Abone Ol

Ayşe Arman: Sezgi benim için Saat öğretmen gibi...

Sezgi Kırıt’ın ölümüyle ilgili 7 yıl sonra yargılanan 3 sanık hakkında tutuklama kararı çıkmasından dakikalar sonra, konuyu Türkiye gündemine taşıyan Ayşe Arman kararı Hürriyet'e yorumladı. Arman, "Sezgi'nin ruhu şimdi huzur buldu" dedi.

Ayşe Arman: Sezgi benim için Saat öğretmen gibi...

Nefesimizi tutmuş bekliyorduk.

Sonunda oldu.

7 senelik hukuk mücadelesi sonuçlandı.

Vahşice öldürülen 16 yaşındaki Sezgi Kırıt’ın katilleri cezalarını buldu.

Bu kadar olumsuzluk içinde, insanın yüreğine sular serpiliyor.

Geç de olsa bu iğrenç katillere, hak ettiği cezayı veren adalete, en çok da 7 yıl boyunca bu davanın peşini bırakmayan Avukat Sibel Önder’e, bütün kadınlar adına teşekkür ederiz.

O benim için Saadet Öğretmen gibi…

Cesur, mücadeleci bir kadın rol modeli.

Ülke olarak böyle boyun eğmeyen, sorgulayan, savaşçı kadınlara çok ihtiyacımız var.

Bu davada yine bütün kadınlar bir araya geldiler.

Güç birliği yaptılar.

Biliyorsunuz, o üç pislik, 16 yaşındaki Sezgi’ye tecavüz etti, kolundan uyuşturucu verdi, ağızını burnunu kırdı ve 41 kiloluk kız bunca vahşete, şiddete dayanamayarak öldü. Paniğe kapılıp üzerindeki spermler gitsin diye yıkadılar, sonra da çıplak halde ikiye katlayıp bavula koydular ve arı kovanlarının olduğu bir araziye attılar… Bu kadar aşağılıklar…

Bu kadar acımasızlar…

Bu kadar caniler…

Ama tabii, o dönem bir hayat kadını da kayıp olduğu ve bulunan ceset o zannedildiği için adli inceleme ve otopsi üstün körü yapılıyor.

Adli Tıp, tecavüz raporu vermediği için de, o üç aşağılık katiller hak ettikleri cezayı almadılar.

İşte bu yüzden Sibel Avukat bu kadar özel…

7 yıl bu işin peşini bırakmadı.

O alçak heriflerle yazıştı bile sahte kimlikle…

Sadece daha fazla delil elde edebilmek ve tanık bulabilmek için…

Böyle bir kadına şapka çıkarılmaz da n’apılır?

O rapor Adli Tıba 7 sene içinde 4 kere geldi, geldi.

Fakat bizimki pes etmedi, sorular sordu, sordu…

Ve “Ben bu soruların cevabını veremiyorum!” dedirtti Adli Tıbba.

Sonunda iş, Ulusal Kriminoloji’ye geldi.

Ve orada tecavüz de, dayak da, uyuşturucu da, her türlü delil tespit edildi.

Mahkemeye gönderildi.

Türkçesi, Sezgi’nin ölümünün tecavüz ve işkenceyle gerçekleştiği kabul edilmiş oldu.

Bu da 7 yıldır ellerini kollarını sallaya sallaya dolaşan katillerin ceza alması demek.

Az önce nihayet tutuklandılar!!!!

Bu arada unutmadan, Sibel Avukat da, Kadın Dernekleri Federasyonu’nun Acil Yardım Hattı’nı arayanlardan biri…

Ben kendisinden ve davadan başkan Canan Güllü sayesinde haberdar oldum.

Yardım Hattı’na “Bana destek olun!” başvuruyor.

Ben bu dava sonucu için inanılmaz mutluyum.

Sezgi’nin ruhunun şimdi huzur bulduğuna inanıyorum.

Bir de kadınlara inanıyorum bu ülkede.

Yaşasın kadınlar!

hürriyet