Domuz bağı katilleri serbest! Hizbullah nasıl tahliye oldu?

Domuz bağı kullanarak işledikleri cinayetlerle gündeme gelen Hizbullah sanıklarına 102 tahliyesi vurdu...

Kemal Göktaş
Hizbullah’a tahliye Yılbaşında yürürlüğe giren CMK’nın 102 maddesiyle başlayan tutukluluk süreleriyle ilgili tartışma dün sona erdi. Yargıtay, sürenin Anayasal düzene karşı suçlar ile terör suçlarında 10 yıl olarak uygulanacağına karar verdi.

Domuz bağı kullanarak işledikleri cinayetlerle gündeme gelen Hizbullah sanıklarının yargılandığı dava 10 yılda bitirilmediği için, 188 cinayetle suçlanan yakın tarihin en kanlı örgütüne üye 17 sanık serbest bırakıldı.

BALBAY 10 YIL DAHA İÇERİDE KALABİLİR

Hizbullah Ana Davası olarak bilinen Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki dava Hizbullah’ın lideri Hüseyin Velioğlu’nun 17 Ocak 2000’de İstanbul Beykoz’da çıkan çatışmada ölü ele geçirilmesinin ardından başlatılan operasyonlarda yakalananları kapsıyordu. Hizbullah’ın çoğu üst düzey sorumlularının da aralarında bulunduğu 31 sanıklı davada gerekçeli karar 2010 yılının Mart ayında tamamlanmıştı. Davada 16 sanığa “Anayasal düzeni zorla değiştirmeye teşebbüs” etmek suçundan önce ağırlaştırılmış müebbet verilmiş ancak iyi halleri gerekçe gösterilerek bu ceza müebbet hapis cezasına çevrilmişti.

15’i müebbet hapis cezası almıştı
Yargıtay 9. Ceza Dairesi, 10 yılı aşkın süredir devam eden bu davanın tutuklu sanıklarından 17’sinin tahliyesine karar verdi. Tahliye edilen sanıklardan Edip Gümüş, Cemal Tutar, Fuat Balcı, Abdulkerim Kaya, Mehmet Varol, Mustafa İpek, Mahmut Demir, Kemal Gülşen, Sinan Yakut, Yusuf Beğiç, Mehmet Veysi Özel, Rifat Demir, Mehmet Beşir Acar, Mehmet Tahir Ak ve Mehmet Garip Özer, müebbet hapis cezası almıştı. Tahliye edilen sanıklardan Yunus Avcı 14 yıl, İsmail Kınay ise 10 yıl hapse mahkum edilmişti.

Yurtdışı çıkış yasağı ve adli kontrol

Heyet ayrıca bu kişilerin CMK’nın ilgili maddeleri gereğince yurt dışına çıkmalarının yasaklanmasına, adreslerine en yakın polis ya da jandarma karakoluna her gün düzenli biçimde başvuruda bulunmalarına ve bu kişilerin adli kontrol altına alınmalarına oy birliği ile karar verdi.

Ergenekon, KCK, PKK, Hizbullah aynı kefede 9. Ceza Dairesi’nin bu kararıyla Ergenekon, KCK gibi davaların yanı sıra PKK, Hizbullah, DHKP-C gibi örgüt suçlarından yargılananlar için azami tutukluluk süresi 10 yıl olacak. Hrant Dink cinayeti, Malatya Zirve Yayınevi katliamı gibi dosyaların sanıkları ise mahkemelerin suçlarını terör suçu kapmasında görmesi halinde aynı süreye tabi olacaklar.

Özel yetkililerde mafyaya 5 yıl kıyağı

Bu arada özel yetkili mahkemelerde yargılanan örgütlü uyuşturucu kaçakçılığı (mafya) suçlarında ise azami tutukluluk süresi, devlete karşı işlenen suçlardan farklı olarak 10 yıl değil, 5 yıl olarak hesaplandı. Bu davalara bakan Yargıtay 10. Ceza Dairesi, dün tutuklulukta 5 yılını dolduran 6 uyuşturucu kaçakçılığı sanığını tahliye etti.

Askeri kanat sorumlusu CEMAL TUTAR

Örgütün üst düzey yöneticisiydi. Beykoz’da örgüt lideri Hüseyin Velioğlu’nun öldürüldüğü baskında yakalanmıştı. 98 ayrı eylemde 73 kişinin ölümünden sorumlu olduğu gerekçesiyle cezalandırılması istenmişti. 10 yıldır tutukluydu.

42 cinayetle suçlandı

EDİP GÜMÜŞ

Beykoz’daki operasyonda yakalandı. 35 ayrı eylemde 42 kişinin ölümünden sorumlu tutulmuştu. 10 yıldır tutukluydu. 1994 yılında 12 PKK’lının öldürüldüğü büyük eylemi organize ettiği ve yakalandıktan sonra itirafçı olduğu öne sürülmüştü.

Hizbullah’ın tetikçisi
RIFAT DEMİR

Hizbullah’ın tetikçilerinden olduğu öne sürüldü. 2001 yılında yakalanmıştı. Aldığı emirler doğrultusunda karışıtğı eylemlerde 24 kişiyi öldürüdğü iddia edilmişti. Demir’de dün Yargıtay 9’uncu Ceza Dairesi’nin veridği kararla tahliye edildi.

KAHRAMAN GİBİ KARŞILANDILAR!

DİYARBAKIR D Tipi Cezaevi'nde Hizbullah terör örgütü üyesi olduğu gerekçesiyle tutuklu bulunan, aralarında örgütün askeri kanat sorumlusu Cemal Tutar ile şura üyesi Edip Gümüş’ün de bulunduğu 10 sanık, tutukluluk sürelerini kısaltan CMK'nın 102’nci maddesinin yürürlüğe girmesinin ardından Yargıtay kararıyla tahliye edildi. Cezaevi önünde kahraman gibi karşılanan Hizbullah üyelerinden Camal Tutar'ın da aralarında bulunduğu 5 kişi, askerlik işlemleri için Askerlik Şubesi’ne götürüldü.

Hizbullah terör örgütü üyesi oldukları gerekçesiyle yargılanan ve müebbet hapis cezasına çarptırılan, ancak dosyaları Yargıtay'da bekleyen örgütün askeri kanat sorumlusu Cemal Tutar, şura üyesi Edip Gümüş ile birlikte örgütün eylemlerine katıldıkları tespit edilen Mahmut Varol, Abdulkerim Kaya, Mustafa İpek, Mahmut Demir, Sinan Yakut, Şeymus Kınay, Kemal Gülsen ve Fuat Balca tutukluluk sürelerini kısaltan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (CMK) 102’nci maddesinin yürürlüğü girmesinin ardından Yargıtay kararıyla tahliye edildi.

5 PKK'LI DA TAHLİYE EDİLDİ
Tahliye olanlardan Cemal Tutar, Abdulkerim Kaya, Mahmut Demir Kemal Gülşen ve Fuat Balca, askerlik işlemleri için polis tarafından Askerlik Şubesi'ne götürüldü. Hizbullah üyeleriyle birlikte 5 PKK’lı da tahliye edildi.

Diyarbakır D Tipi Cezaevi önünde toplanan binlerce kişi, halaylar çekip tekbir getirerek, Hizbullah üyelerinin tahliye olmasını kutladı. Sabaha karşı 03.00 sıralarında tahliye olan Edip Gümüş ve arkadaşları, kendilerini bekleyen kalabalığa doğru yürürken izdiham yaşandı.
Kamyonet kasasına çıkarak kendisini bekleyenlere seslenen Hizbullah’ın şura üyesi Edip Gümüş, “Yüce Allah’a selam, Paygembere selam. Kıyamete kadar gidenlerin üstünde olsun. Allah'a dayandık. O'na inandık ve O'na döneceğiz. Hepiniz çok hoşgeldiniz. Mevlam hepinizden razı olsun. Cenab-ı Allah sizin sevginizi öbür dünyada da karşılıksız bırakmayacak. Ahirette de karşılıksız bırakmayacak. Allah-u Teala cennete de bizleri karşı karşıya getirecek. Sizi meşgul etmeyeyim. Yarından itibaren bütün kardeşlerle buluşma şansımız olacak” dedi.

Hizbullah kimdir?

Kelime kökeni olarak Hizbullah iki kelimeden, hizb ve Allah kelimelerinden oluşmaktadır. Hizb kelimesi parti, grup, taraftar gibi anlamlara gelmektedir. “Allahın taraftarları” şeklinde Türkçe’ye çevrilmektedir.

Hizbullah 1982’de, Şii nüfusun yoğun olduğu güney Lübnan da kuruldu. Kökleri ise 1970’lerin ortalarına dayanmaktadır. 1960’da güney Lübnan’a gelen İranlı molla imam Musa Sadr burada ‘Emel Hareketi’ni kurar. Sivil savaşta askeri kanat olarak da faaliyet gösteren bu hareket güney Lübnan’da fakirleşen halkın sesi olmuş, onların haklarını savunmuştur.

Türkiye'de ise, 90'lı yıllarda boy gösteren örgüt, domuz bağı kullanarak işledikleri cinayetlerle adından söz ettirmiştir.