Abone Ol

Bahçeli'den Sığınmacı Açıklaması: Misafirliğin Süresi Sınırlıdır

MHP Lideri Devlet Bahçeli, son günlerin en önemli gündemi olan sığınmacı meselesine ilişkin "demografik istikbal" uyarısı yaptı.

Bahçeli'den Sığınmacı Açıklaması: Misafirliğin Süresi Sınırlıdır

Suriyeli sığınmacıları sabahtan akşama göndermenin doğru ve mümkün olmadığına dikkat çeken Bahçeli; "Misafirliğin süresi sınırlıdır. Özellikle bayram günlerinde ülkelerine gidebilen Suriyeli sığınmacıların tekrar geri dönmelerine hiç gerek yoktur" diye konuştu. Bahçeli ayrıca Bağcılar'da sokağın ortasına sandalye atan sığınmacıyı da "serseri" olarak niteledi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin TBMM'deki grup toplantısında konuşuyor. Bahçeli, son dönemde ülkemizdeki sığınmacılarla ilgili başlatılan tartışmalara ve gündeme dair değerlendirmelerde bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın dün akşam katıldığı bir etkinlikte "Tek başına bırakılmış olsak da Suriyeli kardeşlerimizin gönüllü ve onurlu geri dönüşü için elimizden gelen gayreti gösteriyoruz." ifadelerini kullanmasının ardından Bahçeli de kürsüden konu hakkındaki görüşlerini paylaştı.

"DÜZENSİZ GÖÇ SORUNU SOĞUKKANLILIKLA ANALİZ EDİLMELİ"
Bahçeli, "Mültecilerin, göçmenlerin ve sığınmacıların trajedileri de insanım diyen herkesin ortak meselesidir. Ülkelerindeki savaş, açlık ve istikrarsızlıktan dolayı yurdundan kopup Akdeniz ülkelerinden Avrupa'ya geçmeye çalışan binlerce göçmen medeni dünyanın gözü önünde boğularak balıklara yem olmaktadır. Bu sorun istismara çanak tutmadan çözülmeli. Düzensiz göç sorunu soğukkanlı şekilde analiz edilmeli. Türk demek mazluma sığınak, garibe korunak, hakka teslimiyet demektedir. Türk olmak, haksızlığa direnen cesaret, aç ve açıkta olana sahip çıkacak hayatiyet demektir." ifadelerini kullandı.

"ASAYİŞİ BOZAN, GÖZÜNÜN YAŞINA BAKILMADAN SINIR DIŞI EDİLMELİ"
"Demografik istikbalimizi düşünmek zorundayız." diyen Bahçeli, açıklamalarına şöyle devam etti: "Suriyeli sığınmacıları bahane eden görevli provokatörler devrededir. Oyun sinsidir, oyun tehlikelidir. Bağcılar'da bir serserinin sokak ortasında sandalye atarak oturması günlerce ülke gündemini meşgul etmiştir. Türkiye'de geçici koruma statüsünde bulunuyorken asayişi kim bozuyorsa gözünün yaşına bakılmadan sınır dışı edilmelidir. Türkiye, onun bunun elinde oyuncak olamayacaktır. Türkiye'de hakim irade Türk milletidir. Huzur bozucu fiillerin failleri de yaptıklarının bedelini misliyle ödemelidir. Eşkıyalığa kimse heves etmemelidir.

"MİSAFİRLİĞİN SÜRESİ SINIRLIDIR"
Bugüne kadar hükümet bu konuda tavizsiz bir duruş sergilemiştir. Altını çizerek söylemek isterim ki MHP, sınır aşan göçler konusunda en hazırlıklı partidir. Bizi, 'neden susuyorsunuz, neden tepkisizsiniz' diye eleştiren kim varsa ya cahil ya da gelişmeleri okuyamayan zavallılardır. Düzensiz göç adı konmamış bir istiladır. Yakalananlar derhal ülkelerine gönderilmelidir. Suriyeli sığınmacıların ülkelerinden kopuşlarını sağlayan ağır şartlar ortadan kalkar kalkmaz ülkelerine gönderilmeleri şaşmaz talebimizdir. Misafirliğin süresi sınırlıdır.

"BAYRAMDA ÜLKESİNE GİDENLERİN DÖNMESİNE DE GEREK YOKTUR"
Her insanın kendi yurdunda emniyetli ve esenlikli yaşama hakkı vardır. Ülkelerine bayram için giden sığınmacıların geri gelmelerine gerek yoktur."

"SAVAŞIN KIZIŞMASINA DESTEK VERENLER ALINAN CANLARDA PAY SAHİBİDİR"
Bahçeli'nin açıklamalarından satır başları:

"Ukrayna ve Rusya arasındayapılan görüşmelerde anlaşmaya varılamaması krizi artırmaktadır. Türkiye sabırlı, istikrarlı ve iyi niyetli bir şekilde ateşkes ve barış ortamının yeşermesi için mücadelesini sürdürmektedir. Görülmektedir ki Türkiye'nin tesiri olmadan iki ülke arasında ateşkes rejiminin tezahür etmesi imkansız değilse de çok zordur. Rusya ile Ukrayna arasındaki kanlı çekişmenin sona ermesine samimiyetle hizmet edemeyen, savaşın kızışmasına ve uzamasına destek veren her ülke dökülen kanlarda, alınan canlarda pay sahibidir.

Rusya geçtiğimiz hafta ABD'ye nota vermiş, Birleşik Krallık Başbakanı'nın da aralarında bulunduğu 13 isme yaptırım kararı almıştır. İnsan haklarının yok sayılması bunların umurunda değildir. ABD Dışişleri Bakanlığı 12 Nisan 2022 tarihinde hazırlanan, insan hakları raporunu yayınladı. Buruşuk ve sararmış bir kağıt parçasından ibaret bu rapor müsveddesi Türkiye hücuma uğramıştır. Zannedersiniz ki ABD sütten çıkmış ak kaşık, insan hakları sevdalısıdır. Bize göre rapor bir FETÖ komplosudur. ABD Dışişleri Bakanlığı'nın yayınladığı 2021 yılı insan hakları raporu bizim nezdimizde yok hükmündedir. Bu raporu kınıyorum. Biden'ın geçen hafta pervasızca ve şuur kaybıyla boşluğa uzattığı el teröristler tarafından uzaktan da olsa hem tutulmuş hem de öpülmüştür. "