Cumhuriyet'in haberine göre, Türkiye Komünist Partisi'nin Millet İttifakı'nın ortaklarından olduğunu öne süren ve partiyi hedef alan açıklamalarda bulunan AKP Elazığ Milletvekili Zülfü Demirbağ'ın "Bir de Komünist Partisi var. Komünistlerde zaten namus anlayışı diye bir şey yoktur, aile namus anlayışı olmaz" şeklindeki açıklaması kamuoyunda tepkilere neden oldu.
Söz konusu demeç, akıllara Demirbağ'ın daha önceki açıklamalarını gündeme getirdi. Ancak hatırlatmalarda bulunmadan önce, 2018'den bu yana görev yürüttüğü Meclis'te biri yemin töreni olmak üzere yalnızca beş kere Genel Kurul'da söz aldığını, üyesi olduğu Dilekçe Komisyonu'ndaki tek konuşmasında da özgeçmişini anlattığını not düşelim:
"22. dönemde ilk milletvekilliği yaptık, 23'te ara verdik, 24'te tekrar milletvekilliği yaptık; 25 ve 26'da üç sene ara verdik verdik, bu dönem tekrar nasip oldu. İnşallah, Elâzığ milletvekili olarak Dilekçe Komisyonu üyesi olarak görev yapacağız. Tabii, daha önceki dönemlerde Bayındırlık, Ulaştırma ve Turizm Komisyonu üyesiydik. Türkiye'nin ulaşım sorununu hallettiğimizi düşündüğüm için şimdi de Dilekçe Komisyonu'nda görev yapacağız."
YA ÇIKIŞTI YA AKIL VERDİ
Demirbağ, son vekillik döneminde halka 'çıkıştığı' veya 'akıl verdiği' sözleriyle gündeme geldi. İlk büyük çaplı tepki çektiği açıklaması, Eylül 2020'deydi.
'KOVID-19 DEĞİL, İHANET VİRÜSÜ VAR BUNLARIN KANINDA'
Elazığ'daki 6.8 büyüklüğündeki depremin ardından mağdurlar, sosyal medya üzerinden kampanya başlatarak kendileriyle ilgilenilmediğini, sahipsiz bırakıldıklarını belirttiler. Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını sürecinde yaşadıkları sorunlara değindiler.
Bu kampanyaya destek verenleri eleştiren Demirbağ, şu tepkiyi gösterdi: "Sahibi Allah'tır, sahibi Recep Tayyip Erdoğan'dır. 'Sahipsiz kaldık' diyenler gitsin kanlarına baktırsın, kan testi yaptırsınlar. Kovid-19 değil, ihanet-19 virüsü var bunların kanında."
'SİZİN SORUNLARINIZI ÇÖZMEYE GELMEDİLER'
Demirbağ'ın Elazığlı depremzedelerle münakaşası bununla da sınırlı kalmadı. Mart 2021'de de çalışmaları incelemek için şehre gelen Deprem Araştırma Komisyonu'na mağduriyetlerini anlatmak isteyen depremzedelere çıkıştı:
"Sen kurada bodrum katı çektin mi, çektin sen çekmez ikinci katta oturan çekecekti illa ki biri çekecekti. Komisyonun Elazığ'a gelmesinin amacı bir sene evvel burada deprem olmuş. Elazığ'da ne gibi sıkıntılar yaşanmış? Bunları öğrenip bir İstanbul veya başka ilde deprem meydana geldiği zaman aynı sıkıntıları yaşamamak için tedbir almak. Yoksa Elazığ'da sizin sorununuzu çözmeye gelmemiş."
'KIŞ GÜNÜ TURFANDA SEBZELERİ KULLANMAK SAĞLIĞA DA ÇOK FAYDALI DEĞİL'
Kasım 2021'e gelindiğindeyse, hayat pahalılığının kendisini iyiden iyiye hissettirdiği bir dönemde insanlara 'beslenme tavsiyesi' verdi.
"Ekonomik sıkıntı çekebiliriz. Normal şartlarda bir kilo et yiyorsak yarım kilo yeriz" diyen Demirbağ, "Domatesi iki kilo yerine iki tane alırız. Kış günü turfanda sebzeleri kullanmak zaten sağlığa da çok faydalı değil" ifadesini kullandı.
Bu ifadeler özellikle sosyal medyada eleştiriyle karşılandı:
MİLLETVEKİLİ MAAŞI GEÇEN SENE 25 BİN LİRAYDI
Demirbağ'ın sonraki 'eleştirilerinin' hedefinde kim veya kimlerin olacağı bilinmez, ancak bu noktada halkın vergileriyle ödenen milletvekili maaşının geçtiğimiz yıl 25 bin lira olduğunu hatırlatmakta fayda var.