Abone Ol

Erdoğan: Valiye talimat verdim hepsini toplayıp götürün

Cumhurbaşkanı Erdoğan,tartışma yaratan asker uğurlama görüntüleriyle ilgili, "Asker uğurlama derken arkadaşınızı zehirliyorsunuz. Böyle bir yaklaşım olmaz. Valime böyle durumlarda toplayıp götürün dedim. İstanbul'da böyle bir şeye kesinlikle müsade edilmeyecek" ifadelerini kullandı.

Erdoğan: Valiye talimat verdim hepsini toplayıp götürün

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Kartal Dr. Lütfi Kırdar Şehir Hastanesi Açılış Töreni’nde önemli açıklamalarda bulundu.

Erdoğan’ın konuşmasından satır başları:

Bugün açılışı yapılacak Kartal Şehir Hastanesi İstanbul’un gözdelerinden biri olacaktır.

Eski hastaneyi yıkarak her bakımdan daha güçlü bir hastane inşa ettik. Depreme dayanıklı olmasını özellikle istedik. 5 bloktan oluşan, otoparkı ve konferans salonu olan bu yapıyı İstanbul’a kazandırdık.

CORONA İLE MÜCADELE

Dünya genelinde, corona virüsü bize sağlığın ve sağlık alt yapısının önemini gösterdi.

Çok kısa sürede inşa ettiğimiz sağlık alt yapımızı bu dönemde de güçlendirdik. Aldığımız tedbirlerle ile salgını en düşük atlatan ülkeler arasında yer aldık. Hiçbir hastamızı kapıdan çevirmedik.

Sağlık çalışanlarının maske bulamadığı görüntülerin hiçbiri ülkemizde yaşanmadı. Dünyanın 138 ülkesine sağlık yardımında bulunduk.

Salgınla beraber her alanda hayatımızı derinden etkileyen bir durum ortaya çıktı. Bu süreçte aşı çalışmaları sürse de, bir süre daha corona ile yaşayacağız. İster kapalı ister açık bütün vatandaşlarıma sesleniyor, gelin şu sigarayı bırakın.

ASKER UĞURLAMASI

Asker uğurlama törenleri ve taziyeler başta olmak üzere kimi toplu etkinliklerde istenmeyen görüntülere şahit olabiliyoruz.

Böyle bir yaklaşım olmaz. Asker uğurlama derken, arkadaşınızı zehirliyorsunuz. Ve bu konularda valimize de söyledim. İstanbul'da kesinlikle bunlara müsaade etmeyeceksiniz.

Böyle bir uğurlama olduğu anda toplayın götürün. Çünkü biz bu insanları kenarda, köşede yürürken, koşarken bulmadık.

Bunlar bize rabbimizin emanetidir. Genç, virüse karşı bağışıklık anlamına gelmez. Üzüntülü olmak, ihmalkar davranmayı gerektirmez.

Bizim inancımızda, tedbirsiz tevekkül olmaz. Rehavetin sonu ya hastalık ya da pişmanlıktır. Kontrollü bir şekilde hayatımızı normalleştirirken, tedbirleri elden bırakmayacağız.