Yazıcıoğlu'nun ağlatan anne şiiri! Anama mektup..

BBP Lideri Muhsin Yazıcıoğlu'nun Mamak Cezaevi'ndeki hücrede, annesi için kaleme aldığı şiirlerin özgün hali ortaya çıktı.

Beş arkadaşıyla birlikte 25 Mart 2009 tarihinde Kahramanmaraş'ın Göksun ilçesi yakınlarındaki Keş Dağı'na düşen helikopterde hayatını kaybeden BBP Lideri Muhsin Yazıcıoğlu'nun Mamak Cezaevi'ndeki hücrede kaleme aldığı şiirlerin orijinali ortaya çıktı. Yazıcıoğlu'nun el yazısı şiirleri arasında annesine yazdığı 'Anama Mektup' adlı şiir de bulunuyor.

Cezaevindeyken yazdığı şiirleri 2000 yılında 'Gülün Şavkı' isimli kitapta toplayan Yazıcıoğlu'nun el yazısıyla yazdığı şiirlerin orijinaline Cihan Haber Ajansı (Cihan) ulaştı. Muhsin Yazıcıoğlu 12 Eylül 1980 askeri darbesinden sonra Mamak Cezaevi'nde savunmasına hazırlanırken, deftere aldığı notların yanı sıra şiirlerini de aynı deftere yazmış. Not aldığı defterin kapağına 'Savunma Notları' diye yazan Muhsin Yazıcıoğlu, defterin orta bölümünü yazdığı şiirlere ayırmış. Tükenmez kalemle yazılan 'Anama Mektup' adlı şiir 8 Mayıs 1983 tarihinde Anneler Günü'nde kaleme alınmış. Muhsin Yazıcıoğlu'nun el yazısının son derece düzgün olması da dikkatlerden kaçmıyor.

Muhsin Yazıcıoğlu 12 Eylül 1980 askeri darbesinden hemen sonra tutuklanmış, MHP ve Ülkücü Kuruluşlar Davası'ndan yargılanmıştı. Yazıcıoğlu, bu yargılama sırasında 5 yılı hücrede olmak üzere toplam 7,5 yıl hapis yatmış ve 1987 yılında beraat ederek tahliye edilmişti.

Yazıcıoğlu'nun "Anama Mektup" başlıklı şiiri şöyle;

Bugün sekiz mayıs 'Anneler Günü'
Hatırlanıp kucaklanıyormuş anne ve sevgi
Kalplerde şefkatle tam koca bir gün
Hatırlanıp kucaklanıyormuş anne ve sevgi.

Ben seni bugün hatırlamadım anne
Sana karşı sevgim aynıydı yine
Benim sevgim sığmaz ki öyle bir gün'e
Bir ömür de olsa doyamam sevgine.

Her an ruhumu ısıtır sıcaklığın
Seni düşünmek bile doyumsuz zevk
Acısı derin senden uzaklığın
Sensin benim dünyama ışık ve renk...

Özledim ışıl ışıl sevgi dolu gözlerini
Ne güzeldi göğsüne yaslanıp öyle ağlamak
Ellerimle yırtardım o gül yüzlerini
Zevk verirdi nasırlı ellerinde hırpalanmak.

Yine arıyorum dostluk dolu o yüzün
Hep ben muhtaçtım sana yine muhtacım
Aşkımı, sevgimi gösteremedim bir gün
Saçlarım ağarsa da hep sana muhtacım.

Yollarım açılsa bağrıma bassam
Sımsıcak göğsünde öyle ağlasam
Doyumsuz sevgini tekrar yaşasam
Hıçkırıp, naz yapın "Ana" diyerek

Anamsın, bu bir gerçek
Sen olmasan ben olmazdım
Sensin gönlümdeki en güzel çiçek
İncinip, koparılsan yaşamazdım.

Hasretin unutturdu beni bana
Sevgine karşılık veremiyorum.
Adet olsun diye olsa da sana
Layık bir hediye bulamıyorum.

Maddi değerleri tek tek arasam
Hazırlasam güzel bir buket sana
Zümrütten, yakuttan saraylar alsam
Değeri ölçülmez yanında Anam...

Çiçek aradım dün beklersin diye
Bulamadım taş ve demirden başka
Sevgimin ifadesi bir tek hediye
Yollayamadım ki inan dua'dan başka

Cennetle müjdelenmiş analar
Sen de gezin cennet bahçelerinde
Ayakların altından aksın ırmaklar
Makamın melekler gibi yükseklerde

Şefaatına mazhar ol Muhammed Mustafa (s.a.v)'nın
Rahmetiyle kuşatsın seni Allah'ım
Yoldaşı ol hurilerle anamız Fatma'nın
Babamla firdevs bahçelerinde gezin cananım.

Saadetle ol dünya ve ahirette
Sana sağlık ve sıhhatler diliyorum
Selam ve sevgiler yollayıp nihayette
Ta yürekten ANA, ANA diyorum.

CİHAN