Erdoğan'a Çiller uyarısı: O da Piyasayla inatlaşmıştı

Prof. Seyfettin Gürsel'Tansu Hanım da yüksek faize kızdı ve Merkez Bankası'na para bastırarak borçları çevirmeye kalkıştı. Sonra ne olduğunu biliyorsunuz' hatırlatması yaptı.

Bahçeşehir Üniversitesi Ekonomik ve Toplumsal Araştırmalar Merkezi’nin (BETAM) Direktörü Prof. Dr. Seyfettin Gürsel, Karar gazetesi yazarı Taha Akyol’un sorularını cevapladı.

Gürsel, "Hatırlarsanız 1993 sonbaharında dönemin başbakanı Tansu Çiller piyasa ile böyle bir inatlaşmaya girişmişti. Vadesi dolan borçları çevirmek için piyasa daha yüksek faiz talep ediyordu. Tansu Hanım da yüksek faize kızdı ve Merkez Bankası’na para bastırarak borçları çevirmeye kalkıştı. Sonra ne olduğunu biliyorsunuz. Ama bu yol 1998’de kapandı. Öyle al bonoyu ver parayı artık mümkün değil. Ama belli olmaz. Sonuçta bir kararnameye bakar" dedi.

Gürsel'in sorulara verdiği cevaplar şöyle:

Merkez Bankası 18 Kasım perşembe günü politika faizini 100 baz puan daha indirdi. Bu karar hakkında ne düşünüyorsunuz?Bu dördüncü faiz indirimi. Son dört ayda Para Politikası Kurulu toplamda 400 baz puan indirim yaparak Haftalık Repo faizini yüzde 15’e düşürdü. TÜFE yıllık artışının yüzde 20’ye dayandığı, üretici enflasyonunun da yüzde 50’ye yaklaştığı, Merkez Bankası yönetimine güvenin dip yaptığı, kurun da sürekli yükselişte olduğu bir ortamda yapıldı bu faiz indirimi.


Enflasyonla böyle mücadele edilmeyeceği çok açık. Yanıtlanması gereken soru herhalde “Merkez Bankası ne yapmak istiyor?” olmalı ama bu soru da anlamsızlaştı çünkü Merkez Bankası Cumhurbaşkanı ne diyorsa onu yapıyor. Öyleyse doğru soru sanırım “Cumhurbaşkanı ne yapmaya çalışıyor?” olmalı

Artık belli oldu ki ekonomi politikasında kabul gören iktisat kuramlarının ve tarihsel deneyimlerin bilmediği bir yola girildi ve bu yoldan bu iktidar döneminde dönüş yok.

Hatırlarsanız, 2018 yazında faiz indirerek enflasyonla mücadele yapılmak istenmiş, döviz kuru da hareketlenmişti. Ağustos ayında “Rahip Brunson” olayının yarattığı şokun etkisiyle döviz kurunda patlama ardından enflasyonda olağan üstü bir sıçrama olmuştu. Panik had safhadaydı ve eylül ayında Merkez Bankası beklenmedik bir faiz artışı yaptı. Politika faizi 650 baz puan artırıldı. Bunun üzerine döviz kuru ardından da enflasyon inişe geçti. Bu yüksek faiz artışı Cumhurbaşkanı’nın savunduğu “faiz sebep, enflasyon sonuçtur” iddiası ile mutlak çelişki içindeydi.