Oğlu intihar eden Ümit Yaşar'a sorduğum o acı soru!

Medyafaresi yazarı Arda Uskan hüzünlü bir pazar yazısı kaleme aldı... Değeri fazla bilinmeyen bir şair ile bakın yolları nasıl kesişti?

Ümit Yaşar Oğuzcan diye bir efsane vardı...

Bundan tam 26 yıl önce, 1984 yılının Kasım ayında yine böyle soğuk, puslu bir günde ölmüş... Bir milyona yakın kitabı satılan bir şair. Ve aradan bunca yıl geçmiş...

Bugünün gençleri belki onu hatırlamıyor, ama bir dönemi derinden sarsan bir yazardı Ümit Yaşar Oğuzcan.

Tam üç kez intihara teşebbüs etmiş, şiirleri dillerden düşmeyen, şarkılara konu olan bir şairdi.

"Hey Garson, bütün hesaplar benden bu gece..." diye başlayan Timur Selçuk'un o ünlü şarkısından hatırlarsınız belki onu. O şiirin adı 'İspanyol Meyhanesi'ydi.

Ümit Yaşar, bunca kitap satmasına ve o inanılmaz ününe rağmen, edebiyat eleştirmenleri tarafından pek ciddiye alınmamıştı. Ama bizim kuşak onun şiirleriyle büyüdü, âşık oldu, sevdi, sevildi. Şimdi pek adını anan yok.

"Yaşamaktan çok ölümü istiyordum," diyordu. Onun intihar girişimleri 'reklam' olarak adlandırıldı. Ama yaşamındaki en büyük darbeyi yine bir intihar olayından yedi.

Henüz 18 yaşındaki oğlu bir kadeh konyak içtikten sonra Galata Kulesinin tepesinden kendisini boşluğa bıraktı. Ölümü işte böyle oldu.

Ümit Yaşar'ın onun ardından yazdığı mısralar şöyle:

"Açarken ufkunda güller alevden/ Çıktı her günkü gibi gülerek evden/ Kimseye belli etmedi içindeki yangını/ Yürüdü kendinden emin, sonsuzluğa doğru/ Galata Kulesinde bekliyordu ecel/ Bir fincan kahve, bir kadeh konyak/ Ölüm yolcusunun son arzusu buydu/ Bir adam düştü Galata Kulesinden/ Bu adam benim oğlumdu..."

Onu yakından tanıyan şanslı insanlardan biriyim. biriyim. Gençlik yıllarımda Hürriyet Gazetesi, Ümit Yaşar'ın hayatını fotoroman yapmamı istedi. (Ne kadar ünlüymüş, düşünün). Kartal Tibet'in jön olduğu dönemler... Ümit Abi'yi o oynayacak.

Senaryoyu yazdık. Ama hayatının o en acı gününün anlatılmasını istemiyordu Oğuzcan. Sonunda Kartal Tibet onu ikna etti. Ve Galata Kulesinin üzerinden aşağıya bir manken atıp, fotoğraflarını çekmek bana düştü. Ümit Yaşar o gün sete gelmedi.

ARDA USKAN'IN YAZISININ DEVAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ