Ekonomistler Merkez Bankası'nın faiz kararını nasıl yorumladı?

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, faiz kararını açıkladı.​ Para Politikası Kurulu sonrası yapılan açıklamada politika faizi 625 baz puan artışla yüzde 24'e yükseltildi.

Kararın ardından dolarda aşağı yönlü hareket görüldü. Merkezin kararının olası sonuçları "ekonomide en az iki çeyrek dönem küçülme, enflasyon ve işsizlikte artış, ihracatta azalma" olarak değerlendiriliyor.

Merkezin kararı hakkında birçok ekonomistten değerlendirme geldi. İlk değerlendirme, iktisatçı Yalçın Karatepe'den geldi. Karatepe kararın "Piyasanın da beklediğinin çok üstünde olduğunu" söyledi.

"Şok ile azaltmaya çalışmış"

Ümit Akçay faiz artışında şok etkisinin amaçlandığını belirterek şunları kaydetti:

"6.25 faiz artırımı, çok sert bir resesyonu garantilemiştir. TCMB, bunu açıklamasında 'iç talepteki yavaşlama hızlanmaktadır' diyerek teyit ediyor. TCMB bu karar ile döviz krizinin etkilerini faiz şoku ile azaltmayı amaçlanmış. Sert ekonomik daralma ile enflasyonun ve cari açığın düşmesi umuluyor. Özellikle TL ile borçlanmak zorunda olan KOBİ'lerin toplu iflasları, muhtemelen çeşitli kurtarma planları ile törpülenmeye çalışılacak."

"Buradaki risk şu: Bu şok faiz artışına rağmen -farklı nedenlerle- TL'nin hızla değerlenmemesi" diyen Akçay, "Eğer bu gerçekleşirse, o zaman en kötü senaryo işlemeye başlar" dedi.

"Karar, doları 5.50'lere çekmez"

İktisatçı Mustafa Sönmez kararın doları 5.50'lere çekemeyeceğini söyleyerek şu ifadeleri kullandı:

"6.25 puan artış beklentilerin üstüdür ama çok da işe yaramayabilir. Doları 5.50'lere çekemez mesela Ama yolu açmıştır. Şimdi ikinci bir artışı zorlayabilir. TR yüksek ve yıkıcı faizin etkisi altına da girdi. Bu faiz ile sert kışa girildi. Uyum sağlamak zor. Çok iflas, çok işsizlik. 6.25 puan artışa rağmen doları 6.15-6.20 aralığında görüyorum Bu, hayra alamet değil. Demek ki çok caydırıcı olmadı Yüksek döviz yüksek faiz cenderesine girmiş bir ekonomi hayretmez Özet ; bu rejime güven yok Bunu hala anlayamayanlar var."

Ash: Büyük bir hamle

Londra merkezli Bluebay Asset Management Stratejisti Timothy Ash kararı ‘büyük bir hamle’ olarak olarak nitelendirdi. Atılan adıma ‘saygı duyduğunu’ kaydeden Ash, “Yoğun politik baskının karşısında zor bir karar ancak zemini ayarlamak, Türk Lirası, Türk varlıkları ve bankalara bir şans vermek için doğru” ifadesini kullandı. Ash, şöyle devam etti:

“Türkiye’deki piyasalar bundan daha iyisini umamazdı. Tam anlamıyla doğru bir karar. Ve artış sadece baz oranda; yani LLW ve kredi faiziyle uğraşmayacak. Türkler, krizden çıkış yolunu kazmak için kendilerine bir şans verdi.”

"Niye bu kadar direndiniz?"

İktisatçı Nesrin Nas ise, "Neden uzun süre buna direnip bir çok şirketi iflasın eşiğine getirdiniz? Şunu zamanında ufak ufak yapsaydınız bugün TL böyle yerlerde sürünür müydü? Biz de dolar kuru 6.00 TL’ye düştü diye böyle sevindirik olur muyduk? Şu halimize bakın. Sevindiğimiz seviye bu” ifadelerini kullandı.

Merkez Bankası açıklaması

"Para Politikası Kurulu (Kurul), politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranının yüzde 17,75’ten yüzde 24’e yükseltilmesine karar vermiştir.

Son dönemde açıklanan veriler iktisadi faaliyette dengelenme eğiliminin belirginleştiğine işaret etmektedir. Dış talep gücünü korumakla birlikte iç talepteki yavaşlama hızlanmaktadır.

Yakın dönemde enflasyon görünümüne ilişkin gelişmeler fiyat istikrarı açısından önemli risklere işaret etmiştir. Döviz kurundaki hareketlerin de etkisiyle fiyat artışlarının alt kalemler bazında genele yayılan bir nitelik gösterdiği dikkat çekmektedir.

İç talep koşullarındaki zayıflamaya rağmen fiyatlama davranışlarında gözlenen bozulma enflasyon görünümüne dair yukarı yönlü risk oluşturmaya devam etmektedir. Bu çerçevede kurul, fiyat istikrarını desteklemek amacıyla güçlü bir parasal sıkılaştırma gerçekleştirilmesine karar vermiştir.

Merkez Bankası fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda elindeki bütün araçları kullanmaya devam edecektir. Enflasyon görünümünde belirgin bir iyileşme sağlanana kadar para politikasındaki sıkı duruş kararlılıkla sürdürülecektir.

Enflasyon beklentileri, fiyatlama davranışları, para politikası kararlarının gecikmeli etkileri, maliye politikasının dengelenme sürecine vereceği katkı ve enflasyonu etkileyen diğer unsurlardaki gelişmeler yakından izlenerek ihtiyaç duyulması halinde ilave parasal sıkılaştırma yapılabilecektir.

Açıklanacak her türlü yeni verinin ve haberin Kurul’un geleceğe yönelik politika duruşunu değiştirmesine neden olabileceği önemle vurgulanmalıdır."