Abone Ol

AYM: Can Dündar ve Erdem Gül hak ihlaline uğradı!

Anayasa Mahkemesi (AYM), MİT TIR’ları soruşturmasında tutuklanan Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ve Ankara Temsilcisi Erdem Gül'ün bireysel olarak yaptıkları "hak ihlali" başvurularını bugün karara bağladı.

AYM: Can Dündar ve Erdem Gül hak ihlaline uğradı!

Anayasa Mahkemesi, Cumhuriyet gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ile Ankara Temsilcisi Erdem Gül'ün, kişi hürriyeti ve güvenliği haklarının ihlal edildiğine karar vererek, ihlalin ortadan kaldırılması için dosyayı ilgili mahkemeye gönderdi. İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, Anayasa Mahkemesi'nin "ihlal" kararının ardından, Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ile gazetenin Ankara Temsilcisi Erdem Gül'ün tahliyesine karar verdi. Mahkeme, 2 gazeteci için yurtdışına çıkış yasağı koydu.

Kararın 3'e karşı 12 oyla, oy çokluğu ile alındığı öğrenildi. Dündar ile Gül 25 Kasım 2015 tarihinde tutuklanmıştı ve 92 gündür Silivri Cezaevin'de tutuklu bulunuyordu. Can Dündar ve Erdem Gül'ün, bu kararın ardından bu akşam tahliye edilebileceği ifade edildi.

Can Dündar ve Erdem Gül'ün avukatları 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nin kalemine tahliye talep dilekçe verdi. Tahliye dilekçesi duruşma salonunda bir başka davaya bakan mahkeme heyetine verildi.

CAN DÜNDAR VE ERDEM GÜL'E TAHLİYE

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, Anayasa Mahkemesi'nin "hak ihlali" kararının ardından, Cumhuryet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ile gazetenin Ankara Temsilcisi Erdem Gül'ün tahliyesine karar verdi. Karar oybirliğiyle alındı.

"Tahşiyecilere Kumpas Davası"nın bitmesinin ardından, İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, Can Dündar ve Erdem Gül'ün tahliye talepli dilekçesini değerlendirdi. Mahkeme heyeti, yaklaşık 1,5 saatlik değerlendirmenin ardından, saat 00.50 sıralarında kararını açıkladı.

Can Dündar ve Erdem Gül'ün tahliyesine oybirliğiyle karar veren mahkeme heyeti, 2 gazeteci için yurtdışına çıkış yasağı koydu.

Can Dündar'ın annesi Öznur Dündar: Hakimlerimizle gurur duydum
Can Dündar'ın annesi Öznur Dündar: Hakimlerimizle gurur duydum
26 Kasım 2015 tarihinde tutuklanan Can Dündar ve Erdem Gül 92 gündür Silivri Cezaevi'nde yatıyordu.

AVUKATLARI: BU GECE BIRAKIRLARSA EN UYGUN OLANI ODUR

Can Dündar'ın avukatı Akın Atalay, CNN Türk'e yaptığı açıklamada şöyle dedi: "İki arkadaşımızla da dün gece beraberdik. Bugün çıkacak kararla ilgili konuştuk. Şimdi tekrar Silivri'ye doğru yola çıkacağım, mahkemeye tahliye talebinde bulunacağız. Bu gece bırakırlarsa en uygun olanı odur, bir gece daha kalmamış olurlar. Olmazsa yarın bırakılmaları lazım."

AYM, kararında, bir gazetecinin yaptığı haber nedeniyle tutuklanamayacağından hareketle, Dündar ve Gül’ün tutuklanmasıyla üç Anayasa maddesinin ihlal edildiğine hükmetti:

19. Madde, kişi hürriyeti ve güvenliği: Herkes, kişi hürriyeti ve güvenliğine sahiptir.

26. Madde, düşünceyi açıklama ve yayma hürriyeti: Herkes, düşünce ve kanaatlerini söz, yazı, resim veya başka yollarla tek başına veya toplu olarak açıklama ve yayma hakkına sahiptir. Bu hürriyet resmî makamların müdahalesi olmaksızın haber veya fikir almak ya da vermek serbestliğini de kapsar. Bu fıkra hükmü, radyo, televizyon, sinema veya benzeri yollarla yapılan yayımların izin sistemine bağlanmasına engel değildir.

28. Madde, basın hürriyeti: Basın hürdür, sansür edilemez. Basımevi kurmak izin alma ve malî teminat yatırma şartına bağlanamaz.

Dünyanın en köklü ve yaygın basın özgürlüğü kuruluşlarından olan Viyana merkezli Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI), kararı memnuniyetle karşıladığını açıkladı.

IPI Savunu ve İletişim Direktörü Steven M. Ellis, “Anayasa Mahkemesi yargıçlarının bugün ayağa kalkıp, demokrasi ve insan haklarına saygının Türkiye’de hala temel değerler olduğunu göstermesinden son derece memnunuz. IPI ve dünyanın dört bir yanındaki üyeleri, Sayın Dündar ve Sayın Gül’ün hızla salıverilmesini beklemektedir. Haklarındaki temelsiz dava düşene kadar onların yanında yer almayı sürdüreceğiz.”

Ellis, dünyanın önde gelen basın özgürlüğü kuruluşlarının temsilcileriyle birlikte geçen ay Dündar ve Gül’ü ziyaret talepleri Adalet Bakanlığınca reddedildiği için Silivri Cezaevi önünde bir protesto açıklaması yapmış ve Umut Nöbeti’ne katılmıştı.

MAHKEME, İDDİANAME OKUNURKEN TAHLİYE TALEBİNİ İNCELEDİ

Talebi değerlendirecek mahkeme heyetinin iddianamenin okunulmasıyla devam eden Tahşiyeciler grubuna kumpas kurulduğu iddialarına ilişkin davada bulunması üzerine dilekçe salona götürüldü. Mahkeme kaleminde bulunan memurlar tahliye talebini elden duruşma salonunda bulunan mahkeme heyetine teslim etti. Mahkeme heyeti, iddianame okunurken avukatlar tarafından verilen tahliye talebini içeren dilekçeyi ve ekindeki Anayasa Mahkemesi kararını bir süre inceledi.

TAHLİYE TALEBİ ANAYASA MAHKEMESİNİN KARARI GÖNDERMESİNDEN SONRA DEĞERLENDİRİLECEK

Bir süre kararı inceleyen mahkeme, kararın Anayasa Mahkemesi tarafından kendilerine gönderilmesi gerektiğini kalemdeki memura iletti. Anayasa Mahkemesi'nin "Hak ihlali " kararının bizzat Anayasa Mahkemesi tarafından mahkemelerine gönderilmesi sonrasında Dündar ve Gül'ün tahliyesi ile ilgili kararını vereceğini memur aracılığı ile Dündar’ın avukatlarına iletti.

KARAR SAVCILIĞA ULAŞTI

Anayasa Mahkemesi'nin, Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ile gazetenin Ankara Temsilcisi Erdem Gül'ün özgürlük ve güvenliği ile ifade ve basın özgürlüklerinin ihlal edildiğine dair kısa kararı, İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'ne, Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) üzerinden ulaştı.

BAŞVURUNUN KONUSUNA DEĞİNİLDİ

2 sayfalık kararın "Başvurunun Konusu" başlıklı bölümünde, "Can Dündar ile Erdem Gül'ün farklı tarihlerde yaptıkları haberler nedeniyle 'Silahlı Terör Örgütüne üye olmaksızın bilerek ve isteyerek yardım etme", "Devletin gizli kalması gereken bilgilerini siyasal ve askeri casusluk amacıyla temin etme" ve "Devletin güvenliğine ilişkin gizli kalması gereken bilgileri casusluk maksadıyla açıklama" suçlarından tutuklanmalarının, kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkı ile ifade ve basın özgürlüğüklerinin ihlal ettiği iddialarına ilişkindir" denildi. Kısa kararın "Hüküm" kısmında şu ifadelere yer verildi:

"1- "Kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkı kapsamında soruşturma dosyasına erişim imkanından yoksun bırakılmaya ilişkin iddianın açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verildi. Karar oybirliğiyle alındı.

2- Kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkı kapsamında tutuklamanın hukuki olmadığına ilişkin iddianın kabul edilebilir olduğuna karar verildi. Karar oybirliğiyle alındı.

3- İfade ve basın özgürlüklerinin ihlal edildiğine ilişkin iddianın kabul edilebilir olduğuna karar verildi. Karar oybirliğiyle alındı.

4- Anayasa'nın 19. Maddesinin 3. fıkrasında güvence altına alınan kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkının ihlal edildiğine karar verildi. Karar oyçokluğuyla alındı.5- Anayasa'nın 26. ve 28. maddelerinde güvence altına alınan ifade ve basın özgürlüklerinin ihlal edildiğine karar verildi. Karar oyçokluğuyla alındı.

AYM, KARARIN MAHKEMEYE VE BAKANLIĞA GÖNDERİLMESİNE KARAR VERDİ

Anayasa Mahkemesi, kararın bir örneğinin ihlalin sonuçlarının ortadan kaldırılması için İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'ne ve Adalet Bakanlığı'na gönderilmesine de karar verdi. Kararda, Başkan, 2 Başkanvekili ve 12 üyenin ismi yer aldı.

SİLİVRİ CEZAEVİ ÖNÜNDE TAHLİYE BEKLEYİŞİ

Anayasa Mahkemesi'nin, Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ile gazetenin Ankara Temsilcisi Erdem Gül hakkında verdiği "ihlal" kararının ardından, Dündar ve Gül'ün bulunduğu Silivri Cezaevi önünde tahliye bekleyişi başladı.

Basın kuruluşlarının kameraman ve muhabirleri, cezaevi önünde konuşlanarak, tahliye durumunda Can Dündar ve Erdem Gül'ü görüntülemek için hazır bekliyor.

'KOLİLER HAZIR'

Can Dündar ve Erdem Gül ile görüşen avukat Akın Atalay açıklamalarda bulundu.

Atalay şöyle konuştu:

Buradaki herkes gibi onlar da 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nin duruşmasının bitip, kendi dosyalarının kararının verilmesini bekliyorlar. Yanlarından çıktım şimdi, 2 saat görüştük. Ben onlara biraz dışardaki havadan bahsettim onlara. Beraber bir değerlendirme yaptık. Çıkışta size de bir değerlendirme yapacaklar zaten. Onların değerlendirmelerini beklemekte fayda var.

Bütün kolilerini hazırlamış durumdalar. Kitaplarını, bekgelerini, çamaşırlarını hazırlamış durumdalar ve bekliyorlar. Bundan sonrası formalitelere kaldı.

Ama mahkemede başka bir duruşma görülüyor, onu beklemek zorundayız. Anayasa Mahkemesi'nin kısa kararı da belli. Savcılıktan mütalaayı da almış oldular. Buradaki işlemler de uzun sürmeyecek. Mahkemenin kararı çıktıktan yarım saat içerisinde kapıda buluşacağız arkadaşlarımızla.

ajanslar