Haziran 2020'de, Harry Potter'ın yazarı, trans kadınları desteklediğini açıklayan meslektaşı yazar King'e sevgisini ifade eden bir tweet'i silmişti.
Daily Beast'le yaptığı yeni röportajdaolay sorulunca King şunları söyledi: "Jo beni sildi. Bir bakıma beni engelledi. Mesele şu: Onun bu fikirlere sahip olma özgürlüğü var. Dünyanın işleyiş şekli böyle.
Trans kadınların tehlikeli olduğunu, trans kadınların bir şekilde kadın olmadığını ya da bununla ilgili sorunu her neyse (kadın kılığına giren birinin tuvalette 'gerçek' bir kadına saldıracağı fikri gibi), her neye inanıyorsa inansın, onun bu fikirlere sahip olma hakkı var.
King şöyle devam etti:
Sonra bir kişi tweet atarak bana, 'Siz trans kadınların kadın olduğunu mu düşünüyorsunuz?' diye sordu ve ben de 'Evet, böyle düşünüyorum' dedim. Onun kızdığı şey de bu: Benim düşüncem. Eskilerin dediği gibi, 'Söylediklerine katılmıyorum ama bunu söyleme hakkını ölümüne savunacağım.' Yani kimse J.K. Rowling'i 'silmedi'. Onun keyfi yerinde. Ben fikrinin yanlış olduğunu düşündüm. Farklı görüşlerimiz var ama hayat böyledir.
İnsanların, Rowling'in trans kadınlara dair fikrinin "onun tüm siyasi görüşlerine aykırı olduğunun" akılda tutması gerektiğini de ekledi ve şöyle açıkladı:
Brexit'e ve Trump'a tamamen karşıydı. Pek çok konuda iyi ve doğrunun yanında dursa da bu meseleyi hararetle savunuyor. Buna hiç şüphe yok.
King'in 2006'da çıkan kitabı Lisey's Story (Lisey'nin Hikayesi) Julianne Moore'un oynadığı bir korku dram dizisine uyarlandı. Dizi 4 Haziran'da Apple TV+'da başlıyor.