Rezidansı bırak, CHP'deki ön seçime bak!

Haklı olarak çok eleştirdiğimiz AKP'de bile, adaylarda birinci derece akraba olmama koşulu vardı.

Müşerref Seçkin Yazar muserrefseckin@gmail.com

Muhalefet partileri, "seçimler eşit koşullarda geçmedi" diye haklı olarak yakındılar..

Rezidans skandalının ortaya çıkmasından sonra, İstanbul'da CHP 'den önseçime girmiş bir arkadaşım aradı.

"Hatırlıyor musun, önseçim sırasında beni aramıştın da nasıl gidiyor diye sormuştun... Ortada dönen inanılmaz paraları ve olanakları görünce, ben kazanamam, yiğitlik bende kalsın demiştim. Yıllardır partiliyim. Ailem, arkadaşlarım, beni sevenler yanımda koşturdular da , onlara bir sandviç bile ısmarlayamadım. Benimle aynı yerde yarışa giren, yeni partili olmuş bir adayımız, lüks bir otelde hergün delegelerle kahvaltılı toplantılar yaptı. Ağzımız açık kaldı.. K... adlı inşaat şirketi, daha doğrusu Holding'in bütün araçları bu arkadaşımıza tahsis edilmişti. Yol paralarını bile veremediğim gençler, el ilanlarımı ve afişlerimi asabilmek için çok uğraştı. A.. Belediyesine ait araçlar ise vızır vızır dolaşarak her yeri o kadın adayın afişleriyle donattı. Milyon dolarlarla ifade edilen rakamlar konuşuldu, ama Allah için o konuda birşey diyemem. Dedikodusu bile kötü oldu."

İşte arkadaşımın anlattıkları bunlar. Güvenirim, dürüst biridir.

Demokrasi için önseçim bulunmaz bir fırsat.

Yine de bir parti yönetiminin, adaylık başvurusunu alırken bile dikkat etmesi gerekmez mi ?

Haklı olarak çok eleştirdiğimiz AKP'de bile, adaylarda birinci derece akraba olmama koşulu vardı.

Yazımı güzel bir şarkıyla bitireyim.

Gamzedeyim, devaaa bulmam, garibim bir yuvaa kurmam...

Tüm yazılarını göster