Türk bilim insanlarının çalışmaları meyvesini verdi. Türk Fizik mühendisi Canan Dağdeviren ve ekibinin çalışmaları sonucunda hazırlanan bu elektronik sütyen, herhangi bir operatöre gerek duymadan memenin ultrason filmini birkaç saniyede çekerek, meme kanserini erken teşhis için kullanılıyor.
Canan Dağdeviren, yeni projelerini bu sözlerle duyurdu:
“9 yıl önce Fatma Teyzem periyodik olarak kontrol altında olmasına rağmen meme kanserine yakalandı ve sadece 6 ay hayata tutunabildi. Bu çalışmayı Fatma Teyzem son 12 gününü yaşarken hasta yatağında birlikte hayal edip tasarlamıştık. Ve artık hayalin ötesine geçip milyonlarca kadının hayatına dokunabilecek. Bu aleti tüm kadınlara ithaf ediyorum; yalnız değilsiniz.”
İŞTE O PAYLAŞIM
6 yildir uzerinde calistigimiz elektronik sutyen projesi tamamlandi ve gectigimiz Cuma gunu tum dunyaya duyuruldu. Bu sutyen, herhangi bir operatore gerek duyulmaksizin tum memenin ultrason filmini birkac saniye icinde cekiyor ve meme kanserini erken teshis icin kullaniliyor.
9 yil once Fatma Teyzem periyodik olarak kontrol altinda olmasina ragmen, meme kanserine yakalandi ve sadece 6 ay hayata tutunabildi. Bu calismayi, Fatma Teyzem son 12 gununu yasarken hasta yataginda birlikte hayal edip tasarlamistik (3. fotoda paylastim) ve artik hayalin otesine gecip milyonlarca kadinin hayatina dokunabilecek. Bu aleti tum kadinlara ithaf ediyorum; yalniz degilsiniz .
Our recent work on a conformable ultrasound breast patch (cUSBr-Patch) for early breast cancer detection was recently published in Science Advances. This is one of the first projects I initiated at the Media Lab, inspired by my late aunt who passed away due to breast cancer.
The article presents a nature-inspired honeycomb-shaped patch combined with a novel ultrasound phased array guided by an easy-to-operate tracker that provides for large-area, deep scanning, and multi-angle breast tissue imaging capability.
This wearable ultrasound device that could allow people to detect tumors when they are still in early stages. In particular, it could be valuable for patients at high risk of developing breast cancer in between routine mammograms.
With this, I’d like to thank our collaborators, Dr. Tolga Ozmen from MGH for sharing his deep insight on our work and recruiting the patients for our human trials, Dr. Anantha Chandrakasan from EECS for his guidance on image processing. We especially thank our lead co-authors - our grad student Wenya Du, our Research Scientist Lin Zhang, our UROP Emma Suh - for their tireless effort. We look forward to continuing our research with rigor and integrity!
CANAN DAĞDEVİREN KİMDİR?
4 Mayıs 1985’te İstanbul’da doğan Canan Dağdeviren, Türk fizik mühendisidir. Canan Dağdeviren, hâlihazırda Medya Sanatları ve Bilimleri alanında LG Kariyer Geliştirme Profesörlüğünü yürüttüğü Massachusetts Institute of Technology'de Türk akademisyen, fizikçi, malzeme bilimci ve yardımcı doçenttir.
Dağdeviren, Harvard Cemiyeti tarihinde Harvard Üniversitesi Fellows Cemiyeti'nde Junior Fellow olan ilk Türk bilim insanıdır. Bir öğretim üyesi olarak, MIT Media Lab'da kendi Conformable Decoders araştırma grubunu yönetiyor.
Grup, malzeme bilimi, mühendislik ve biyomedikal mühendisliğinin kesişme noktasında çalışıyor. Diğer uygulamaların yanı sıra algılama, çalıştırma ve enerji hasadı için ilgilenilen hedef nesne ile yakından entegre olabilen mekanik olarak uyarlanabilir elektromekanik sistemler oluştururlar.
Canan Dağdeviren, doğadan ve insan vücudundan alınan hayati bilgilerin çeşitli fiziksel modellerde “kodlandığına” inanıyor. Araştırmaları, bu kalıpları yararlı sinyallere ve/veya enerjiye “çözebilen” uyumlu kod çözücülerin yaratılmasına odaklanmaktadır.
Piezoelektrik malzemeleri (üzerine bir basınç, kuvvet uygulandığı zaman bu basınçtan elektrik enerjisi üretebilen malzemeler) insan organlarının üzerine yerleştirerek organların hareketini elektrik enerjisine çeviren cihazların mucididir. 18 Eylül 2019 tarihi itibarıyla Kadir Has Üniversitesi Mütevelli Heyetinin de bir üyesidir.
BAZI BULUŞLARI
Canan Dağdeviren'in en önemli buluşlarından biri cilt kanserinin teşhis edilmesini kolaylaştıracak bir cihaz geliştirmesi olarak ifade edilmektedir.
Medikal teknoloji alanında çalışmalar yapan Canan Dağdeviren, geliştirmiş olduğu bu alet sayesinde 10 saniyeden daha kısa bir süre içinde hastalık haritasını çıkarmak mümkün olmaktadır.
Canan Dağdeviren'in buluşlarından biri de kalp pili olmaktadır. Bu kalp pili kalbe, akciğere ve diyaframa yapıştırılarak işlevini gerçekleştirmektedir. Bu kalp pilleri eski piller gibi kısıtlı bir ömre sahip olmayıp pil kendisi için gerekli olan enerjiyi yine kendisi üretmektedir. Canan Dağdeviren'in bu icadı kalıcı olarak pillerin insan vücudunda kalmasını sağlamak amacıyla ortaya çıkmıştır.
Dağdeviren’in bir diğer önemli icadı ise Parkinson hastalarının hayatını kolaylaştırmak için geliştirdiği bir beyin iğnesi olarak ifade edilmektedir. Bu iğne Parkinson hastalığı ile mücadele ederken kullanılan ilaçların direkt beyne enjekte edilmesini sağlamaktadır.
Canan Dağdeviren'in genç yaşına rağmen 12 makale, 2 patenti ve 25'den fazla olan ulusal ve uluslararası ödülleri bulunmaktadır