Abone Ol

"Çok kılıbığım, saat sekizde evde olurum!!!" Ahmet Çakar'dan şok itiraflar!

Onu hiç bu kadar mütevazı görmediniz... Show TV'de 'Var mısın, Yok musun' yarışmasıyla reytingleri alt üst eden Acun Ilıcalı hakkında neler söyledi?

"Çok kılıbığım, saat sekizde evde olurum!!!" Ahmet Çakar'dan şok...

Yeni Şafak'a konuşan Çakar, "Hiç kimseyi rakip olarak görmem, yaşları küçük bile olsa önlerinde düğmemi iliklerim. Kenan Işık, Acun, Mehmet Ali Erbil gibi isimler yıllarını bu işe vermiş bu sektörde büyümüş. Ha ama onlardan biri de spor sektörüne geldiler mi ben de aynı şeyi "düğme iliklemeyi" onlardan beklerim" dedi.

ALEV DİLSİZ-YENİ ŞAFAK
Doktor, hakem, spor yorumcusu Ahmet Çakar şimdi de yarışma programı sunucusu olarak karşımızda. İstanbul Erkek Lisesi'nden sonra Tıp Fakültesi'ni bitiren Çakar, on iki yıl Türkiye 1. liginde hakemlik yaptı. Medyada farklı çıkışlarıyla kimi zaman gündeme oturan Çakar "Her zaman kendimle ilgili otokritik yaparım ve asla karnımdan konuşmam" diyor. On beş yıllık evliliğinden Aslı ve Aylin isminde iki kızı olan Çakar, "Evde tam bir kılıbıkımdır, çünkü aile mutluluğu bir erkeğin bazı konularda kılıbık olmasından geçer" sözleriyle de mutlu evliliğinin sırrını açıklıyor. Çakar, hangi takımı tuttuğu konusunda ise ser verip sır vermiyor.

Ahmet Çakar bugünlere planlayarak mı geldi?

Tamamen kader. Hatta şöhret olayım, televizyona çıkayım gibi bir arzum da yoktu. Ben küçükken televizyon bile yoktu. Sekiz-dokuz yaşıma geldiğimde TRT yeni başlamıştı, yirmi beş otuz yaşımdayken de birinci, ikinci kanallar yayına geçti. Benim böyle bir idealim yoktu. İyi mi oldu, kötü mü oldu tartışılır. İçinde bunduğum durumdan hoşnutum. Ben hoşnutsam iyi oldu demektir.

Yarışma programlarının hangisini kendinize rakip görüyorsunuz?

Hiç kimseyi rakip olarak görmem, yaşları küçük bile olsa önlerinde düğmemi iliklerim. Kenan Işık, Acun, Mehmet Ali Erbil gibi isimler yıllarını bu işe vermiş bu sektörde büyümüş. Ha ama onlardan biri de spor sektörüne geldiler mi ben de aynı şeyi "düğme iliklemeyi" onlardan beklerim.

D SINIFI İZLEYİCİ BİZİ İZLEMEZ

Bilgi sorusu sorulmadan yapılan yarışma formatlarını nasıl buluyorsunuz?

Bu arz talep olayı. Bugün Acun tüm zamanların en çok izlenen programlarından birini yaptı, kendisiyle gurur duyuyorum. Türkiye'ye de güzel mesajlar veriyor; kardeşlik, dayanışma, birlik, beraberlik, takım ruhu gibi. Buna karşın Acun her gece sembolik paralar verse zaman içinde erir. Birincisi yarışma programının tutulabilmesi için önce para vereceksiniz. Bilgi içerikli yarışma formatları, örneğin; bizim programımız "D sınıfı" izleyici kitlesi tarafından çok az seyredilir çünkü onlar okuma yazma bilmeyen kitlelerdir. Kimseyi eleştirmek açısından söylemiyorum; şartlar onlara bu imkanı tanımamıştır. Benim yaptığım yarışma programı gibi kategori yükseldikçe her kesime hitap etmiyorsunuz.

Sizin sunduğunuz program hangi kategoriye hitap ediyor?

Biraz benim programdaki tutumum, biraz şov, biraz teatral öğeler katıldığı için mümkün olduğunca her kategoriye hitap ediyor.

Her kategoriye hitap edebilmek için şov mu yapıyorsunuz?

Hayır, ben neysem oyum programımda. Türkiye'de zannetmiyorum ki bir yarışma sunucusu "seni sevmedim sana uyuz oldum" diyebilsin bir yarışmacıya. Ben derim! "Maalesef finaldesin kardeşim" diyorum. "Hak etmedin, çok bilgisizsin ama maalesef son iki soruya cevap vererek hakkın olmadan finale kaldın ama finalde başımın tacısın" diyorum.

Nedeni ne?

Yapı işte, ben böyleyim, sivriyim belki hakemlik bende böyle karnından konuşmama, düşündüğünü şak diye söylememe yol açtı.

Bazen açıksözlülük patavatsızlıkla eşdeğer olabilir mi?

Ben bu bağlamda kendimi açık sözlü görüyorum çünkü karşımda evli ya da bekar bir kadın varsa çiğ espri yapmam. Evli bir kadına karşı hitap tarzımı çok farklı tutarım.

Bir programınızda dekolte giyen bayan bir yarışmacıya " içeri git, üstüne doğru düzgün bir şeyler giy" dediniz. Kişilerin giyim tarzına karışmak ne kadar doğru?

Ben muhafazakar bir adamım. Her konuda olmasa da bu konuda belli prensiplerim var. Buna rağmen insan haklarına da saygılıyımdır; yani ben insanların kıyafet polisi, bekçisi filan da değilimdir. Olayın da hiçbir siyasi yanı yoktur. Bir kadın dekolte bir kıyafetle gelirse sıkıntıya düşebilirim. Dekolte kıyafetlerle gelen insanın hal ve hareketleri dekolte kıyafetiyle paralellik arz ediyor ise o zaman müdahale ederim, ki ettim.

Bu durum karşında her zaman dekoltesi olan program hostesi de nasibini aldı. Neden?

Kurunun yanında yaş da yanar. Dekolte giyen kız kırılmasın diye hostes kızı da içeri gönderdim fakat dünyanın her yerinde program hostesleri seksilik ve çıplaklık yaratmayacak şekilde belli ölçüde dekolte giyinebilir. Böyle formatlarda istenen de budur.

Başbakanın da kullandığı "Beraber yürüdük biz bu yollarda" şarkısını yardım etmek istediğiniz yarışmacıya söylüyorsunuz. Bu ne anlama geliyor?

Bu şarkı Başbakan'ın sevdiği şarkı olabilir, bu beni ilgilendirmez. Bu benim de sevdiğim şarkı. Demek ki sayın Başbakan'la bazı şarkıları sevme konusunda zevklerimiz örtüşüyor. Bu şarkı bizim final için çok uygun bir şarkı çünkü hem romantik, hem duygusal, hem de omuz omuza verme, yardımlaşmayı anlatıyor. Birlikte yola çıkma ve risk alma, para kazanmadan gitme mesajı içeriyor. Aksi taktirde benim hangi partiye oy verdiğimi eşim bile bilmez.

Yarışmada devamlı bahsettiğiniz büyük şef kim?

Büyük şefin kim olduğunu ben mezara girene kadar kimse öğrenemeyecek.

FUTBOLCULAR AKILLANDI

Hakemlik döneminizin futbolcularıyla bugünün futbolcuları arasında fark var mı?

Günümüzdeki futbolcuların geçmiş dönemlere göre yaşam tarzları oldukça iyi. Geçmişte bir çok futbolcu pavyonlarda sabahlardı, kadına kıza para yedirirlerdi, kumar masalarından kalkmazlardı. Günümüzde ise birkaç istisna dışında futbolcularımız kendilerine çok iyi bakıyorlar, aldıkları parayı biriktiriyorlar, geleceğini garanti almaya çalışıp profesyonelce yaşıyorlar. Bu durumdan da çok memnunum.

Bir dönem özel bir kanalda bir yarışma programı sunucusu ana haber sundu. Size de böyle bir teklif gelse kabul eder misiniz?

Hiçbir şeyi hayatta kabul etmem, düşünmem demem çünkü ben hayatta çok tükürdüğünü yalayan insanlar gördüm. Bana çık şarkıcılık yap derlerse "bak dalgana" derim de "medyayla ilgili şunu yapar mısın" dediklerinde köşeli konuşmamayı öğrendim.

Galatasaray'ın antrenörsüz ve ekonomik sıkıntılarla boğuşurken şampiyon olmasını nasıl yorumluyorsunuz?

Galatasaray belki de tarihinin en kötü yönetilen bir yılına Kalli denen tuhaf bir adam hocalık yaptı. Yabancı transferi de başarısız. Şampiyonluğu yakalamasındaki yegane neden Kalli'nin ligin bitimine sekiz hafta kala kulüpten ayrılması ve Galatasaray'ın onurlu mücadelesidir.

Fenerbahçe hangi etkenlerden dolayı şampiyon olamadı?

Fenerbahçe büyük takımlara karşı başarılı oldu lakin mütevazı Anadolu takımlarına puan kaybetti. Bunun tek nedeni Brezilya diasporasının sorumsuz davranışı ve konsantrasyon eksikliğidir.

Türkiye'nin şampiyonlar liginde şansı ne?

Yüz binlerce dolarlık takımların karşısında yukarılara tırmanması öyle zor ki. Bu nedenle ben bu sene Fenerbahçe'yi başarılı buluyorum.

Çok kılıbığımdır sekizde evde olurum

Eşinizle nasıl tanıştınız?

Bir arkadaş toplantısında on beş sene önce eşimle tanışıp evlendik. İki tane kız çocuğumuz var. Eşimi dünyada hiçbir kadına değişmem.

Eşiniz sizi kıskanır mı?

Yirmi sekiz yaşından beri şöhretliyim. Eşimle evlendiğimde de tanınmış bir hakemdim, şöhretliydim. Tanınmak yeni bir durum olmadığından eşim beni kıskanmaz. Gece hayatını sevmem, lüks yerlere gitmekten hiç hoşlanmam. Böyle yerlere ara sıra gitsem bile yedi buçuk en geç sekizde evimde olurum. Evde çok kılıbıkımdır, hanımımın dediği olur.

Nasıl bir babasınız?

İyi bir baba olduğumu düşünüyorum. Kızlarımla çok rahat konuşurum hatta bu aralar disiplini de çok sağlayamadığıma inanıyorum. Hafif bir sıkıyönetim ilan edeceğim.

Adrenalinsiz yaşayamam diyorsunuz. Stres bağımlılık mı yaptı?

Maça çıkmadan beş gün önce yaşanan stres adrenalin salgılar. Bu durumu ben yirmi beş sene yaşadım. Bunun adı bağımlılıktır. Bugün televizyonlar bana kapılarını kapatsa ben tehlikeli işler yaparım. Örneğin, yamaç paraşütü gibi çünkü adrenalimi yükseltmek zorundayım.

Keşke bu kadar agresif olmasaydım

Hayatta keşkeleriniz var mı?

Yediğim beş kurşunu unutamıyorum. Ölebilirdim ama buna karşın acı filan yok çünkü benim canım kolay kolay acımaz. Bu yediğim kurşunlar değer miydi? Ben kimsenin namusuyla mı oynadım, kimsenin parasını mı tokatladım? "Keşke" yorumcu olduğum spor programındaki o yırtıcı tavrımı daha az yırtıcı tavırla götürebilseydim.

Bu durumdan ders çıkardınız mı?

Hayır, kabul etmiyorum, her zaman yaptıklarımın ana fikir olarak arkasındayım. Futboldaki yanlışlıkların, çarpıklıkların üzerine gitmek gerekir. Ben dozu birazcık fazla kaçırdım. Şu anda bile tehditler alıyorum. Devletin bana verdiği korumalar olmasa belki ikinci bir Hrank Dink olayı yaşayabilirdim.

Konuşmalarınızda başınızı da ağrıtan sivri lafları nasıl buluyorsunuz?

Genetik ve çok şey bilmemle ilgili. Benim babam çok beyefendiydi ama sekiz kuşak önceye de dayanabilir genler.

Yani siz beyefendi değil misiniz?

Hayır ben de beyefendiyim ama çakalla çakal olurum. Tırnak içinde her yolu bilirim.