Abone Ol

Akif Beki Banu Avar'ın hangi konuşmasıyla dalga geçti?

"Yazımın hareket noktası ise gazeteci yazar Banu Avar’ın vaktiyle bir TV programında yaptığı harikulade konuşma."

Akif Beki Banu Avar'ın hangi konuşmasıyla dalga geçti?

Doğrudan yazmak yerine, bugün için nasıl bir yazı tasarladığımı anlatmak istiyorum size. WikiLeaks belgeleri, ABD’li diplomatların ayak bastığı bütün dünya ülkelerini kapsıyor. Ve sadece bir Türkiye filmi çekmek için 200 ülkeyi dekor gibi kullanmanın astarı, yüzünden pahalı. Pahalıdan da öte uçuk bir prodüksiyon. Öyleyse WikiLeaks’e AK Parti ve Türkiye’yi hedef alan özel bir komplo gözüyle bakmak çok saçma. Katılıyorum size.

İnsanoğlu tarafından düşünülmüş, söylenmiş en güçlü argümanlardan biri bence de. Fakat yine de Amerikan güdümlü bir manipülasyonla karşı karşıya bulunma ihtimalimizi çürütmüyor. Emperyalizm bu, hangi taşın altından çıkacağı belli olmaz. Hesap içinde bir Amerikan hesabı vardır mutlaka.

Yazımın merkezine almak istediğim soru, o yüzden şu: WikiLeaks, 200 ülkede birden yürütülen eşzamanlı bir operasyon olamaz mı peki?

Yalnız, ironi yapmanın riskini almıyorum bu kez. Amacım, esasen anti-emperyalist kuşkuculuğun gülünçlüğüne dikkat çekmek. Yazımın hareket noktası ise gazeteci yazar Banu Avar’ın vaktiyle bir TV programında yaptığı harikulade konuşma.

Bugüne kadar irad edilmiş en etkili anti-emperyalist nutuklardan biri olduğu için seçiyorum onu. Ayrıca e-mail gruplarında hâlâ sirküle ediliyor ki, güncelliğini koruduğuna işarettir. Her daim dolaşımda tutulması, düpedüz zamanlar-üstü evrensel bir mesaj olmaklığına delalet.

Amerikan yeniği
Avar, Türkiye üzerinde oynanan oyunları ifşa ediyor tek tek. Amerikan emperyalizmi, kirli emellerine ulaşmak için bakın ne fırıldaklar çevirmiş: “Dünya düzeni, Türkiye’nin yönetimine kimlerin geleceğine daha o tarihte karar vermişti. O tarihlerde, yurtdışından gelen basın mensuplarına kılavuzluk yapıyordum. Nisan 1994’te, önce BBC, daha sonra ABC ve PBS aradı. Talepleri, Refah Partisi konusunda bir program yapmaktı. Kendilerine Genel Başkan Erbakan ile bir görüşme ayarlayabileceğimi söylediğimde bana, ‘Hayır onu istemiyoruz. Yardımcısı Abdullah Gül, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Tayyip Erdoğan ya da Fehmi Koru ile görüşmek istiyoruz’ dediler. Birebir aynı şeyleri talep ediyorlardı.

Tüm konuşmaları kaydettim. Geldiler ve röportaj yapıp gittiler. Yeni dünya düzeninde, birtakım isimlerin yönetim için hazırlandığı o zamandan belliydi. Aynı hazırlık şimdi de yapılıyor.
CIA istasyon şefi Nelson Letski’nin, ‘TBMM’nin her yerindeyim’ sözleri tesadüf eseri sarf edilmedi. ABD merkezli bu operasyon, 68 ülkede aynı anda başladı... Önce belirlenen isimler yönetime gelir. Gelir gelmez, ülkenin kaynakları özelleştirilmeye başlanır. Tüm fabrikalar kapatılır. İnsanlar, aç, işsiz kalır ve sokaklara dökülür. Evinden çıkamaz hale gelir. Daha sonra ise televizyonlar aracılığıyla zehir enjekte edilmeye başlanır. Ülkenin petrol bölgeleri ve havzaları ile tüm stratejik alanlara el koyulur. Bu şablon herkesin aklının bir köşesinde durmalıdır.”

Vay ki ne vay!
Emperyalizm denen iblisin nelere güç yetirdiğini açıklıyor bize. Tek hareketle 68 ülkede eşzamanlı operasyon yapıyor.
Zamanın başlangıcı ve sonu dahil, her şeyi açıklayan birleşik teoriyi dinlediniz Banu Avar’dan. Şimdi söyleyin bana; bu WikiLeaks kuşağı emperyalizmin uşağı mıdır, yoksa anti-emperyalizmin parlak beyni mi? Malzemeyi verdim, buyurun yazıyı da siz yazın bugünlük.

Akif BEKİ / RADİKAL