Abone Ol

Selen Seyven'in ilk aşkı

İlk kez aşık olan oyuncu Selen Seyven özel açıklamalarda bulundu.

Selen Seyven'in ilk aşkı

Oyuncu Selen Seyven, son dönemde annesiyle birlikte Nişantaşı’nda açtıkları mekan için koşturuyor. Seyven’in hayatındaki başka bir heyecan da, ilk aşkı... 31 yaşında hayatında ilk kez aşık olduğunu söyleyen oyuncu, “Aşk yalan diyordum ama tokat gibi geldi! Şimdi Mevlana’yı daha iyi anladım” diyor.

Sabah'tan Oğuzhan Toracı'nın röportajı:

Henüz 31 yaşında olmasına rağmen oyunculuk kariyerinde 15 yılı geride bırakan Selen Seyven, kısa süre önce annesiyle birlikte Nişantaşı'nda Agora isimli bir mekan açtı. Bunu duyar duymaz Seyven'i arayıp "Hadi hayatınızdaki yenilikleri ve değişimleri konuşalım" dedim. Üstelik birlikte mutfağa girip portakallı enginar bile yaptık.
Yeni projelerle ekrana döneceğini müjdeleyen güzel oyuncuyla hem yemek yaptık, hem de kariyerini ve özel hayatını konuştuk...
Nişantaşı'nda mekan açma fikri nereden çıktı?
Altı yıl önce annemin kuzeni olan yönetmen Ezel Akay ve ortakları Balat'ta Agora adında bir mekan açmıştı.
Mekancılık havası o zamanlar ailemize girmişti ama Nişantaşı'ndaki yer önümüze tesadüfen çıktı. Bu mekanı devraldık.
Balat'taki yer oturunca, buraya da aynı isimle ikinci şubeyi açmış olduk. Annemle beraber dört aydır buradayız.

OYUNCULARIN EK İŞ YAPMASI LAZIM

Mutfakta hamarat mısınız?
Bütün otları ben ayıklıyorum. (Gülüyor) Serviste yardımcı oluyorum, garsonluğu iyice kaptım artık. Şimdi mutfağa el attım, aşçılık öğrenmeye çalışıyorum. Tabii bir yandan oyunculuk da devam ediyor. Oyunculuk yapmadığım iki yıl içerisinde, evde sürekli film-kitap modundaydım ama bir noktadan sonra sıkıldım. Sürekli aktif olarak oyunculuk yapsan bile, artık her oyuncunun ek bir iş yapması gerekiyor. Çünkü bu bir ihtiyaç haline dönüştü.
Ünlü bir oyuncusunuz ama dükkanda servis yapıyorsunuz. Size 'Çıldırdın mı?' diye soruyorlar mı?
Arkadaşlarım 'Ne işin var orada?' diyor.
Aileden gelen bir durum olduğu için sonrasında hak veriyorlar tabii ki. Bizim ailede Çerkezlik, Abazalık ve Özbeklik var; böyle bir karışımdan gelince mutfağa da hakim oluyorsunuz. Bizde herkes tığ gibidir ama yemeğe düşkünüzdür. Kendi mekanımda garsonluk yapmak bana koymuyor. Aksine mutlu oluyorum çünkü insanları doyurmayı seviyorum. 'Zaten güzelsin, git oyunculuk yap' diyorlar ama bu ailemin işi. Buradan ben değil, ailem para kazanıyor.
'Doludizgin Yıllar' dizisinde külhanbey bir kadını oynarken, 'Kocamın Ailesi'nde şıkır şıkır bir kadını oynadınız. Bu çeşitliliğinizin farkındalar mı?
Sence bizim sektörde yetenek çok önemli mi? Değil! İşte o yüzden artık bir noktadan sonra seçmeye başlıyoruz. Aynı tarzda işlerle seyircinin karşına çıkmak istemiyorum.
En çok istediğim şey kötü kadını oynamak ama hiç oynayamadım.
Senaryo yazmak veya yapımcılık gibi projeleriniz var mı?
Sinema ya da televizyon projeleri yapma konusunda başarılı değilim, o konuda bizim ailemizden Ezel Akay başarılıdır.
Onun çok güzel projeleri var. Sanırım yakında Korelilerle yeni bir şeyler yapacak.
Benim de kendime yazdığım tek kişilik tiyatro oyunlarım var. Ağır ve kadınca konuları ele alıyorum. Doğa ana, Anadolu baba, kadına şiddet ve Türkiye'deki kadınların durumlarıyla ilgili konularda yazıyorum.
Türkiye'de kadınlar eziliyor. Kadınların giydikleri şorta da, başörtüsüne de karışanlara sinir oluyorum. Bir kadın olarak, kadın haklarını savunuyorum. Bunları siyasi bir yöne çekmiyorum. Angelina Jolie mesela, Somali'ye gidiyor, oradan evlat ediniyor.
Ama kadın siyasete karışmıyor.
Peki sanatçılar arasındaki kıskançlığın sebebi ne sizce?
Sete girdiğimiz zaman oyuncular arasında çok korkunç şeyler olabiliyor. 'Biri gitsin, yerine ben geçeyim' diye ayak oyunları yapılıyor. Bunu bana yapanları çok severim, inadına daha çok severim ki; 'Bak senin kötülüğünü istemiyorum, bana bunu yapma, ben iyi bir insanım' dediğimi anlasın.
Kimsenin işini gücünü kıskanmam ama sevgilimi kıskanırım.

Selen Seyven'in ilk aşkı - Resim: 1
Gaddar biri misiniz?
Sevmediğim insana karşı, herkes kadar kötüyümdür. Çok net bir kızım, en çok da bununla övünürüm. Düşündüğümü anında söylerim. Kinci değilim, kırılganım. Ne çektiysem çenemden çektim.
Sizinle aynı sanat okulunda tiyatro eğitimi aldım. İçten içe size kinleniyorduk çünkü yönetmen Ezel Akay'ın kuzenisiniz. Şanslı olduğunuzu düşünüyor musunuz?
Şansla alakası yok, her insan şansını kendisi yaratır. Ezel Akay'ın bugüne kadar bana hiçbir faydası olmadı, aksine hep beni ezmiştir.
Hiçbir filminde oynamadım ve beni kimseyle tanıştırmadı. Oyunculuğumu beğeniyor ama benimle çalışmıyor. Belki bundan sonra olur.
Ezel Akay'ın oğlu Hasan da oyuncudur, onları baba-oğul bir yerde gördün mü? Kariyerime başrolle başlamak kendi şansım. 'Genco' dizisi ilk işimdi ve beni o işe öneren de sınıf arkadaşım Dicle Alkan'dır. İlk işimdi, başroldüm ve genceciktim. Tanınmadığım için bölüm başı bin liraya oynuyordum. Arkamda Ezel Akay değil, Dicle Alkan var!

BİRLİK TE YAŞLANIP ÖLECEĞİZ

Babasız büyüdüğünüzü biliyorum. Bu nasıl bir his?
Çok güçlü bir duygu, erkeklere karşı sinirli büyüyorsun. Travmalarım olabilir ama benimle anlaşmak zor değildir. Aşk, travmaları yok eden bir şey. Şu an 31 yaşındayım ve ilk defa aşık oldum. Meğer daha önce hiç kimseye aşık olmamışım. 'Aşk yalan' diyordum ama çok gerçek bir şeymiş.
Tokat gibi geldi aşk! Belki küfredecekler ama bugüne kadar kimseyi sevmemişim, sevsem yanımda olurlardı. Bu adamı bırakmam, fizana kadar peşindeyim! Hiç saklamıyorum çünkü aşıklara nazar değmez.
İsminizi internette aradığında geçmişinizi görmesi sevgilinizi nasıl etkiler?
Hiç düşünmedim; bunu ona bir sorayım.
Etkileneceği bir durum olduğunu sanmıyorum.
Mesleki açıdan değil, gerçekte kim olduğumla ilgileniyor. Zaten 'Yüreğini sevdiğim kadın' diyor. Ben de onun için öyle düşünüyorum. Bu kadar düzgününü daha önce görmemiştim. Bu devirde iyi kalpli bir erkek zor bulunur.
Bu mutluluk sizi korkutuyor mu?
Bitmeyeceğini biliyorum. Birlikte yaşlanıp birlikte öleceğimize inanıyorum. Bir elmanın iki yarısıymışız ve birbirimizi bulduk.
Mevlana'yı ya da Shakespeare'i şimdi daha iyi anlıyorum.
Gelecekle ilgili hayalleriniz var mı?
Mesleğime devam edeceğim ama bir gün bir sahil kasabasında pansiyon açmak istiyorum.
Arkadaşlarım gelsin, yesin, içsin.
Belki o zaman çocuk yaparım.

ÇOCUK YAPMAYACAĞIM O SORUMLULUĞU ALAMAM

Aşkta nasıl birisiniz?
Aşıksam çok özverili ve kırılganımdır. Aşık olmayı seviyorum ve şu an aşığım. Kendisi turizmci ve tasarımcı; ceket firması var. Şu an Bodrum'da, ben de yanına gideceğim. Şimdi evliliği soracaksın... Evlilik gelir, bulur o kişiyi. Öyle evlilik meraklısı biri değilim. Çocuk da istemediğim için geç kalma kaygım yok.
Nasıl yani, neden çocuk istemiyorsunuz?
Çocuk yapmayacağım, öyle bir sorumluluk alamam. O çocuk üniversiteden mezun olana kadar annesinin sorumluluğundadır. Kafadan 24 yıl gitti. Kariyer yaparım, hayatımı yaşarım... Bencil değilim ama çocuk yapmam. Belki korkuyorumdur. Sevdiğim adam, 'İstiyorum' derse, onu kıramam belki. Aşka her şey feda!
Ayrılıklar mı sizi korkutuyor?
Ben babasız büyüdüm. Annem üç çocuğunu çok zor büyüttü, ona çok saygı duyuyorum. Çocuğumun hayatını garantiye alamazsam nasıl olur diye düşünürüm.

YAN ROL OYNAMAK ÇAPTAN DÜŞÜRMEZ

Mekanla ilgilendiğiniz için mi oyunculuğa ara verdiniz?
Artık sahalara dönme zamanı gelmedi mi? 15 senedir sektördeyim ve 12 senedir bilfiil çalışıyorum. Her yıl dizi, her yıl sinema, hatta aynı yıl iki projede çalıştığım da oldu. Hep başrol oynadım ama sağlam bir yan rol olsun, haftanın üç günü çalışayım. Başrol oynamak beni buraya kadar getirdi, Allah razı olsun ama bundan sonra yükseliş göstereceksem, bunu yan rollerle yapmak isterim. Çünkü başrollerin hepsi tek tip oluyor. Ayrıca yan rol oynamak çaptan düşmek değildir. İnan çok yoğun çalıştım. 31 yaşındayım ama kendimi 46 gibi hissediyorum. Biraz dinlenmem gerekiyordu. Yeni dizi ve tiyatro projelerim var; Eylül'de sahalara dönüyorum.