Abone Ol

ABD Başkan Yardımcısı Adayları Harris-Pence düellosunda neler yaşandı?

Medyafaresi.com ABD Temsilcisi Ayşın Savatlı yazıyor: ABD başkanlık seçimlerine 27 gün kala başkan yardımcısı adayları Mike Pence ve Kamala Harris televicyonda karşı karşıya geldiler.

ABD Başkan Yardımcısı Adayları Harris-Pence düellosunda neler yaşandı?

Ayşın Savatlı / Medyafaresi.com / New York

ABD başkanlık seçimlerine 4 haftadan az zaman kala, başkan yardımcısı adayları hali hazırda başkan yardımcısı olan Mike Pence ile Demokratların adayı California Senatörü Kamala Harris arasındaki televizyon tartışması, USA Today gazetesinin Washington temsilcisi Susan Page moderatörlüğünde, Utah Üniversitesi Salt Lake City’de gerçekleşti.

Başkan adayları arasında gerçekleşen kaotik tartışmanın havasından çok uzak; genel olarak tarafların birbirine saygıyla yaklaştığı, sözlerini kesmedikleri; ancak aralarındaki fikir ayrılıklarının açıkça belli olduğu bir program oldu.

Başkan Trump’ın rakibi Biden’la gerçekleşen televizyon programından hemen sonra, koronavirüs olduğunun anlaşılması, önlemlerin arttırılmasını gerektirdi. Adaylar, plastik cam bölmeler kullanılarak birbirlerinden ayrıldılar.

90 dakikalık programda 9 ana konu başlığı altında sorulara cevap veren adaylara ikişer dakikalık yanıt süresi tanındı. Başkan yardımcılarının ilk ve tek kez karşı karşıya geldiği program özellikle başkan yardımcısı Pence’in sorulara yanıt vermekteki politik manevralarıyla geçti.

İlk konu, 210 binden fazla Amerikalının hayatına kaybetmesine sebep olan koronavirüs pandemisi ile ilgiliydi. Kamala, koronavirüs konusunda yönetimin başarısızlığını vurguladı; hatta bugüne kadarki en kötü yönetim diye nitelendirdi. 28 Ocak’tan beri virüsün ne kadar tehlikeli ve ölümcül olduğunu bilen Trump yönetimini, 13 Mart’a kadar hiç harekete geçmemekle ve hala bir plan oluşturamamış olmakla suçladı.

Pence ise, Çin’e getirilen seyahat yasağı sayesinde binlerce hayat kurtarıldığını anlattı. Koronavirüs aşısının yılsonuna kadar geliştirileceğini iddia etti. Harris, olası bir aşının geliştirilmesi halidnde Fauci gibi uzman doktorlar önermedikçe, Trump yönetimi döneminde aşı yaptırmayacağını, bu konuda yönetime güvenmediğini söyledi.

Başkan Trump’ın da virüs kaptığı Beyaz Saray organizasyonu ile ilgili Pence, etkinliğin açık havada gerçekleştiğinden ve test olduklarından söz etti. Pandemi konusunda getirilen zorunlulukların özgürlükleri azaltacak şekilde olmaması gerektiğinden bahsetti. Kamala Harris ise Amerikalılardan gerçekleri saklayarak topluma saygıdan bahsedilemeyeceğini savundu.

Trump’ın 400 milyon dolarlık borcunun Amerikan halkı tarafından bilinmesi gerektiğini söyleyen Harris, Joe Biden’ın saydam ve dürüst kişiliğine vurgu yaptı. Pence’in vergi konusundaki savunması herşeyin yasalara uygun olduğu şeklindeydi.

Cumhuriyetçi seçmenin en önemli konusu olan Ekonomi hakkında, Pence, Biden yönetiminin zenginler için 5 trilyon dolara varacak vergi arttırması yapacağını anlattı. Pandemi yüzünden kaybedilen 22 milyon işin 11.6 milyonluk kısmını kurtardıklarını ifade etti.

Harris, vergilerin eğitim, araştırma, yenilenebilir enerji gibi alanlarda kullanılacağını; 400 bin doların altında yıllık kazancı olanlar için vergilerin artmayacağını; 125 bin doların altında kazanan aileler için kamuya ait üniversitelerin ücretsiz hale getirileceğini söyledi. Bağımsız araştırma kuruluşu Moody’s raporlarına göre Joe Biden yönetiminin Donald Trump yönetiminden 7 milyon fazla yeni iş yaratacağını belirtti.

Amerikalıların yarısından fazlasının ay sonunda kira ödeme kaygısıyla dolu olduklarını söyledi. Donald Trump’ın Çin ile giriştiği ticaret savaşı yüzünden 300 bin imalat sanayi işinin kaybedildiğini anlattı. Pence, Biden’ı komünist Çin destekçiliği ile itham etti.

Dış politika ile ilgili Kamala Harris ilişkilerin ihanet değil güven ve sadakat esasıyla yürütülmesi gerektiğini; müttefik ülkelerin ABD başkanı Trump’tan çok Çin’e güvenir hale geldiklerini söyledi. Başkan Trump’ı diktatörlerle yakınlaşmakla suçladı. Trump’ın Rus Devlet Başkanı Vladimir Putin ile olan ilişkisine dikkat çeken Harris, Trump’ın FBI’dan çok Rusya’nın istihbaratına dayanarak hareket ettiğini iddia etti.

FBI'ın 2016 seçimlerinde Rus müdehalesini ortaya çıkardığını ve 2020 seçimleri için de müdehaleye hazırladığını ortaya çıkardığını hatırlattı. Trump’ın İran’la imzalanan nükleer anlaşmadan çekilmesinin Amerika’nı zararına olduğunu, Amerika'yı daha güvensiz hale getirdiğini söyledi.

Pence, güçlü bir savunma ile DAEŞ’i yenilgiye uğrattıklarını, DAEŞ lideri Ebubekir el Bağdadi’yi ve İran Devrim muhafızları komutanı Kasım Süleymani’yi öldürdüklerini anlatıp, hem Biden hem de Harris’ın bu konulara karşıt fikirlerle yaklaştıklarını ifade etti. Biden’ın Obama dönemi başkan yardımcısı iken Osama Bin Ladin’e operasyon yapılmasına da karşı çıktığını söyledi.  Pence, ayrıca, Trump'ın İsrail'e verdiği sözü tutup ABD'nin Tel Aviv'de bulunan büyükelçiliğini Kudüs'e taşıdığını hatırlattı.

Tarafların anlaşamadığı diğer bir konu özellikle düşük gelirleri koruyan sağlık sigortası olan Afforable Care Act (ObamaCare) idi. Harris 20 milyondan fazla insanın Trump’ın alacağı kararlarla sağlık sigortasız kalacağını söylerken, yeni bir plandan bahsetmeyen Pence, ObamaCare’i felaket olarak tanımladı.

Pence ve Harris, iklim değişikliği konusunda da farklı politikaları savundular. Paris Sözleşmesini savunan Harris’a karşı Pence sözleşme tarafı olmadan da karbondioksit emisyonunu düşürdüklerini belirtti.  Harris, Beyaz Saray’ın internet sitesinin iklim değişikliği kısmından “bilim” ifadesinin kaldırılmasının, Trump yönetiminin konuya yaklaşımının kanıtı olduğunu söyledi.

Kürtaj yasası ile ilgili konuya Pence yanıt vermekten kaçınırken, Harris, kadının bedeni üzerine karar verme hakkının kendinde olması gerektiğini anlattı.

Yüksek Mahkeme’ye yapılacak atama ile ilgili Harris, seçim döneminde olduklarını, halihazırda 4 milyon kişinin oy kullandığını ve atamanın yeni başkan dönemine bırakılmasının demokrasi gereği olduğunu savundu. Bu bağlanda, 1894’de Cumhuriyetçi başkan Abraham Lincoln’ün senato çoğunluğu elinde olmasına rağmen, seçimlere 27 gün kala atama yapmayı doğru bulmayıp yapmadığını hatırlattı.

Pence’in, Biden yönetiminin seçimi kazanması halinde Yüksek Mahkeme üye sayılarını arttırmayı düşünüp düşünmediği konusundaki sorusuna ise Harris net bir yanıt vermedi.  Pence’in aday Amy Coney Barrett’ın dinsel görüşleri yüzünden aşağılandığı suçlamasını reddeden Harris, kendisinin ve Biden’ın inançlı insanlar olup kimseyi inancı yüzünden ayırmadıklarını anlattı. Trump tarafından 7 Müslüman ülke vatandaşlarına getirilen seyahat yasağını hatırlatan Harris’a cevaben Pence, Trump’ın Musevi torunları olmasının her inanca yakın olduğunun kanıtı sayılacağını ifade etti.

Irkçılık ve polis şiddeti konularında Harris herkes için adalet arayışı vurgusu yaparken Pence, yağmalardan ve polise karşı oluşan dışlamadan duyduğu rahatsızlığı dile getirdi.

İki tarafta sakin ve vücut dilini doğru kullanıyorlardı. Konuşma süreleri arasında sadece 3 saniye fark vardı. Harris daha güleryüzlüydü. Tartışmanın yıldızı ise başkan yardımcısı Pence’in kafasına konup, uzunca bir süre beyaz saçlarının üstünde kapkara rengi ile bütün dikkatleri üstüne çeken sinek oldu.

Medyafaresi.com