Hürriyet'te Sedat Ergin'in "15 Temmuz ve Akıncı Üssü (17): Filoya emir: Alçaktan uçun, ses istiyoruz, tacize devam" başlığıyla (4 Ağustos 2017) yayımlanan yazısı şöyle:
Ondan söz eden her haberde eski Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Akın Öztürk’ün damadı olduğuna muhakkak atıf yapılıyor.
Kamuoyu algısında kimliğinin bu yönü baskın gözükse de, Hakan Karakuş’un 15 Temmuz öncesindeki biyografisine baktığınızda etkileyici bir kariyer çizgisiyle karşılaşıyorsunuz.
Bir kere Fen Lisesi mezunu. Üniversite Yerleştirme Sınavı’nda İstanbul Teknik Üniversitesi’nin en yüksek puanla öğrenci kabul ettiği bölümlerinden biri olan uçak mühendisliğini kazanmış. Ama o uçak mühendisi olmak yerine Hava Harp Okulu’na gidip pilot olmayı tercih etmiş.
Hava Harp Okulu’ndan 1997 yılında mezun olan Hakan Karakuş, pilotluk eğitimini tamamlayıp dört yıl kol uçucusu olarak görev yapmış. Savcılık ifadesine göre, 2004 yılında ABD’ye giderek Deniz Kuvvetleri Akademisi’nde uluslararası ilişkiler üzerine yüksek lisans yapmış. Türkiye’ye 2005’te döndükten sonra 2009 yılında kurmay yüzbaşı olarak Hava Akademisi’nden mezun olmuş. İki yıl Hava Kuvvetleri karargâhında personel dairesinde çalıştıktan sonra 2011-2014 yılları arasında Brüksel’deki NATO karargâhında görev yapmış. Karakuş, Türkiye’ye dönüşünde Akıncı Üssü’ndeki üç filodan biri olan 141. Filo’nun komutanlığına kurmay yarbay rütbesiyle atanmış.
141. Filo, 15 Temmuz 2016 gecesi darbenin ana karargâhı olan Akıncı Üssü’nün operasyon merkeziydi. 143. Filo’da alınan kararlar, 141. Filo’daki darbeci pilotlar tarafından icra ediliyordu. Ankara üzerinde havadan terör estiren, pek çok kamu kurumunu bombalayan, onlarca vatandaşımızın hayatını kaybetmesine yol açan pilotların kullandıkları F-16 savaş uçakları çoğunlukla 141. Filo’dan havalanmıştı.
Darbe girişiminde Hakan Karakuş’a uçuş görevi verilmemişti. Onun görevi, üsteki kulenin kontrolüydü.
Karakuş, 23 Temmuz 2016 tarihinde Akıncı’daki lojmanlarda polis tarafından gözaltına alındı.
*
Yarbay Karakuş’un savcılık ifadesini esas alırsanız, masumiyetine kanaat getirebilirsiniz. İfadesine göre, kendisine o gece üstleri tarafından Terörle Mücadele Harekâtı (TMH) olacağı söylenmiş, o da filo komutanı olarak bir TMH harekâtının gerektirdiği hazırlıkları yapmıştır. Üssün Harekât Komutanı Kurmay Albay Ahmet Özçetin, uçuşlar başlarken “Sen kuleye geç, orada işler yolunda mı bak” diyerek kendisini kuleye göndermiştir.
İfadesine bakılırsa, Karakuş darbe olduğunu saat 22.30 sularında anlamıştır. Eskişehir’deki karargâh (BHM), Akıncı kulesine buradan havalanan F-16’ların inmesi emrini vermiştir. Bu durumu üs komutanı Tuğgeneral Hakan Evrim’e aktardığında, kendisinden “BHM’nin talimatlarını dinlemeyin, siz normal uçuşlarınızı yaptırın” yanıtını almıştır. Daha sonra “komandoların kulenin hâkimiyetini aldığını” anlatan Karakuş, “Darbe olduğunu anlamama rağmen aktif bir şekilde direnme gösteremedim. Çünkü etrafımızda silahlı komandolar vardı. Can korkusuyla mukavemette bulunamadım” diyor.
*
Türkiye’deki bütün hava üslerinde kuleden filolarla telefon hattı ve havadaki uçaklarla telsiz üzerinden yapılan konuşmalar standart bir uygulamayla otomatik kayda alınıyor.
Dolayısıyla 15 Temmuz akşamından 16 Temmuz sabahına kadar kulede kalan Hakan Karakuş’un buradaki mesaisini bu kayıtlar üzerinden okuyup, savcılık ifadesiyle karşılaştırabilme imkânımız var. Akıncı Üssü iddianamesinde yer alan ilişikteki konuşmaların çoğu Karakuş’un kuleden 141 ve 143. filolarla yaptığı telefon görüşmeleridir.
15 Temmuz 2016/ 23:27:43’te başlayan kayıt (1.922.001 No’lu kayıt)
HAKAN KARAKUŞ: Efendim,
HAKAN EVRİM: Hakan
KARAKUŞ: Buyrun
EVRİM: Napıyosun sen orada
KARAKUŞ: Iııı harekât komutanı buraya gelmemi söyledi
EVRİM: Tamam Hakan ııı uçak var mı havada Ankara üzerinde devamlı uçak olacak
KARAKUŞ: Var komutanım
EVRİM: Tamam ııı şey süratli şey geçsin
KARAKUŞ: Tamam komutanım
EVRİM: Tacize devam
KARAKUŞ: Tamam komutanım
EVRİM: Peyderpey kaldır
KARAKUŞ: Tamam komutanım
EVRİM: Hadi
(Not: Telefonun diğer ucundaki Tuğgeneral Hakan Evrim Akıncı Üssü’nün komutanıdır.)
Saat 23:47:17 (1.922.109’lu No’lu kayıt)
EVRİM: Alo
KARAKUŞ: Buyrun komutanım
EVRİM: Kalkan kollara söyleyin alçak uçsunlar, ses istiyoruz, olur mu Genelkurmay, Jandarma
KARAKUŞ: (Arkaya sesleniyor: abi bi dakka telefonla konuşuyorum) Tekrar söyleyin komutanım duymadım
EVRİM: Genelkurmay Jandarma
KARAKUŞ: Evet
EVRİM: AKP, Meclis alçak...
KARAKUŞ: Tamam komutanım
23:58:48 (1.922.182 No’lu kayıt)
EVRİM: Eee havadaki kollara söyleyin AKP binasının önünde halk toplanmış ya
KARAKUŞ: Evet komutanım
EVRİM: Oraya Mach uçuşu, Mach üstü (ses hızı ötesi) uçuş oraya
KARAKUŞ: Anlaşıldı anlaşıldı komutanım
16 Temmuz/00:03:43 (1.992.223 No’lu kayıt)
ÇAVUR: Komutanım
KARAKUŞ: Evet
ÇAVUR: Siz kimi bıraktınız yuvaya, yuva 4’e...
KARAKUŞ: Erbilgin
ÇAVUR: Hayır onu demiyorum, sorumlu olarak bizim arkadaşlardan kim var
KARAKUŞ: 5-6 kişi var, ee Taşkıran, Saraç
ÇAVUR: Tamam görüşürüz komutanım
(Yorum: Kurmay Binbaşı Mehmet Fatih Çavur, 141. Filo Harekât Subayı’dır. Misafirhaneye bırakılan şahıs, Genelkurmay Karargâhı’nda darbeciler tarafından derdest edilerek Akıncı’ya getirilen Genelkurmay Lojistik Başkanı Hava Korgeneral Fikret Erbilgin’dir. O gece darbeciler derdest ettikleri komutanları 141. Filo’daki Yuva-4 misafirhanesinde alıkoymuşlardır. Bu konuşmadan Karakuş’un derdest edilen komutanların misafirhanede zorla alıkonulmasından da sorumlu olduğunu anlıyoruz.)
Savcı, Karakuş’a yukarıdakilerin de dahil olduğu kayıtlara yansımış kendisine ait toplam 34 konuşma dinletmiştir. Karakuş, iddianamede yer alan ifadesinde “Kayıtları dinledim, bu kayıtlara bir diyeceğim yoktur. Bu kayıtlar bana ait değildir, kabul etmiyorum” diye konuşuyor.
Video: 15 Temmuz'da helikopterdeki darbecinin telsiz konuşmasından: Mavi ışığı olan ne varsa vuracağız