Abone Ol

AKP ve İmamoğlu arasında 5 buçuk saat söz düellosu

İBB Meclisi’nin eylül ayı oturumunun ilk bileşimi AKP’liler ile İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu arasında yaşanan söz düellosuna sahne oldu. 10.30 sıralarında başlayan oturum 5.5 saat sürdü. Gündem dışı konuşmalarda yaşanan polemikler nedeniyle mecliste tansiyon sık sık yükseldi.

AKP ve İmamoğlu arasında 5 buçuk saat söz düellosu

Gergin geçen İBB Meclisi oturumunda AKP ve CHP arasında gündem dışı konuşmalar sırasında saatler süren tartışmalar yaşandı. Meclisi geren tartışmaların bir kısmı şöyle:

“EKREM BEYDEN ÖNCE EKREM BEYDEN SONRA”

AKP Grup Sözcüsü Faruk Gökkuş, konuşmasında İmamoğlu'nu, “İkili ve maskeli bir yönetim” uygulamakla suçlayarak “Ekrem bey zarif bir adamdır. Kalp kırmaz, makam uğruna savaşmıyor… Buna benzer cümleleri uzatmak mümkün. Edebi bir dille olanı hicvettim, olması gerekeni çizdim.

İBB'de her gün bir tiyatro oynanıyor. İBB'yi ‘Ekrem beyden önce' ve ‘Ekrem beyden sonra' diye ikiye ayırdık. Rakamları pişkince açıklıyorsunuz. Büyükşehir Belediye Başkanı Büyükşehiri küçültemez. Fazla diye iade ettiğiniz 1000 araç ile İBB'nin lojistik gücünü azalttınız. Size saat gibi işleyen bir kurum teslim edildi. Yenisiniz, deneyimsizsiniz, yeni bir şey yapmadınız” dedi.

HAMİDİYE SU ALMAYIN TALİMATI

Sözcü'den Özlem Güvemli'nin haberine göre, İmamoğlu “Şahsıma yönelik küçültücü, hakaret içeren tabirler vardı. Bir iki tanesine ‘yanlış anlamazsanız' diye ilaveler yaptınız, diğerlerine yapmadınız ama hiç önemsemiyorum. Çünkü yazılanı okuduğunuza kelimelere kendinizin de inanmadığınızı düşünüyorum. Partizanlığı çok iyi analiz ettiğimi düşünen biriyim. Elbette eksiklerim olacak, hatalarım olacak ama vicdanı ve ahlakı asla elden bırakmayacağım. Burada tamamen elden bırakılmış bir döneme de şahit oldum.

Ben İBB döneminde veya başka dönemlerde tümüyle siyasi analizlerle işe adam alındığını gözlemledim. Oyuna göre bir mahalleye gidiyorsunuz herkes işsiz, oyuna göre bir mahalleye gidiyorsunuz herkesin işi var. Tek yönlü bakışla asla ve asla bu topluma adalet yaratamazsınız. İlçe başkanlığının tanımıyla bir işe alım yapamazsınız. Biz alışık olmadığınız bir süreç yaşatacağız size. 100 kişi için duyuru yapıyor kurumlar, kapıda 10 bin kişi belirtiyor.

İki seçim arasında yapılan alımları siz neden duyurmadınız? İlk göreve geldiğimde genel sekreterden brifing aldım 82 bin çalışan var dedi. Görevinden ayrılırken 85 bin kişiye veda etti. Ben 18 gün görevde kaldım, tartışma sürüyor diye tek bir kişiyi işe almadım. Ben partizanlığı yok etmek adına söz verdim. 8-10 kurumun ‘Hamidiye Su' almayın talimatını biliyorum. Hamidiye Su kimin, belediyenin. Kamunun bir bankasının nasıl böyle bir talimatı olur?” diye konuştu.

“HAYATINIZ YALAN”

AKP'li Meclis Üyesi Abdullah Özdemir, Diyarbakır'a yaptığı gezinin yarattığı tepkiyi örtmek için Yenikapı'daki hizmet araçlarını topladığını savundu. Özdemir “Gündemin değişmesi gerekiyordu. Diyarbakırlı annelerin gizli ortağınız HDP üzerinde oluşturduğu baskıyı bir şekilde gidermeniz gerekiyordu. Nerede tahsis edilen makam araçları? Hayatınız yalan. Yenikapı'da söylediğiniz gibi özel kaleme ait 100'ün üzerinde aracı göremedik. 10 tane bile yoktu” dedi.

İmamoğlu, “Genç arkadaşıma tavsiyede bulunayım. ‘Hayatınız yalan' ve bu tarzda konuşmaları başkalarından örnek görüp yapabilirsiniz ama doğru bir şey değildir. Söyleyeceğiniz sözleri bile gölgede bırakacak bir üsluptur. Kötü bir tariftir hoş değildir. Araç meselesi daha ne kadar konuşulacak bilmiyorum” yanıtını verdi.

AKP Grup Başkanvekili Tevfik Göksu da usule itiraz ederek İBB Başkanı'nın yürütmenin değil yasamasının başı olduğunu her konuşulana cevap veremeyeceğini belirterek “Burası CHP'nin seçim otobüsü değil” dedi.

İmamoğlu, “Siz tabi bu kürsüde belediye başkanının yönettiği meclis yaşamadınız. Öyle bir tecrübeniz yok. Siz ilçedeki kendi meclisinizde kendinizi aklınıza getirin anlarsınız demek istediğimi. Benim şahsıma dönük olmayan hiçbir kelimeye cevap vermedim. Şahsıma dönük hakarete yanıt verdim. Elini sıkmayıp uyarsaydınız sevinirdim” dedi.

“SARAYLARDA TATİL YAPANLARA BAK”

AKP'li Meclis Üyesi Yavuz Selim Tuncer de gündem dışı söz aldı.

İmamoğlu'nun yaptığı tatile atıf yaparak “Tatil size gerçekten yakışıyor. Biz de böyle bir lüks teknede üstümüzle şortla tişörtle olsaydık bize de yakışırdı. Ama imkanlarımız yok” dedi.

Tuncer ihtiyaç fazlası araç konusuna değinerek “İsraf yapanın Allah belasını versin. Hizmet araçlarını şov için Yenikapı'ya götüren hizmeti aksatanların da Allah belasını versin” dedi.

İmamoğlu süresini aşan Tuncer'in mikrofonunu kapatıp uzun süre yerine geçmesi için uyardı. Tuncer yerine geçmeyerek dakikalarca kürsüde kaldı. İmamoğlu “Anlaşılan siz bundan sonra tatillerin hangi yatlarda yapıldığı hangi saraylarda köşklerde yapıldığı konusunda çok hassas davranacaksınız. Siz geçmiş hafızaya ve gelecekteki sürece daha dikkatli davranacaksınız diye düşünüyorum.

Benimle her yere gelebilirsin de başkaları ile gidemeyeceğin yerleri analiz et. Ben seni her yere götürüm. 20-25 yıldır bir tatil şeklim var. Bazıları makamdan sonra tatil şeklini değiştiriyorsa sen onlara bir bak. Saraylara bak. Benim öyle bir şeklim yok. Sizi iyi anlıyorum 5 yılda 250 milyonluk masraftan bizi kurtardığım için teşekkür edeceğinize küçümsüyorsunuz” dedi.

“SARAY ŞATAFAT DEYİNCE AKLINIZA ONUN GELMESİ SİZİN SORUNUNUZ”

Daha sonra söz alan Tevfik Göksu da “Saray göndermesi yaptınız. Cumhurbaşkanımız, cumhurbaşkanı olduktan sonra sarayda tatil yapan bir kişi değil. Gayretini ve emeğini bütün dünya takdirle izliyor. Cumhurbaşkanı ile mukayeseye girmenizi doğru bulmuyorum. Orası saray değil milletin evi. Çankaya Köşkü nasıl millete ait ise Beştepe'deki külliye de millete aittir” dedi.

İmamoğlu “Saray şatafat deyince sizin zihninize onun gelmesi sizin sorununuz benim sorunum değil” dedi.

KAFTANCIOĞLU POLEMİĞİ

CHP'li Meclis Üyesi Seyit Ali Aydoğmuş'un CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu'na verilen hapis cezasını eleştirirken bu cezanın AKP tarafından verildiğini ima etmesi oturuma ara verilmesine neden olacak bir tartışmaya yol açtı. AKP'li Meclis Üyesi Muhammet Kaynar, CHP'li il başkanına AKP'nin ceza verdiğinin söylendiğini aktararak “Kararı bağımsız mahkeme vermiştir. Meclis mahkeme değildir” dedi. Kaynar'ın konuşmasında Kaftancıoğlu'na hangi suçlardan ceza aldığını sıralamaya başlaması üzerine tartışma çıktı. İmamoğlu “Kararı veren AKP değil dediniz. Size hak verdim. Ama mahkeme kararını yorumlamaya başladınız kendiniz ile çelişiyorsunuz” dedi.

İmamoğlu kürsüye gündem dışı söz alan başka bir konuşmacıyı çağırdı. Ancak konuşma bir türlü başlayamadı çünkü Kaynar mikrofonu kapalı olduğu halde bağırarak konuşmaya devam etti. AKP grubu masalara vurarak protesto etti. İmamoğlu bu durumun uzaması ve diğer konuşmanın bir türlü başlayamaması üzerine “Bütün meclisin huzurunu kaçırıyorsunuz. Sizin doğru söylediğinizi teyit ederek hak verdim. Sonra Canan hanımın neden yargılandığı konusunda yorum yapmaya başladınız. Sizin haddinize değil burası da mahkeme değil” dedi.

Tartışma uzayınca oturuma 10 dakika ara verildi. Aranın ardından konuşmasını tamamlaması için Kaynar'a tekrar söz verdi. Kaynar, “Verilen cezadan partimiz sorumluymuş gibi sarf edilen bir ifadeye karşı konuşma yapıyordum. Sözüm kesildi. Biz bir siyasetçinin ceza almasından memnun olmayız. Ama bir siyasetçinin söz ve davranışlarına dikkat etmesi, yasalar çerçevesinde olması gerekir” dedi ve tekrar Kaftancıoğlu'na verilen cezanın nedenleri hakkında konuşmaya başladı. Cumhuriyetin kurucu partisinin bir üyesinin teröre yardımla yargılanmasını eleştirdi. İmamoğlu da “Amacına varmak istiyorsun. Daha kesinleşmiş karar yok” karşılığını verdi.

“GİT AYNAYA BAK DERLER”

İmamoğlu, Diyarbakır ziyaretine ilişkin eleştirilere de “Sokakta yürüyen insanlara terörist deme alışkanlığını bırakın. Eğer öyle dersen git aynaya bak derler adama. Tavsiyem insanların inancını, milli duygularını ölçme ahlakı olan siyasileri kendinize örnek almayın” yorumunu yaptı.