Abone Ol

Athena Gökhan: Atatürk olmasaydı Ayasofya’yı rüyanızda görürdünüz

Ünlü sinemacı Şahan Gökbakar ve müzisyen kardeşler Gökhan-Hakan Özoğuz, Ayasofya ile ilgili dikkat çeken paylaşımlarda bulundu.

Athena Gökhan: Atatürk olmasaydı Ayasofya’yı rüyanızda görürdünüz

Ayasofya’nın ibadete açıldığı gün yapılan konuşmalarda cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün anılmamasına yönelik tepkiler sürüyor.

Athena grubundan tanınan Gökhan Özoğuz ve Hakan Özoğuz kardeşler ile sinemacı Şahan Gökbakar, Atatürk ile ilgili çarpıcı paylaşımlarda bulundu.

Athena Gökhan, bir tweet attı ve şunları söyledi: “Son dönem yanlış insanların ağzında anlamı kaybolduğu için, vatan hainliği nasıl olur bir kere daha tanımlayalım. O açılışta güya Atatürk’e iftiralarla, uydurma vakfe söylentisiyle lanet edenler, Atatürk olmasaydı Ayasofya’yı rüyanızda görürdünüz. #LozanaİhanetVatanaİhanet”

Athena Gökhan: Atatürk olmasaydı Ayasofya’yı rüyanızda görürdünüz - Resim: 1

HARİTALARLA PAYLAŞTI

Şahan Gökbakar ise Instagram hesabından farklı fotoğraflar paylaşarak, uzun bir mesaj kaleme aldı. O mesaj şöyleydi:


“İşte 1919 yılından 1923 yılına kadar Osmanlı’nın, vatanımızın hali. Osmanlıların imzalamak zorunda kaldığı Sevr Antlaşması’nın haritası. İyi bakın bu haritaya. Bakın Fatih Sultan Mehmet’in fethettiği ve namaz kıldığı Ayasofya’nın bulunduğu İstanbul’da hangi bayraklar var? İngiliz ve Fransız! Emperyalist devletlerce işgal edilmiş, paylaşılmış ve yüz binlerce insanı katledilmiş durumdayız….

İşte 97 yıl önce tam da bugün 24 Temmuz 1923… Lozan Anlaşması imzalanmış ve askeri zaferlerin ardından bir de siyasi bir zafer kazanılmış oldu.

Athena Gökhan: Atatürk olmasaydı Ayasofya’yı rüyanızda görürdünüz - Resim: 2

‘HAYAL BİLE EDİLEMEZDİ’

Bakın Lozan sonrası Türkiye haritası… Hatay dışında şu anki hali. Hatay’ı da sonraki yıllarda alıyoruz. Düşmanlardan kurtulmuş, bağımsız ve özgür bir vatan. İşte karşınızda bütün her şeyin mimarı güzel Atatürk. Atatürk, 1919’da Samsun’a doğru yola çıkmasaydı, bir kurtuluş destanı yazıp işgal altındaki topraklarımızı kurtarmasaydı ve tabii ki siyasi olarak bunu Lozan’da tescillemeseydi, bugün Ayasofya’da ezan sesi duymak ve namaz kılmak hayal bile edilemezdi.

1936 yılında Ayasofya’yı tapuya ‘cami’ olarak kayıt ettiren de Atatürk’ün ta kendisidir dostlar… O nedenle bugünü tarihi bir gün olarak bir de bu açıdan düşünün ve bilin istedim… Ne mutlu ve ne şanslıyız ki bu topraklardan bir Atatürk geçmiş deyiverin isterdim… Ayasofya Camisi hayırlı olsun.”