Abone Ol

Müyesser Yıldız: Mahkeme 15 Temmuz'un Kilit İsmini İfşa Etti

Gazeteci Müyesser Yıldız, Akıncı davasının gerekçeli kararında 15 Temmuz Darbe Girişimi’ni MİT’e bildiren O.K.’nin isminin açık biçimde yazılarak ifşa edildiğini söyledi.

Mahkeme 15 Temmuz'un Kilit İsmini İfşa Etti

Gazeteci Müyesser Yıldız, kişisel internet sitesinde yazdığı yazıda, 15 Temmuz Darbe Girişimi’ni MİT’e bildiren binbaşı O.K.’nin isminin Akıncı Davası’nın gerekçeli kararında ifşa edildiğini yazdı.

Daha önce kendisi de bir MİT mensubunu ifşa ettiği iddiasıyla tutuklanan ve cezaya çarptırılan Yıldız, “Biri Yargıtay üyesi 3 hakim bu MİT mensubunu ‘ifşa’ etmiş olduğuna göre, onlar hakkında da işlem yapılacak mı yapılmayacak mı?” diye sordu.

Yıldız’ın “Mahkeme 15 Temmuz’un Kilit İsmini İfşa Etti!..” başlıklı yazısından ilgili bölüm şöyle:

15 Temmuz darbe teşebbüsünün kilit ismi kimdi? Kara Havacılık Komutanlığı’nda pilot binbaşı O.K.

Neden kilit isimdi? Çünkü 15 Temmuz öğlen saatlerinde MİT’e giderek o gece yapılacak operasyonu haber verdi ve darbenin seyrini değiştirdi.

Bu haliyle de özellikli ve önemliydi.

15 Temmuz’dan sonra çıkan bir kararnameyle ihraç edildi; ancak bu yanlışlık 1 ay sonra düzeltildi ve O.K. görevine döndü.

Sonra MİT’te çalışmaya başladı.

Savcılar, O.K.’nın ifadesini almak istedi; ancak MİT izin vermedi.

İddialara göre O.K.’nın bilgisine, konu ancak Erdoğan’a iletilince başvurulabildi. 11 Ağustos 2016’da, dönemin Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Harun Kodalak ile bir yardımcısı O.K.’nın ifadesini almadı; ama bir tür mülakat yaptı.

Öyle ki, “görüşülen kişinin kimliğinin gizli kalması gerektiği” gerekçesiyle, sözkonusu mülakat metninin altına O.K.’nın adı ve imzası konulmadı.

TBMM 15 Temmuz Darbesini Araştırma Komisyonu da O.K.’yı dinleyemedi.

O.K.’nın beyanları Mayıs 2017’de ortaya çıkınca işler karıştı. Çünkü, 15 Temmuz’da MİT’e gidince, sadece “MİT Müsteşarı’na saldırı yapılacağı” bilgisini vermediği, ayrıca “darbe olabileceğini” söylediği görüldü. Bunun üzerine, “MİT, Genelkurmay’dan bilgi mi gizledi?” tartışmaları yaşandı.

Bunun öncesinde Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Harun Kodalak ve yardımcılarının Ocak 2017’de görevden alınmasının sebeplerinden birisinin de O.K.’nın bilgisine başvurulması olduğu öne sürüldü.

Netice-i kelam; O.K. hiçbir davada sanık veya tanık olmadı… Resmi tek bir ifadesi alınmadı… Kendisiyle yapılan ilk ve tek mülakat hiçbir dava dosyasına girmedi… Ve bugüne kadar hep O.K. olarak yazıldı, söylendi.

Ta ki, 11 gün öncesine kadar.

11 gün önce ne mi oldu?

Akıncı davasında verilen mahkumiyet kararlarının gerekçesi açıklandı.

9 bin 204 sayfalık gerekçeli kararın, “Delillerin Değerlendirilmesi, Mahkememizin Kabulü ve Gerekçe” başlıklı bölümünde de tam üç kez O.K.’nın adı açıkça yazıldı. İşte o ifşaatlar:

– Akıncı Üssünde darbe hazırlıkları devam ederken saat 15:30 civarında Ankara Güvercinlik Kara Havacılık Komutanlığı’nda görevliPilot Binbaşı O… K…..’nın MİT Müsteşarlığı’na giderek…

– Kara Havacılık Komutanlığı’na giden Kara Kuvvetleri Komutanı Salih Zeki Çolak’ın, ayrıca Kara Havacılık Komutanı Hakan Atınç’a O…. K….. ile ilgili sorular sorduğu…

– Kara Havacılık Komutanlığında pilot olarak görevli O…. K….. tarafından MİT Müsteşarlığına yapılan ihbardan sonra Genelkurmay Karargahında yaşanan gelişmelerin Genelkurmay Karargahındaki darbeci sanıklar tarafından Akıncı Üssü 143. Filoda toplanan yönetici sanıklara aktarıldığı…

(…)

Özetle; evet O.K.’nın ismi herkesin bildiği bir sırdı. Ancak şimdi, biri Yargıtay üyesi 3 hakim bu MİT mensubunu “ifşa” etmiş olduğuna göre, onlar hakkında da işlem yapılacak mı yapılmayacak mı?

Yazının tamamı için tıklayınız.

NE OLMUŞTU?

Kara Havacılık Komutanlığı’nda görevli binbaşı O.K., 15 Temmuz günü saat 14:30’da MİT’e giderek ihbarda bulunmuş, Kara Havacılık’tan akşam kalkacak helikopterle MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın alınacağını aktarmıştı.

MİT görevlilerinin sorgusu sırasında O.K. bunun bir darbe girişimi olabileceğini bildirmişti. Bunun üzerine darbe girişiminden haberdar olan Fidan, karargaha giderek durumu o dönemki genelkurmay başkanı Hulusi Akar’a aktarmıştı. Ancak Akar’la yapılan toplantılarda ‘darbe’den bahsedilmezken, yalnızca Fidan’a yönelik operasyon gündeme getirilmişti. Fidan ve Akar, yaşananları doğrudan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım’a bildirmemişti.