İrem Helvacıoğlu: Hırsım etrafa zarar vermez

Şimdilerde No:309’da izlediğimiz İrem Helvacıoğlu “Artık evin kötü kızı olarak değil, iyi kızı olarak anılmak istiyorum” diyor.

Hakkınızda internette pek fazla bilgiye ulaşılmıyor. İrem kimdir?

1990 yılında Almanya’da doğdum. Babamın işi nedeniyle aslında Türkiye’nin birçok bölgesinde yaşadım. Çocukluğumu Ankara’da geçirdim. Ankara Müjdat Gezen Sanat Merkezi’nde tiyatro okudum. Sonra özel bir tiyatroda çocuk oyunlarında oynamaya başladım.İstanbul’a gelmek gibi bir niyetim yoktu. Bir gün beni arayıp, bir dizi için auditiona çağırdılar. Görüşmeye gittim. O sırada Muhteşem Yüzyıl için de görüşmeye gittim. Muhteşem Yüzyıl’dan hızla cevap gelince, Muhteşem Yüzyıl’da oynamaya karar verdim. Daha sonra,Kurtlar Vadisi Pusu, Aşkın Dili Yok, Güneşin Kızları ve son olarak da şu anda devam eden No:309 dizisi oldu. Fakat bazı koşullardan dolayı ‘Aşkın Dili Yok’ dizisi yayınlanamadı.

Oyunculuğa başlamanız nasıl oldu?

Küçükken çok aktif çocuktum. Okuldan daha önemli şeylerin olduğuna düşünüyordum; insan ilişkileri! O yüzden kendimi daha çok sosyal aktivitelere adamıştım. Okulun voleybol takımında, halk oyunlarında, resim kursunda aynı anda yer alıp ayrıca tekvando ile uğraşıyordum. Fakat tekvando çok kısa sürdü. Bir de izciliğe gidiyordum. Tekvandoya gidişimin tek sebebi, babamın da tekvandocu olmasıydı. Fakat beni çok sarmadı. İzcilikteyken, çeşitli aktiviteler yapıp, gruplara ayrılıyorduk. Ben tiyatro grubuna dahil olmuştum. Ve sahnede olmanın, kendi kişiliğimin dışında daha farklı şeyler yapmanın beni çok mutlu ettiğini farkettim. Bir gün bir oyun hazırlayıp, ailemize sergilediğimizde ailemin o anki mutluluğu; benim gerçekten doğru bir yerde olmamı fark etmeme sebep oldu. Yani mesleğimi 5.sınıfta bulmuş oldum.

"Şan, şöhret ve paranın, oyunculuğumun önüne geçmesine asla izin vermem."

Kötü karakter beni heyecanlandırır

Dizilerde sizi neden devamlı kötü kız rolünde görüyoruz? Kötü kız rolünü ilk olarak Güneşin Kızları dizisindeki Tuğçe karakteri ile oynamaya başladım.  Tuğçe’ karakteri geldiğinde çok heyecanlanmıştım. Çünkü kötü bir kızı oynamak istiyordum. Daha sonra Pelin Su karakteri geldi. Aralarında fark yaratabileceğimi düşünüyorum.

Tarihi yapımlar beni heyecanlandırıyor

Dizilerin yeni kötü kızı olarak anılmak hakkında ne düşünüyorsunuz?

Hem güzel hem de kötü bir duygu. Çünkü evin kötü kızı olarak anılmak artık istemiyorum. Bir sonraki projede iyi bir karakteri oynayıp, evin iyi kızı olarak anılmayı istiyorum.

Hangi yönünüzü ortaya koyacağınız bir rol istersiniz?

Bir dönem dizisinde, sinema filminde, daha çok tarihe dayalı bir karakteri, mesele Jeanne d’ Arc gibi bir rolü oynak isterim. Ya da Dexter gibi; melek görünümlü bir seri katili...

Tanınmak hayatınızda çok şey değiştirdi mi?

Değiştirmedi. Çünkü ben her zaman olduğum gibi görünmeyi tercih ediyorum.  Şan, şöhret ve paranın, oyunculuğumun önüne geçmesine hiçbir zaman izin vermeyeceğim. Beni sokakta tanıdıkları zaman, dizideki oynadığım kötü karakterden ne kadar farklı olduğumu gördükleri zaman, “Ne kadar sevecensin?”?gibi tepkiler verdiklerinde mutlu oluyorum.

(Vatan)