Yasa teklifi Meclis'ten önce Emine Erdoğan'ın onayına sunulmuş

AKP’li Selman Özboyacı’nın Çevre Ajansı Kurulmasına ilişkin kanun teklifini Meclis Genel Kurulu’nda görüşülmeden önce Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’a sunduğu öğrenildi.

CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan, AKP’li Selman Özboyacı’nın Çevre Ajansı Kurulmasına ilişkin kanun teklifini Meclis Genel Kurulu’nda görüşülmeden önce Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’a sunmasını eleştirdi.

Murat Bakan, “Bir ülkede tek adam rejiminden daha kötü bir şey varsa o da bütün kuvvetlerin; yasamanın, yürütmenin, yargının bir ailede toplanmasıdır” dedi.

Özboyacı, “Hanımefendiyi bilgilendirmek için böyle bir ziyaret yaptık” yanıtı verirken; AKP Grup Başkanvekili Cahit Özkan, “Devlet başkanlarının eşleri görevleri gereği de sosyal sorumluluk projeleri yürütür” dedi. Bunun üzerine Bakan, “Yasama faaliyeti sosyal sorumluluk projesi mi” diyerek Özkan’ı eleştirdi.

Çevre Komisyonu CHP Sözcüsü İzmir Milletvekili Murat Bakan, TBMM Genel Kurulu’nda görüşülmekte olan Türkiye Çevre Ajansının Kurulması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi üzerine konuştu.

CHP’li Bakan, 20 dakikalık konuşmasında kanuna ve iktidarın çevre politikalarına dair eleştirilerini sıraladı. Bakan, AKP Konya Milletvekili Selman Özboyacı’yı kanun teklifinin Meclis Genel Kurulu’nda görüşülmeden, Cumhurbaşkanı’nın eşi Emine Erdoğan’a sunması üzerinden eleştirdi. Bakan şöyle konuştu:

"TÜM KUVVETLERİN TEK AİLEDE TOPLANMASI, TEK ADAM REJİMİNDEN DAHA KÖTÜ"

“Arkadaşımız, kanun teklifini hazırlamış, komisyondan geçmiş, Meclis’e gelmeden sunum yapmaya kime gidiyor biliyor musunuz? Sayın Cumhurbaşkanının eşine gidiyor. Cumhurbaşkanının eşine bir milletvekili gidip ‘Kabul edildim huzura, kanunu sundum’ der mi ya, böyle bir şey var mı? Yani bunu birinin anlatması lazım, bunun neresi politika?

Yasama organının bir üyesi gidip Cumhurbaşkanına da değil, Cumhurbaşkanının eşine sunum yapıyorsa orada yasama, yürütme, yargı tek kişinin elinde de değil, tek ailenin elinde birleşmiş demektir. Ve bir ülkede tek adam rejiminden daha kötü bir şey varsa o da bütün kuvvetlerin; yasamanın, yürütmenin, yargının bir ailede toplanmasıdır.

AKP'Lİ ÖZBOYACI: HANIMEFENDİYİ BİLGİLENDİRMEK İÇİN ZİYARET YAPTIK

Bunun üzerine AKP’li Selman Özboyacı “Hanımefendi Cumhurbaşkanımızın eşleridir, sosyal sorumluluk projeleri yürütmektedir, çevreye oldukça duyarlıdır” dedi. Özboyacı sözlerini şöyle sürdürdü:

“Biz de bu konuyla alakalı, istişare ettiğimiz diğer bütün STK’ler gibi, Hanımefendiyi bilgilendirmek için böyle bir ziyaret yaptık. Bunun kanun yapmayla hiçbir ilgisi yoktur, zaten Komisyondan geçmiş bir kanun teklifi, bugün Genel Kurul’da görüşülmektedir. Kesinlikle Hanımefendinin bu konularda da böyle ucuz siyasi polemiklere konu olmamasını rica ediyorum. Murat Bey’in böyle bir amacının olmadığını biliyorum ama kendisi bu konudaki gayretimizi biliyor.”

BAKAN: 'BEN BÖYLE BİR ŞEY YAPTIM, BİLİN’ DİYE GİDİYORSUN

Özboyacı’ya yanıt veren CHP’li Bakan, “Yasa Meclise gelecek, beş gün önce gidip sunum yapıyorsun. Benim bunu aklım almıyor. Cumhurbaşkanıyla görüşsen yine iyi, ‘Cumhurbaşkanının eşine sunduk’ Bu ne anlatır biliyor musunuz? ‘Ben buradan siyasi bir ikbal bekliyorum, Hanımefendi bu konularda önemli, ben bakın böyle bir şey yaptım, bunu bilin efendim’ demeye gidiyorsun ve ‘Kabul edildim’ diyorsun. Eğer yasama organında bir milletvekili kanun teklifi hazırlayıp, kanun Meclis’e gelmeden ‘Hanımefendinin huzurunda kabul edildim, sundum’ diyorsa orada yasama, yürütme, yargının kuvvetler ayrılığı tamamen ortadan kalkmıştır” dedi.

AKP'Lİ ÖZKAN: KİME NE ZARARI VAR”

Tartışmaya dahil olan AKP Grup Başkanvekili Cahit Özkan, “Konu Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemiyle ilgili başka bir tartışmaya döndü” dedi. Özkan, şöyle konuştu:

“Devlet başkanlarının eşleri görevleri gereği de sosyal sorumluluk projeleri yürütür. Bu hususta Sayın Cumhurbaşkanımızın eşi kendileriyle ilgili sosyal sorumluluk projesi yürütmüşse ve yasama süreci içerisinde İçtüzük aşamaları gerek teklif gerek komisyon aşamaları geçmiş, bu hususta zaten yasanın içerisi tekemmül etmişse, bu hususta Sayın Cumhurbaşkanımızın eşiyle bu hususu paylaşmanın kime ne zararı var?

Bu ülkede terör örgütleriyle karanlık kapılar arkasında konuşma yapanlar var. Avrupa’da, Türkiye aleyhtarı lobilerle toplantı yapanlar var onlarla toplantı olacak Sayın Cumhurbaşkanımızın eşiyle paylaşılmayacak, biz bunu kabul etmiyoruz. Böyle bir anlayış ne parlamenter sistemde var ne Cumhurbaşkanlığı hükûmet sisteminde var ne de yarı Başkanlık sisteminde, reddediyoruz.”

BAKAN: YASAMA FAALİYETİ SOSYAL SORUMLULUK PROJESİ Mİ

CHP’li Murat Bakan’ın Özkan’a yanıtı ise şu şekilde oldu:

“Yasama faaliyeti sosyal sorumluluk projesi mi? Biz yasa yapıyoruz. Ben 2015’te milletvekili oldum. Babam emekli astsubay, astsubay derken ordunun emekçisi bir astsubaydır, oto makinistidir. Milletvekili olacağım zaman dedim ki, ‘Baba, sen astsubay maaşıyla 3 çocuk yetiştirdin, sizin özlük haklarınızı savunacağım.’ ‘Sadece bizi savunma yavrum, uzman çavuşlar var, polisler var, onları da savun, onlar da vatana hizmet ediyor’ dedi.

Bu Meclis’e, bu vatan evlatlarıyla ilgili en çok kanun teklifi veren, soru önergesi veren milletvekillerinden birisiyim. Madem ‘terör mücadele’ falan diyorsun ya kardeşim, hadi gelin beraber şu uzman jandarmanın statü problemini çözelim, astsubayın tazminat problemini çözelim, polisin 12’ye 12 mesaisini çözelim. Hadi gel beraber 3600 ek göstergeyi çözelim.

Hamaset olmaz, onlar evine ekmek götürüyor, bir emirle ölüme gidiyorlar vatan için. Onları çözelim. Burada çevre konuşuyoruz her en ufak bir şeyde sen ‘terör’ diyorsun. Bırak o zaman, terörle mücadele edenlerin özlük haklarını hep beraber bu parlamentoda çözelim; zor mu?”

Anka