İşte Enis Ersoy’un o yazısı:
Bülent Arınç yine konuştu, yine ortalık karıştı. Ama bu kez sözcü İbrahim Kalın’ın, “kendi görüşleridir” beyanı yetmedi, Erdoğan da mecburen girdi konuya. Cumhurbaşkanı, “KHK faciadır” sözünü esefle kınadığını söyledi.
Arınç, bir önceki konuşmasında; HDP’li belediyelere kayyum atanmasını eleştirip, Ahmet Türk’e sahip çıktığında da Kalın yine, Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu üyesinin ‘kendi’ görüşlerini dile getirdiğini söylemişti.
İyi de, Bülent Arınç New Yok Times’ın köşe yazarı mı, ha bire kendi görüşlerini dile getirsin, dursun? Bu devlet; o maaşı, o makam aracını, Saray’daki odayı, görüşlerini Yüksek İstişare Kurulunda, Cumhurbaşkanı ile paylaşsın diye vermiyor mu? Bu ciddiyetsizliğe niye göz yumuluyor?
Bülent Arınç’ın son çıkışı, KHK ile kamudan ihraç edilenler üzerine oldu. Danıştay üyesinin benzin pompacılığı; daire başkanının evinde temizlikçilik yaptığını, vicdanının buna dayanamadığını söyledi.
Erdoğan, kameralar önündeki eleştirisini Arınç’ın “KHK faciadır” sözleri ile sınırlı tutarken, Devlet Bahçeli, lafı eğip bükmeden eski meclis başkanını Fetö’yü aklamaya çalışmakla suçladı.
Arınç üzerinden, Fetö’nün siyasi ayağı tartışmaları kızışırken, bir de üstüne Ahmet Altan ve Nazlı Ilıcak’ın tahliyeleri gelmez mi?
Basın pause düğmesine!
Biraz geriye dönelim, kayyum tartışmalarında Arınç, kendisini eleştiren AKP Grup Başkan Vekili Bülent Turan’a “boyundan büyük işlere karışma, bilmediğin şeyler var” demişti.
Niyeyse, Arınç ne zaman konuşsa, başka kimselerin bilmediği bir şeylerden bahsettiği hissi uyanıyor benim içimde. Galiba en iyisi olaylara karışmamak.
Haa, bu arada, o gün “boyundan büyük işlere karışma” diye fırça yiyen Bülent Turan, Altan-Ilıcak tahliyelerine de sert tepki gösterdi. Sakın yine boyunu aşıyor olmasın? Ya da Arınç, bizlerin boy sınırını aşan konularla ilgili yeni bir şeyler anlatıyor olabilir mi?
enisersoy35/twitter