Abone Ol

Game of Thrones seviyorsanız bu dizileri de seveceksiniz

Radikal'den Aras Bayram, sevdiğiniz diziye göre yeni izlemeniz gereken dizileri yazdı.

Game of Thrones seviyorsanız bu dizileri de seveceksiniz

İşte Aras Bayram'ın o yazısı...

'Game of Thrones' dünyasını çok mu özlediniz? Canınız 'House of Cards'daki kıvrak siyasi çekişmelerden mi çekti? Yoksa siz hâlâ "Lost gibi bir şey olsa da izlesek" diyenlerden misiniz? Müptelası olduğunuz dizinin yeni sezonunu bekler ya da tamamen bitmiş olmasına kahırlanırken, size özel bir 'yabancı dizi rehberi' hazırladık. 'Onu seven, bunu da sever' diyoruz ve sizi ekran başına davet ediyoruz...

Yılın ilk ayları sadece yeni bir yıl demek değil, sizin benim gibi yabancı dizi severler için yeni açılmış şeker dükkânına girmek aynı zamanda. E, insan dediğin alışkanlıklarını terk etmiyor kolay kolay, yeni bir tat kovalarken bile eskiyi arıyor. Bakalım yeni başlayan diziler bize hangi 'ex’imizi hatırlatıyor.

'GAME OF THRONES' BEKLEYENLERE
MTV’nin yeni hit adayı 'The Shannara Chronicles', Terry Brooks’un çok satan 'Shannara' serisinin TV uyarlaması. Zamanlama önemli, TSC; beyazperdeye 'Lord of the Rings’le, küçük ekrana ise 'Game of Thrones’la giren fantastik edebiyatın yeni temsilcilerinden biri olmaya aday. Esasen 'GoT' benzerliği burada sona eriyor, TSC; post-apokaliptik dünyasıyla zaman zaman 'The Walking Dead’i çokça da 'Mad Max’i hatırlatıyor; ırklar ise Tolkien babanın dünyasından. TSC’nin hikâyesiyle olmasa bile en azından şimdilik atmosferiyle fark yarattığını söyleyebiliriz.

'HOUSE OF CARDS' NEREDE KALDI DİYENLERE

Showtime tarihinin en yüksek reyting açılışıyla başlayan 'Billions', 'House of Cards’daki siyasi çekişmenin, Oscar adayı 'The Big Short' ortamına alınmış hali. 'The Big Short’u takip etmekte benim gibi zorlandıysanız baştan söyleyeyim, 'Billions’ı izlerken türev-integral’den 4 işleme geçmiş gibi oluyorsunuz. Hollywood’dan TV’ye doğru oyuncu akışının yeni temsilcisi 'Billions’ta, Paul Giamatti ve Malin Akerman’ın yanı sıra 'Homeland’de döktüren Damian Lewis başrollerde. Dizi, Wall Street efsanesi Axe ile meşhur savcı Chuck Roades’un hukuki mücadelesini anlatıyor. Dizinin müthiş başlangıcının ardından ikinci sezon onayını şimdiden kaptığını hatırlatalım.

'CSI' TARZI POLİSİYE SEVENLERE

Siz de benim gibi 'CSI'ın hangi versiyonu televizyonda denk gelse bölümün ortası olsa bile izleyenlerden misiniz? Çıtır çerez polisiye hepimizin hakkı, sonuç olarak 'Arka Sokaklar’la büyümüş insanlarız. Bu noktada NBC’nin fazlasıyla pompaladığı 'Shades of Blue' devreye giriyor. Dizi, televizyonu baştan yaratacak bir devrim vaat etmiyor ama Jennifer Lopez-Ray Liotta ikilisinin TV’deki belki de son demlerini izlemek için ideal. 'SoB’nun 'CSI' türevlerinden temel farkı, kahramanlarının bembeyazdan çok gri karakterler olması. Ya da öyle olduğunu iddia etmeleri.

'HEROES'UN DA İLK SEZONU NE GÜZELDİ DİYENLERE

Aslında 'Legends of Tomorrow' demek isterdim ama iki bölümlük pilotunun gelecek için pek ışık vermediği kesin. TV’ye uyarlanan çizgi romanların yeni halkası 'Legends of Tomorrow', DC Comics eseri. Dizide zaman yolculuğu yapabilen Rip Hunter’ın gelecekte gördüğü kıyameti durdurmak için DC evreninin kahramanlarını bir araya toplama çabasını izliyoruz. Arrow’undan Laurel’ına, Heat Wave’den Captain Cold’a kadar ekrandan tanıdığımız birçok karakterin de diziye girip çıkacağını söyleyelim. Ancak yapımın geleceği, kalitesini yükseltmezse, pek de parlak değil.


'THE X-FILES'LA BÜYÜYENLERE
'The X-Files' Amerikan tarzı mistisizmin 90’lar sonu/2000’ler başı temsilcisi efsane dizi, 14 yıl aradan sonra 10'ncu sezonuyla ekranlara geri döndü. İlk iki bölümü itibariyle, diziye öbürlerinden çok farklı bir yere taşıyan Mulder/Scully dinamiğinin yeniden inşa edilmesiyle vakit harcadık da, kimya 15 sene önceki gibi olmuyor tabii. Bir de 90’ların o puslu havası ve tekinsiz kamerası yerini parlak görüntülere ve kusursuz kadrajlara bırakınca atmosferin de aynı olduğunu söylemek mümkün değil. Yine de efsanedir, baş tacıdır, bir şans vermek lazım.

'LOST' TARZI SÖYLESENE KANKA DİYENLERE

Yalan yok, 'Colony'; 'Lost’tan çok 'Falling Skies’ı hatırlatıyor, ancak dizinin showrunner’ı 'Lost’un yaratıcılarından Carlton Cuse, başrolü de 'Lost’un Sawyer’ı Josh Holloway olunca insan ister istemez beklenti içine giriyor. Dizi şu ara TV’de sıkça rastladığımız post-apokaliptizmden besleniyor. Los Angeles’ı işgal eden uzaylılar, (Çok istiyorsanız Hollywood’u işgal eden ABD dışı unsurlar okuması yapabiliriz) uzaylılarla birlikte çalışanlar ve bir de onlara isyan edenler. Josh Holloway’in 'Lost' lanetine yakalanıp kariyerinde tutunamamasından sonra, 'Colony' yeni bir başlangıç olabilir. Benim gibi insan doğasına reset atan yapımları seviyorsanız, keyifli bir seyir vaat ediyor.