Abone Ol

Dizilerde ofisten çıkmayan patronların yerini fabrikatörler mi alacak?

Sabah yazarı Özlem Doğaner iş dünyasının dizi sektöründen beklentilerini kaleme aldı. Eski Yeşilçam filmlerindeki gibi Hulusi Kentmen'li babacan fabrika patronları mı geliyor?

Dizilerde patronların yerini fabrikatörler mi alacak?

İşte o yazı:

İş dışında zamanınızı nasıl değerlendiriyorsunuz? TÜİK Zaman Kullanım Araştırması'na göre Türkiye, günde 330 dakika günlük televizyon izleme oranıyla dünya rekorunu elinde tutuyor.

Televizyon, çalışma zamanı dışında gerçekleştirdiğimiz faaliyetlerin yüzde 94'ünü kapsıyor. En çok ne izliyoruz? Dizileri...

Reklamcılar Derneği verilerine göre, Türkiye'de 2016'da reklam yatırımları 7.2 milyar TL. Yüzde 51'ini televizyonlar, önemli bir kısmını da elbette diziler alıyor. Yapım şirketleri her yıl 100'ün üzerinde yeni yapım üretiyor. Bu da ışığından kostümüne binlerce kişiye istihdam alanı demek.

Kanalların bölüm başına bazı dizilere ödediği rakamlar milyon TL'yi aşıyor. Doğrusu bu kadar izleyici ve maliyetlere bakıldığında televizyonların reklam pastasından aldığı payın daha yüksek olması gerekir. Ancak reklam sektörü bir başka yazımızın konusu olsun. Dizi sektöründen bahsedelim.

Türkiye 100'e yakın ülkeye ihraç ettiği dizilerden 250 milyon dolar gelir elde ediyor. Ölçülebilen katma değeri ise 800 milyon dolar. Hedef 1 milyar dolarlık ihracat. Dünyada 400 milyon kişi Türk dizilerinin bağımlısı. ABD'den sonra 2. sırada. Turizmden konut satışına, tekstilden mobilya ihracatına kadar Türkiye'ye büyük katkısı var.

Fransız IPSOS'a göre, 2016 yılında sadece Arap kanallarında 75 Türk dizisi gösterildi ve bunlar 600 milyon dolarlık reklam geliri elde etti.

Diziler kültürümüzü, ürünlerimizi tanıtmak için çok etkili. Türk iş dünyası da bu başarıdan oldukça etkilenmiş görünüyor. Özellikle yüksek ücretlerle bile ara eleman bulmakta zorlanan sektörler, gençlere mesaj vermek için dizileri çare olarak görüyor.

Ofisten çıkmayan işadamı modelini yıkıp başrol oyuncularına daha "üretken" senaryolar yazılması için dizi yapımcıları ile buluşuyorlar.

Son duyduğum örnek İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği. İHKİB Başkanı İsmail Gülle diyor ki "Bakın eski Yeşilçam filmlerine. Münir Özkul, Şener Şen tekstil fabrikasında çalışırdı. Fabrikatör rolünde unutulmaz Hulusi Kentmen oynardı. İzleyen gençler de tekstilci olmak isterdi. Şimdi meslek liselerine öğrenci bulamıyoruz. Dizilerden özenip ofiste iş arıyorlar. Dizilerde yeniden başrol istiyoruz. Yapımcılarla görüşeceğiz."

O kadar farklı sektörden işadamından duyuyorum ki son zamanlarda bu sözleri. Dizilerin meslek liselerinin cazibesini arttırması bile ne büyük kazanç olur.

Özlem Doğaner / Sabah