Abone Ol

Sevişmem için projenin sağlam olması lazım

25 yaşındaki genç oyuncu Bestemsu Özdemir, sektörün kendisine insanlara güvenmemeyi öğrettiğini belirtiyor.

Sevişmem için projenin sağlam olması lazım

Bestemsu Özdemir, genel olarak egosu yüksek bilinen ünlü oyuncuların aksine kasıntı biri olmadığına dikkat çekiyor.

Adını Sakarya Fırat ve Kara Para Aşk dizilerinde duyuran seksi ve genç oyuncu Bestemsu Özdemir, son olarak “Biz Size Döneriz” filminde Defne karakterini canlandırdı. 25 yaşındaki Özdemir, “Bu sektör bana insanlara güvenmemeyi öğretti” diyor:

“Yalanlarla dolu, göz boyayan bir sektör. Maalesef bu işin sistemi bu. Verdiği sözü tutmayan, birbirinin kuyusunu kazan o kadar çok var ki. O kadar absürd şeylere tanık oldum ki “Çüş o kadar da olmaz” dedim.”

“Biz Size Döneriz”de Defne karakterini canlandırıyorsunuz. Ne kadar benziyorsunuz birbirinize?

Defne kariyer odaklı, ben öyle değilim, hayatımın merkezinde kariyer değil aşk vardı...

Yani aşk uğruna her şeyi yapacak kadar gözünüzü karartır mısınız?

Yıllar önce daha toydum, ayaklarınızın üzerinde durma gereği duymadığınız zaman “Aşkım olsun yeterli” diyorsun. Şimdi kariyerimde doğru adımlar atmak istiyorum.

Moda - tasarım bölümüne devam ederken neden oyunculuğa yöneldiniz?

Moda-tasarım çocukluk hayalimdi. Sonrasında ise oyunculuğu keşfettim. Başladığımda da “Ben oyuncu olarak doğmuşum, başka hiçbir şey yapamam” dedim. Moda alanında belki koleksiyon-tasarım çıkarırım vs.

Her zaman el altında dursun kafasındayım. Mavi Cins’in fotomodelliğini yaptığım sırada 19 yaşındaydım. Aileme rest çektim ve Kanal 7’de bir günlük dizide başladım. Müthiş bir şanstı benim için. Sonrasında Sakarya Fırat ve Kara Para Aşk geldi.

Tuba Büyüküstün’le o dizide beraber çalıştınız. Aranızda çekişme mi yoksa işbirliği mi vardı?

Çekişme olmadı aramızda. Bluzumu giydiği, “Şunu beraber yapalım” diye diyalog kurduğumuz çok oldu.

Arap dünyasının da sevgilisi oldunuz... Oradan gelen teklifler oluyor mu?

Mısır’ın Tarkan’ı diyebileceğimiz, Mohamed Hamaki adlı bir popstarın klibinde yer aldım. Teklifler geliyor. Başta adama burun kıvırdım, baktım MTV ödüllü falan. İlginç birisiydi epey eğlendik.

Egom yok kasıntı değilim

Bir röportajınızda “Her erkek sahnelerimi kaldıramaz” diyorsunuz. Bu cesaret nereden geliyor?

Projeyle alakalıdır bu durum. O sahnenin alt yapısı dolu mu, oyuncuya gerçekten geliyor mu diye bakıyorum. Hikaye yeter ki o sahnelere hizmet etsin. Sevişme sahnesi için dediğim gibi çok sağlam bir senaryonun parçası olmalı. Rating veya sansasyon için yapmam ve kariyerime o baltayı vurmam.

Sizi Frida Kahlo’ya benzetiyorlar. Yeni jenerasyonun gözde oyuncuları arasındasınız. Peki diğerlerinden farkınız ne?

Bu doğuştan gelen bir şey. “Salma Hayek ve Penelope Cruz’un ortası“ diyen de var bana. Piyasaya bakarsak güzel, çekici, vamp kız çok var. Sokağa çıksam gösteririm size. Bunların altını doldurmak lazım.

Bu sektör insanlara güvenmemeyi öğretti

Aşk nerede yer alıyor hayatınızda?

25 yaşındayım henüz. Sosyal medyada da aynı açıklamayı yaptım, aşk hakkında konuşmayacağım.

Sosyal medyada bir şeyler paylaşmaktan haz etmiyorum. Sokakta insanlarla fotoğraf çektirmekten heyecanlanıyorum. Ama aşk hakkında olduğu gibi ailem hakkında da konuşmuyorum...

Sektörün hassaslığından mı bu çekingenlik?

Yıpratıcı bir sektör ama “Keşke girmeseydim” demedim. Yalan yok şunu da söyleyeyim; bu sektör bana insanlara güvenmemeyi öğretti. Yalanlarla dolu, göz boyayan bir sektör. Maalesef bu işin sistemi bu. Verdiği sözü tutmayan, birbirinin kuyusunu kazan o kadar çok insan var ki. O kadar absürd şeylere tanık oldum ki Şükür tutunacağım birileri oldu.

Yemek yapmaya bayılırım

“18 yaşına kadar mahalle maçı organize eden, tek kaş, erkeksi bir insandım” diyorsunuz...

Annemle babam ben iki yaşındayken boşandı. Öyle olunca, ister istemez koruma içgüdüsü çalışıyor. Zayıfsın ve kadınsın maalesef. Erkeklerle olmak bana güven verdi ve erkeksileştim. Futbol maçında forvet oynardım. 17 yaşına kadar böyle sürdü. Bir yaz etek giymeye başladım, kaşımı aldırdım. Her şey değişti. Ama cici kız değilim.

Nasıl fit kalıyorsunuz?

Her sabah pilates ve yoga yapıyorum. Yemek yapmaya da bayılırım. En iyi yaptığım yemek lazanya, en çok sevdiğim de yeşil mercimektir. Taşındığım evde de mutfağa göre seçim yaptım.

Vatan/Burak Tapan