Abone Ol

Bilim Kurulu Üyesi Ceyhan: Bu rehavet iyi değil!

Vakalardaki artışın tek sebebinin normalleşme süreci olduğuna dikkati çeken Prof. Ceyhan, "sert müdahale" diye nitelediği önerileri sıraladı.

Bilim Kurulu Üyesi Ceyhan: Bu rehavet iyi değil!

Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Bilim Dalı ve Enfeksiyon Hastalıkları Derneği Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınında vakalarda tırmanışın tek sebebinin normalleşme süreci olduğunu söyledi. Ceyhan, “sert müdahale” öneriyor.

Hürriyet’ten Hande Fırat, bugünkü köşe yazısında Prof. Ceyhan ile yaptığı görüşmeyi yazdı.

Fırat’ın köşesinin ilgili kısmı şöyle:

Mehmet Hoca, ikinci dalga tartışmasına “Şu an ‘ikinci dalga’ diye bir şey yok. Herkes birinci dalga ile uğraşıyor” diyerek noktayı koydu. Nedenini de şöyle anlattı: “İkinci dalga terimi İspanyol gribinde kullanıldı. Mayıs ayında başladı, iki ay sürdü, bitti. Bir süre sonra virüs mutasyona uğrayıp daha saldırgan biçimde geri döndü. Ona ikinci dalga denildi. COVID-19’da ülkeler 0 vaka görene kadar birinci dalgadadır. Herkes birinci dalga ile uğraşıyor.”
Vakalardaki yükselmenin tek nedeni normalleşme. Hocaya göre başka neden aramaya gerek yok.
Ancak bir yandan da tüm dünya ekonomik, sosyal, toplumsal nedenlerle normalleşmeye mecbur. Mesele normalleşirken yapılırken yanlışlarda ya da hesaba katılmayan unsurlarda, hatta yanlış yapılan hesaplarda... Mehmet Hoca üç hesap yanlışını sıraladı:
1- Belirti göstermeyen kişiler: Hastalık belirtisi göstermeyenler tüm dünyada virüsü yaymaya devam ettiler.
2- Virüs yaz aylarında ölür ya da etkisi azalır: Bazı kişilerin bu düşüncede olması ve bunu dile getirmesi yanlıştı. Pandeminin mevsimi olmaz.
3- Normalleşmenin etkisi bilinmiyordu, hesap edilemedi.
Mehmet Hoca, “1500’den 1300’e düşmesi azalma değil” dedi. Hocaya göre yapılması gereken “sert müdahalede bulunmak”. Bu böyle gitmez. Neden mi?
1- Bu rakamlarla uzun süre gitmek toplumu yorar. En tedbirli kesimlerde bile bir süre sonra gevşeme başlar.
2- Sağlık sektörü yoruldu.
3- Ekonomi yoruldu. Korku ekonomiyi de etkiliyor.
Hocanın “Ekonomiyi etkilemeden yapılması gerekir” dediği sert müdahaleye gelince...
1- Taziye evi, asker uğurlama, arkadaş görüşmesi gibi toplantılara kişi sayısı sınırlaması koymak.
2- Mesai başlangıç ve bitiş saatlerinin kademelendirilmesi. Böylece toplu ulaşım araçlarının kullanımındaki yoğunluğun önüne geçilebilir.
3- Test sayısının hastalığı belirtisiz geçiren kişileri tespit etmeye yönelik biçimde arttırılması.
4- Virüsün yaygın görüldüğü illerden dışarıya seyahat izninin testin negatif çıkması durumunda verilmesi.

Yazının devamı için TIKLAYIN