Erdoğan: Sorumluluk Büyükşehir Belediyelerinde

AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan A Haber ve ATV ortak yayınında açıklamalarda bulunuyor.

AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan A Haber ve ATV ortak yayınında açıklamalarda bulunuyor.

Erdoğan sorulan bir soru üzerine “Dünyanın birçok yerinde olduğu gibi ülkemizde de orman yangınlarında büyük artış yaşandı, burada siyasete yer olmamalı.” dedi.

Erdoğan geçtiğimiz günlerde Bekir Pakdemirli'nin tepki çeken ifadelerini kullanarak , “Orman yangınlarının sorumluluğu bize ait, yerleşim yerlerindeki sorumluluk ise Büyükşehir Belediyelerine ait” sözlerini sarf etti.

TERMİK SANTRAL AÇIKLAMASI

Erdoğan ayrıca Milas'ta Kemerköy Termik Santrali'ne ulaşan yangına ilişkin ''Örneğin ülkemizin önemli iş adamlarının bir kaçının sahibi olduğu termik santral var ki bu santral yanma riskiyle karşı karşıya. Şu an üç bakanımız oradalar. Bunu söndürebilmek için aşırı bir rüzgar olmasa söndürmek daha kolay olacak'' dedi.

Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle:

''Amerika yanıyor, Rusya yanıyor, her taraf yanıyor. Kanada. Yanıyor. Kimse kalkıp da 'niye yanıyor' demiyor.

Muhalefet ayrı türlü bir mücadelenin içerisinde, işte burada 'niye uçak yok, niye helikopter yok' diye yalan terörü estiriyorlar.

Yangın yanar da orada canlılar yanmaz mı? Biz dedik hemen bunların ödemelerini yapın, büyükbaşsa büyükbaş.

(CHP'ye) Ormandan yerler vermek suretiyle eğer buralarda inşaatlar yapılırsa bunun sorumlusu zaten sensin, senin belediyelerin. Bay Kemal'e vereceğim bir cümlelik cevap var. Benim Kültür ve Turizm Bakanı'ma vermiş olduğum böyle bir yetki yok.

Burası çok önemli; 19 yıl içerisinde eyy CHP, bizim diktiğimiz fidan değil ha... 5 milyon 400 bin ağaç diktik biz.

Bir uçak gördüysem namerdim" diyorsun, hiç şüphen olmasın öylesin.

Uçaklarımız geliyor, azami on saniyede deposunu dolduruyor, nereye dökecekse döküyor.

Dikey mimariye karşı olduğunu söyleyen biriyim. Betona nasıl olur da sahip çıkarım?

Heşteg atacakmış da ne yapacakmış da... Ne yaparsanız yapın ya. Güvendikleri dağlara da kar yağdı. Çünkü birçok sanatçı da çıktı 'ben katılmıyorum' dedi. Çıktı değil mi? "

Programda Erdoğan'a, muhalefetin 17 Temmuz'da Meclis'ten geçen ‘Turizmi Teşvik Kanunu’ ile yanan orman arazilerinin turizme açılmasıyla ilgili yetkiyi Kültür ve Turizm Bakanlığı'na verip vermediği yönünde bir soru soruldu.

Erdoğan ise bu soruyu "Kültür ve Turizm Bakanımıza böyle bir yetki vermedim. Ne başbakanlık döneminde böyle bir yetki verdim ne de Cumhurbaşkanlığım döneminde şimdiki Kültür Bakanıma verdim" diyerek cevapladı.

Orman yangınlarının başladığı kanunun yürürlüğe dikkat çeken muhalefet, yanan orman arazilerinin turizme açılabileceğini savunuyor.

Kanunda hangi ifadeler yer alıyor?

28 Temmuz Çarşamba günü Erdoğan'ın imzasıyla Resmi Gazete'de yayımlanan "Turizmi Teşvik Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunu"nun 16. maddesinde, ormanlık alanlar üzerinde bulunan konaklama amaçlı tesislerin yerlerini tahsis etmek için yetkiyi Kültür ve Turizm Bakanlığı'na veriyor.

Söz konusu madde kapsamında bu yerlerin Bakanlığa tahsisi ile Bakanlık tarafından yatırımcılara tahsis edilmesinde 6831 sayılı Kanunun 8 inci maddesi hükümlerinin uygulanacağı söyleniyor.

İlgili kanunun 23'üncü maddesinde ise şu ifadeler yer alıyor:

"Bu Kanun kapsamında orman alanları ile Hazinenin özel mülkiyetinde veya Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki taşınmazlarda, turizm tesisi yapılması amacıyla kiralama yapılamaz, irtifak hakkı tesis edilemez ve kullanma izni verilemez. Bu yerlerin turizm amaçlı yatırımlara tahsisi 2634 sayılı Kanun hükümlerine göre münhasıran Kültür ve Turizm Bakanlığınca yürütülür.”

"Z KUŞAĞINI TEPEDEN TIRNAĞA AK PARTİ KURDU"

"Türkiye'de oy kullanma, seçme seçilme 30'du. Biz bu yaşı önce 25'e, sonra da 18'e indirdik AK Parti olarak. Aslında Z kuşağını tepeden tırnağa ören AK Parti iktidarı oldu. Biz gençliğimize güvendik, inandık. Örneğin benim partimden şu anda milletvekilleri içerisinde olanlar var. Bizim bir Rümeysa'mız var. Maşallah cevval, velüd, üretken. Sadece güvenmek yetmez, iş yükleyeceğiz. Bu sene üniversite imtihanlarda bir sıkıntı yaşandı. 170-180 gibi durum. YÖK Başkanımızla konuyu görüştüm. Onlar da bir çalışma yaptılar. Olayı çok daha fazla sayıda gencin mağdur olmayacağı bir noktaya getirdiler. Özellikle koronavirüs salgını münasebetiyle süreci uzatma kararı aldık. Bu işin detaylarını YÖK halledecek ve bu işi gençlerimizin lehinde bitirmiş olacağız."

Ayrıntılar geliyor...