Eski Pelikancıdan şok itiraflar: Hilal Kaplan ve kocası...

Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun tasfiyesi sürecinde önemli rol oynayan Pelikan Dosyası tartışmaları alevlendi. Pelikan Dosyası'na dair yeni iddialar ortaya atıldı...

Geçen yıl Mayıs ayında paylaşılan Pelikan Dosyası'na dair yeni iddialar ortaya atıldı.

Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun Başbakanlık'tan çekilmesiyle sonuçlanan Pelikan Dosyası'nda, Davutoğlu ile Saray arasında yaşanan gerginliklere dair ifadeler ileri sürülmüştü.

AKP'ye yakınlığıyla bilinen Fırat Erez'in kendi blog adresinde yer verdiği yeni iddialarda ise Pelikan Dosyası'nın nasıl hazırlandığına ilişkin dikkat çeken cümleler kullanılıyor.

Pelikan Dosyası'nın yazıldığı Kuzguncuk'taki Beyaz Köşk'te bulunduğunu ileri süren Fırat Erez, "Başlangıç" dediği yazısında, Pelikan Dosyası'nı hazırlayan ekibin çalışmalarına yönelik şu iddiaları dile getiriyor:

"Sitelerin ve hesapların logoları, tasarımları çalışılıyor, profil fotoğrafları (logolar) ve başlık (fon) görselleri üretiliyor, Bhosphorus Global'in kurumsal kimliğine çalışılıyor, birkaç video, Süheyb Öğüt'ün git gel aklının sonucu bazı kampanya patinajları yapılıyor (Muhalif tipleri Pokemonlarla kimlikleştirip seslendirmeler, illüstre etmeler gibi) ve 4 aylık sürem boyunca 2 kez denk geldiğim, 3 ayda bir faaliyet raporu hazırlanıyor.

Bu rapor, Süheyb Öğüt ve Hilal Kaplan'ın söylediklerine göre yine 3 ayda bir onun müsait zamanına göre belirlenen vakitlerde R.T.Erdoğan'a yüz yüze yapılan görüşmelerde kendisine sunuluyor.

Bekir Bozdağ, Sümeyye Erdoğan, Egemen Bağış, orada bulunduğum 4 aylık süre boyunca, yalıya ziyaretlerine şahit olduklarımdan bazıları..."

BİR İKİLİK OLDUĞU KESİN

Fırat Erez'in iddialarının devamında Cumhurbaşkanı Erdoğan ve dönemin Başbakanı Davutoğlu arasında bir ikilik olduğu da ileri sürülüyor.

Köşk'te çalışmalar sürerken kendisinin de bu ikilik nedeniyle Hilal Kaplan'la tartıştığını yazan Fırat Erez, "Hilal ile olan gerilim çok yüksek, onu biliyorum ama bu davranışa yine de anlam veremiyorum. Taa ki 1 Mayıs 2016 sabahı 'Pelikan Bildirisi' denen o saçmalığa rastlayana kadar. Muhtemelen Türkiye'deki herkes 'Bu da nedir? Bu nasıl bir saçmalık?' sorularını sorarken, işi tezgahlayanlar hariç meseleye vakıf olan ülkedeki tek kişiyim" ifadelerini kullanıyor.

Fırat Erez iddialarının sonunda ise yazısını şu sözlerle noktalıyor:

"Bildiriyi ilk yayan Merve Taşçı yalıda çalışmıyor ancak sürekli gelip giden bir kız çocuğu.

Yine bazı kaynaklarda "yalıda çalışıyor" dendiğini görebileceğiniz Atifet Ulusoy da bir çalışan değil.

(Belki Yalıya hiç gelmemiştir ama yönetilmesi özellikle de Twitter/DM'den çok kolay yönlendirilebilecek, aşırı hevesli ve saf birisi)

Elif Şahin bir yalı çalışanı ve Filiz Gündüz de önceden öyleydi.

Bosphorus Global "Filiz Gündüz bizde çalışmıyor" diyerek iddiayı reddetti ama önceden çalıştığını ve (ben ayrıldığımda da halen) whatsapp grubunda kalmaya, yalıya gidip gelmeye, dışardan destek vermeye devam ettiğini gizledi.

Bu az takipçili "alet edilenler" dışında Cemil Barlas, Haşmet Babaoğlu gibi çok takipçililer için söylenecekler sonraya..."