederinin çok gerisinde sonuçlar alarak haksızlığa uğrayan ‘Hayat Sırları’nın da hakkını yememek lazım. Bu yapımla aynı oranlarda reyting alan ‘Dolunay’ ise ekranda kalmak için ayak direyen işlerden. Tabii kanalın sabrı sayesinde.

Diyeceğim o ki; Sırada bekleyen yenilerin devreye sokulması durumunda final riski taşıyan ‘Dolunay’, ‘Siyah İnci’ ve ‘Hayat Sırları’nın varlık gösterme hallerinde, AB’nin ilk tercihi konumuna gelen, Star’ın dengeli yaklaşımının payı büyük. Tüm bu yeni diziler Kanal D’de olsaydı çoktan hesapları kesilmişti belki de! Dolayısıyla sadece Total’e bakmayıp AB’yi de önemseyen Star için bu sezon ‘Yeni dizi cenneti’ desek yeridir. Aman nazar değmesin.

ATV’DE İSTİKRARIN ŞARTI, ABARTI!

Total izleyicinin gözdesi olan ATV’ye baktığımızda, dengesizlikten ziyade kalıplaşma detayı çarpıyor gözümüze. Yükü taşıyan yapımlar geçen sezondan gelenler. Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz, Kırgın Çiçekler, Aşk ve Mavi… Bu sezonda da izleyicinin ilgisini fazlasıyla çekiyorlar. Yaz dizisi olarak çıkıp ayağını şaşılacak biçimde güçlenen ‘Kanatsız Kuşlar’ deseniz, Kanal D’nin ‘Vatanım Sensin’ini bile geride bırakıyor. Yani söylemlerinde yüksek tondan üsluba sahip olan bu dizilerin hepsinin de kanal açısından durumu istikrarlı.

İçerik kalitesi açısından tartışmaya açık pozisyondaki bu başarı tablosuna karşın yakın zamanda yaşanan bir final mevcut ATV ekranında… 11’inci bölümüyle noktalanan ‘Seven Ne Yapmaz’! Ancak dizinin derdini anlatıp kendini tükettiği gerçeğinde, bu bitiş de harcanmışlık değil kesinlikle. Diğer yeni sezon işleri, ‘‘Cennet’in Gözyaşları’’ ve ‘Bahtiyar Ölmez’e gelince…

Şimdilerde haklarında final kaygısı duyulan bu yapımların reyting performansları pek iç açıcı değil. Pazar boşluğunda ekrana çıkmasına rağmen ilk bölümüyle Total’de 3.31 gibi bir reyting alan ‘‘Cennet’in Gözyaşları’’, bir puan yükselmiş olsa da devamının ne getireceği bilinmez. Kemal Sunal filmi misali ilerleyen ‘Bahtiyar Ölmez’ ise başlangıca oranla biraz düşüş yaşayıp Total’de 3.97 reytingle varlık göstermekte. Gerçek şu ki her ikisi de, sezon sonunu görme kapasitesinde. Buna rağmen ATV’nin yeni dizileri gündeme getirmesiyle noktalanacakları da net. Çünkü sezon başarısı hususunda sıkıntısı olmayan ATV’de istikrarın şartı, duygusal ‘abartı’ sergilemekten geçiyor! Bu da kanalda aşağı yukarı aynı tarzda işlerin yoğunlaşmasına sebep oluyor. Yani abartıdan uzak farklılıklar için ATV ekranı riskli.

SONUÇTA; ‘Diriliş-Ertuğrul’ ile reyting rekorları kırıp ‘Payitaht Abdühamid’le de derinden gelen TRT 1’in ‘Yalaza’, ‘Aslan Ailem’, ‘Kalk Gidelim’ gibi yapımları reyting kaygısından uzak yayınlamayı sürdürerek gerçek istikrar örneği olduğu sezonda en istikrarsızı, Kanal D… Farklı türden işlerin yer bulup diğer özel kanallara kıyasla en rahat ettikleri kanal da, dengeyi korumayı başaran Star! Tabii şimdilik. Yeni yılda kanalların istikrar karnesinde nasıl bir tablo oluşacak; dengesiz ekran modası yaygınlaşacak mı, hep birlikte göreceğiz.

Anibal GÜLEROĞLU

guleranibal@yahoo.com

www.twitter.com/guleranibal