Abone Ol

Ekrem İmamoğlu ile Binali Yıldırım böyle tokalaştı

Türkiye Cumhuriyeti’nin 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın 26. ölüm yıldönümünde kabri başında anıldı. Devlet törenine davet edilmeyen İmamoğlu, anıtmezara girişinde, seçimlerdeki rakibi Binali Yıldırım ile tokalaştı.

Ekrem İmamoğlu ile Binali Yıldırım tokalaştı

8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal için İstanbul Topkapı’daki Anıt Mezar’da düzenlenen törene katılan AKP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım ayrılırken resmi olmayan sonuçlara göre İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olan Ekrem İmamoğlu mezara geldi.

Devlet törenine davet edilmeyen İmamoğlu, anıtmezara girişinde, seçimlerdeki rakibi Binali Yıldırım ile tokalaştı.

İşte o video...

“SİYASETİN PARADİGMALARINI DEĞİŞTİREREK BAŞKA BOYUT KATTI”

Kabri başında dua ettikten sonra açıklamalarda bulunan İmamoğlu, babasının Özal döneminde birlikte siyaset yaptıklarını söyleyerek, “83-84 döneminde bir seçim dönemiydi. Trabzon'da bir konvoyunu gördüm. Koşarak gittim ve o şekilde bir karşılaşmamız olmuştu. Allah rahmet eylesin. Devlete hizmet eden herkesi ruhu şad olsun. 12 Eylül sonrasında ihtilal sonrasında göreve gelme sürecinde farklı mücadelelerle farklı dirençlerle mücadele etmiş birisi.

Rahmetli Özal siyasetin paradigmalarını değiştiren anlayışla başka bir boyut kattı. O boyutla birlikte Türkiye'ye farklı bir siyasi anlayış getirdi. Bugüne baktığınızda benzer şeyleri ne yazık ki yaşıyoruz. Sanki herkes vatan haini, terörist gibi anlayış hakim. Türkiye'nin soluk alması lazım. Rahmetli Özal'ın huzurunda bunu hatırlatmak istiyorum.

Özal'ın ve Menderes'in temsilcisiyiz diyorlar. Kabul etmiyorum öyle bir durum yok. Rahmetli Menderes ‘Söz milletin' diyen bir Başbakanlık yaptı. Herkesin hataları olabilir, yanlışları olabilir, doğruları olabilir ama biz doğrularla yürümesi gereken insanlarız. Bugün gelinen noktaya baktığınız da bazı vesaitler üzerinden baskı altına alınarak kurullara karar verdirme hareket ederek sürece yön verme çabası hakim. Rahmetli Özal'ın bir sözü vardı.

‘Mevzuat hazretleri' derdi. Buradan millete yüzünü dönme çabasını anlatmaya çalışırdı. Bugün de millete yüzünü dönmeyip bavulların içinden bir tavşan çıkarıp milletin iradesini baskı altına alma mücadelesi görüyoruz. Bir an önce sürecin netleşmesini diliyoruz.

Ben kendimi, yaşadıklarımı, toplumun bu süreçteki karar alma mekanizmasını tam da ‘Söz milletindir' anlayışıyla ‘Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir' anlayışıyla ve Hakimiyeti milliye ruhuyla ben kendimi hem 16 milyon insanın hem de Türkiye'deki 82 milyon insanın vicdanını emanet etmiş durumdayım.” ifadelerini kullandı.

“DEVLET TÖRENİNE DAVET ALMADIM”

Bir basın mensubunun “Mevzuatlar nedeniyle mi devlet törenine katılmadınız ve Binali Yıldırım da buradaydı. Çıkışta karşılaştınız sanırım.” sorusunu yöneltmesi üzerine İmamoğlu, “Yürüdüğünü görünce arabadan indim ve merhaba demek istedim. Biraz daha duraksasaydı kucaklardım.

Devlet törenine davet almadım. Alsaydım gelirdim. Zaman dilimini öğrenmeye çalıştım ve geldim duamı ettim. Nereye davet alırsam oraya da giderim. Cumhurbaşkanı olacakmış, sayın Yıldırım olacakmış, hiç umursamam. Herkesin göreve gelişini, seçilişini saygıyla karşılarım. Onlar kucaklamasa ben kucaklarım.” diye yanıt verdi.

“NİKAH KIYILDI”

“Maltepe seçimi bitti, bugün yarın mazbata almayı bekliyor musunuz?” sorusu da yöneltilen İmamoğlu, “Şuan Maltepe'de birleştirme tutanakları tutuldu. Sürecin yasal işleyişi belli. Netleştiği an mazbatanın bir anlamı kalmıyor. Özgür Özel'in bir ifadesi vardı. ‘Nikah kıyıldı.' Nikah defteri mazbata. Birleştirme tutanakları hazır olduğu an biz görevi aldık demektir. Yasa böyle. Kanun böyle.” şeklinde yanıtladı.

İmamoğlu, Yıldırım ile karşılaşma anını, konuyu soran gazetecilere şu sözlerle anlattı: ”Aslında ben, yürüdüğünü görünce arabamdan indim ve ‘Merhaba' deme ihtiyacı hissettim. Biraz daha duraksasaydı, kucaklardım da açık söyleyeyim. Çünkü milletin kucaklaşmaya ihtiyacı var.

Ben, devlet törenine davet almadım. Alsaydım gelirdim. Nereye davet alırsam oraya giderim. Sayın Yıldırım olacakmış, Sayın Cumhurbaşkanı olacakmış, hiç umursamam. Herkesin göreve gelişini, seçilişini saygıyla karşılarım. Onlar kucaklamasa, ben kucaklarım. Kucaklamada iyiyim yani. Hiç kimse kaçamaz kucaklayışımdan.”