Sözcü'den Ali Gülen'ın haberine göre, Almanya’da Rostock Üniversitesi Medya Araştırmaları Enstitüsü, Alman TV ve sinemalarındaki “çeşitlilik eksikliğini” araştırmak isterken, insanları “ten renklerine, göz yapısına ve saçlarına göre” sınıflandırarak, bir çeşit ırkçılık yaptı.
Göçmenlerin bu tür görsel programlarda daha az temsil edildiğini araştıran ekip, ırkçı kategoriler kullanınca Alman kamuoyu ve sanat dünyası ayağa kalktı.
Üniversitenin hazırladığı belge büyük tepki çekti.
TÜRK, ROMAN, SAMİ, ASYALI…
Karakterlerin etnik kökenlerini kodlamak için insanlar, “ten renkleri, göz yapısı ve saç renklerine göre” ayrıldı ve bunların altına da, “Siyah: Ten renginden tanınabilir…”, “Güney Asya: Matlaşmış ten ile ayırt edilebilir. Örneğin Bangladeşli, Hindistanlı, Pakistanlı gibi…”, “Güneydoğu Asya: Göz şeklinden tanınabilir…”, “Ortadoğu- Türkiye- Kuzey Afrika: Siyah saçından ayırt edilebilir. Örneğin Arapça…” diye yazıldı.
Bunun dışında, yerli veya azınlıkar diye bir bölüm ayrıldı. Oraya da, ABD yerlileri, Aborjinler, Maoriler, Sami ırkı, Sinti- Roman yazıldı ve bunların da “net şekilde” tanınabileceği belirtildi.
ÜNİVERSİTE RENGE BAKMAZ
Örnek olarak da bu ülkelerden gelen kişilerin bazılarının fotoğrafları konuldu. Konu Alman medyasında büyük yer almaya başladı.
Bild gazetesine konuşan, tarihçi ve totalitarizm uzmanı Prof. Dr. Jörg Baberowski, “İnsanları ten rengine göre sıralamak ayrımcı ve ırkçıdır. Bu tür kategoriler bana 20. yüzyılın en karanlık dönemini hatırlatıyor. Her şeyden önce üniversiteler aydınlanma yeridir. Orası renk körüdür. İnsanlar orada ne bildiğine ne yaptığına göre değerlendirilir” dedi.
Öte yandan üniversitenin bünyesinde yapılan çalışma sosyal medyada da büyük tepki çekti.