Abone Ol

Bir anda herkes çığlık atmaya başladı, ortalık mahşer yerine döndü...

Batan teknenin yolcularından Ömer Taşyer, o dakikaları anlattı. Tekne batmadan önce herkese can yeleği dağıtıldığını belirten Taşyer, "Tekne alabora olunca herkes çığlık atmaya başladı, ortalık mahşer gününe döndü." dedi.

Bir anda herkes çığlık atmaya başladı, ortalık mahşer yerine döndü...

ANTALYA açıklarında tur teknesinin batmasından sonra kaybolan 1'İ yabancı uyruklu 2 kişinin bulunması için deniz polisi sabah erken saatlerde arama- kurtarma çalışmalarına başladı. Kaybolan 2 yolcudan 35 yaşındaki Serap Çelik’in cesedi batan teknenin mutfak bölümünde, Lübnanlı turist Samira Frayha’nın cesedinin ise makine dairesinde bulundu. Frayha’nın üzerinde can yeleği bulunmadığı görüldü.

Kaleiçi'ndeki Yat Limanı'ndan dün akşam yolcularıyla ayrılan 28 metre uzunluğundaki 'Kurt-C' adlı gezinti teknesi, Konyaaltı Plajı açıklarında su almaya başladı. Kuvvetliyağmur ve rüzgarın da etkisiyle yan yatan teknedekileri kurtarmak üzere deniz polisi, Sahil Güvenlik ekipleri ile bölgedeki diğer tur tekneleri bölgeye hareket etti. Yan yatan teknedeki 84 yolcu kurtarılarak Kaleiçi Yat Limanı'na getirildi. Teknede bulunanlardan 1'i yabancı, 2 kişi kayboldu. Kazazedelerin kurtarılması ardından tekne sulara gömüldü. Deniz polisi, yaklaşık 45 metre derinliğe inen teknede kalan kimse olup olmadığını belirlemek üzere çalışma yaptı.

Bir anda herkes çığlık atmaya başladı, ortalık mahşer yerine döndü... - Resim: 1

POLİS MEMURUNUN EŞİ

Havanın kararması ve bölgedeki yüksek dalgalar nedeniyle dün ara verilen arama çalışmaları bugün saat 07.00'de yeniden başlatırlırken, kayıp yolculardan birinin Serap Çelik olduğu belirlendi. Arama çalışmalarını, olay yerine gelen Serap Çelik'in polis memuru eşi Ramazan Çelik de izledi.  2 çocuk babası Ramazan Çelik, görevlilerden çalışmalar hakkında bilgi aldı. Çalışmalara, Sahil Güvenlik Bot Komutanlığı ekipleri de helikopterle destek verdi.

Antalya Valiliği'nden yapılan açıklamada ise Kaleiçi Yat Limanı'ndan kalkan ve tur bitiminde dönüş yapan gezinti teknesinin ani gelişen fırtına nedeniyle Kaleiçi önlerinde saat 17.15'te alabora olduğu belirtildi. Teknedeki 86 kişiden 84'ünün Sahil Güvenlik ve İl Emniyet Müdürlüğü Deniz Liman Şube ekipleri ile çevredeki tekneler tarafından tahliye edildiğinin vurgulandığı açıklamada, şunlar kaydedildi:

"Tahliye edilen kazazedelerden 38'i hastanelere sevk edilmiş ve 36'sı taburcu edilmiştir. 2 kazazede halihazırda gözlem altında tutulmakta olup sağlık durumları iyidir. Kayıp olan 2 kişinin arama çalışmalarına devam edilmektedir. Günün ilk saatlerinden itibaren Sahil Güvenlik Antalya Grup Komutanlığı koordinesinde Sahil Güvenlik ve İl Emniyet Müdürlüğü Deniz Liman Şube Dalış ekipleri tarafından arama çalışmaları denizaltına ve üstünde başlatıldı."

İfadesi alınmak üzere polis merkezine götürülen tekne kaptanı A.T.'nin işlemlerinin ise sürdüğü kaydedildi.

SERAP ÇELİK’İN CESEDİ TEKNEDE BULUNDU

Denizin 45 metre derinliğine batan tur teknesine dalış yapan dalgıçlar, kayıp iki kişiden Serap Çelik’in cesedini teknenin mutfak bölümünde buldu. Karaya çıkarılan Serap Çelik’in cesedi, ambulansla morga götürüldü. Çelik’in üzerinde is can yeleği bulunduğu, başını bir yere çarptığı tahmin ediliyor.

LÜBNANLI TURiSTİN CESEDİ DE TEKNEDE BULUNDU

Teknenin, dönüş yolunda ani gelişen fırtına nedeniyle alabora olması sonucu kaybolan 2 yolcudan 35 yaşındaki Serap Çelik’in ardından Lübnanlı turist Samira Frayha’nın da cesedi bulundu. Samira Frayha’nın cesedi, teknenin makine dairesinde bulundu. Frayha’nın üzerinde can yeleği bulunmadığı görüldü.

Kaybolan iki kadının cesedi batan teknede bulundu

Ömer Taşyer: "Arkamızda ufak bir tur teknesi vardı. 10-15 dakika sonra bize yetişti. Yaklaşık 30 kişiyi o tekneye aktardık. Limandan yardıma gelen teknelerle yolcular aktarıldı" dedi.
Teknede herhangi bir sorun görmediklerini belirten Ömer Taşyer, "Çok tecrübeli bir kaptanla çıkmıştık yola. Usta gemiciler vardı. Yapamadıkları tek şey fırtınayı önleyememek. Masal gibi başladı, kabus ile bitti. Ben birkaç kez daldım. Bir çocuğu, yaşlı bir bayanı çıkardım. Derken fırtına, rüzgar, dalgalar bizi farklı yerlere savurunca herkes canının derdine düştü" diye konuştu.
Olayda yaşamını yitiren 2 kadını teknede gördüğünü anlatan Ömer Taşyer, "Limana çıkarken bizi sayıyorlardı. En son verilen sayıya tamam denildi. Bu sabah 2 işinin kayıp olduğunu duydum. Kaptan ve 2 denizci ile tekne sahibi göz altına alınmış" dedi.

"YOLCULARI BİZ TOPLADIK"
Batan tekneye yardıma giden gezi teknesi sahibi ve işletmeci Özcan Ekici ise çok büyük bir afet atlattıklarını belirterek, "Allah bir daha bize tekrarını göstermesin. Tekneci arkadaşların hiçbir kusuru yok. Evraklarımız, tekne personelimiz tam. Yolcu sayısı kapasitenin altında" dedi. Yaşadıklarını anlatırken zaman zaman heyecanlanan Özcan Ekici konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Saat 16.50'de tekneyi gördük. Limana doğru geliyordu. Ne olduysa 10-15 dakika içerisinde oldu. Aynı deprem gibi düşünün. Bizim anında müdahale etme şansımız yoktu. Sallanırken bir şey yapamazsınız, bittikten sonra gerekenler yapılır. Bütün arkadaşlarımız çok büyük sağduyu gösterdi. Yolcuların hepsini biz topladık. Teknelerle yardıma yetiştik. Büyük bir olayı bertaraf ettik. Bu bir doğal afet. Bunun altını çizmek istiyoruz. Bir anda yağmurun rüzgarı ile gelen, fırtına diye tabir ettiğimiz bir şey. Ne derseniz deyin, deprem nasılsa, sel nasılsa, bu da aynı."

Bir anda herkes çığlık atmaya başladı, ortalık mahşer yerine döndü... - Resim: 2

"HANGİ TEKNE OLSA BATARDI"
Teknenin büyük masrafla yeniden revize edildiğini sözlerine ekleyen Özcan Ekici, "Teknenin hiçbir yerinde arıza yok. Zaten yolcuların ifadesine de bakılırsa, bir anda olan bir şey. Hortuma yapılacak bir şey yok. Yeni bakımdan çıkan bir tekne O fırtınanın geçtiği noktada hangi tekne olursa olsun batardı. Teknenin büyüklüğü can kaybını önledi. Rüzgar anında ters çevirdi. Tekne yarım saatten daha fazla süre geçtikten sonra tekne battı. Ayrıca, çok sıkı denetlenen bir sektörüz. Can yelekleri hepsi var. Başımızda Liman Başkanlığımız var. Denize elverişlidir, belgesi alınırken de tek tek, didik didik bakılır. Ayrıca belli süreler içerisinde uygunluklar takip edilir. Yangın söndürmeden, can yeleğine kadar, gemideki vidaya kadar gelip kontrol ederler."

Bir anda herkes çığlık atmaya başladı, ortalık mahşer yerine döndü... - Resim: 3

Teknede animatör olarak görev yapan Aysima Coşlu ise dönüş yolunda fırtına olduğunu söyleyerek, "Yolculara can yeleğini giydirdik. Bir anda dalga vurdu ve alabora olduk. İnsanları yukarıya çıkardık. Kaptan yardım anonsu yaptı. Önce bayanları ve çocukları kurtardık. Zaten kapasitenin üzerinde yolcu yoktu" diye konuştu.

Bir anda herkes çığlık atmaya başladı, ortalık mahşer yerine döndü... - Resim: 4

Almanya'dan tatile gelen Sedat Okatar ile Nevşehir'den gelen Üniversite öğrencileri Halil Uysal ve İsmail Tuzla da yaşadıklarını anlattı. Üç genç de gemi kaptanının hatalı kararlar verdiğini iddia ederken, batan teknedeki yolculara can yeleği takmaları konusunda yardımcı olduklarını ifade etti.

4 KİŞİ GÖZALTINA ALINDI

Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan yapılan açıklamada, “Dün saat 11.00 sıralarında 3 mürettebat ve 83 yolcu olmak üzere toplam 86 kişi ile Kaleiçi yat limanından yemekli tur için ayrılan tekne aynı gün saat 16.50 sıralarında Konyaaltı açıklarında yat limanından yaklaşık 2 kilometre açıkta alabora olmuş olup, kurtarma çalışmaları sonucu 84 kişi kurtarılmıştır. Kurtarılan 84 kişiden 76'sının ifadeleri alınmış olup, 8 kişinin ifadesinin alınma işlemleri Muratpaşa Emniyet Müdürlüğü'nde devam etmektedir” denildi.

Açıklamanın devamında ise, “Tekne bulunduğu yerde yaklaşık 45 metrelik derinliğe batmış durumdadır. Tekne kaptanı A.T., teknede çalışan S.K. ve A.K. ile tekne sahibi H.K. isimli toplam 4 şahıs hakkında Cumhuriyet Başsavcılığımızca verilen talimat üzerine gözaltına alınmışlardır. Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturmanın safahatı ve sonucu hakkında kamuoyuna ayrıca bilgi verileceği hususu kamuoyuna saygıyla duyurulur” ifadeleri kullanıldı.