Damla Colbay: Başrol olmak korkutucu değil!

Hayat Mucizelere Gebe'yle ilk kez başrolde yer alan Damla Colbay, "Başrol ya da yan rolde benim için değişen bir şey yok. Tek fark sette fazla zaman geçirmek" diyor. Colbay, hayatına dair bir çok şeyi Vatan'dan Melis Güvenç'e anlattı.

Damla Colbay GALERİ

Oyunculuk maceranız nasıl başladı?

Küçükken oyuncu olmak gibi bir düşüncem de yoktu. Sadece izlediğim diziler ya da filmlerde beğendiğim sahneleri ayna karşısında canlandırmak hoşuma gidiyordu. Lise sonda hangi bölüme girmeliyim diye düşünürken oyunculuk sınavlarına girmek istediğime karar verdim ve o andan itibaren ona hazırlandım. Şanslıyım ki ilk girişimde de kazandım.

Damla Colbay kimdir?

1993 yılında İzmir’de doğdum ve orada büyüdüm. Çocukluğum ve gençliğim Karşıyaka’da geçti. Oyunculuk okumaya karar vermem hayatımdaki değişikliklerin ilk adımıydı. Dokuz Eylül Üniversitesi Oyunculuk Bölümü’nde okumaya başladım, hala da okuyorum. Birkaç sene önce menajerim Yasemin Özbudun ve Başar Dengiz ile tanıştım. Görüşmelere İzmir’den gidip gelmeye başladım. Ardından Kara Para Aşk oldu. Kara Para Aşk’ın bitişinin ardından İzmir’e geri döndüm. Okuluma devam ettim. Hayat Mucizelere Gebe’de yer alacağım belli olduktan sonra tekrar buradayım.

stanbul’un trafiğini ve insanlarının umursamazlığını yadırgadım

İkinci işinizde başrol olmak nasıl bir duygu?

Eğer bir projede yer alıyorsanız belli sorumlulukları alıyorsunuz demektir. Başrol ya da yan rolde benim için değişen pek bir şey olmuyor. Sorumluluklarımın farkındayım ve üstesinden gelebilmek için de elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyorum. Tek fark sette çok daha fazla zaman geçiriyorum. Buna başrol olma başarısı olarak bakmıyorum aslında çünkü bu benim daha ikinci işim. Daha yolun çok başındayım. Bir başarıdan söz etmek için ve dile getirmek için çok erken.

Başrolün ağırlığı ve sorumluluğu sizi kokuttu mu?

Korkutmadı. Bu öyle korkutucu bir şey gibi gelmedi bana. Sette çok daha fazla zaman geçiriyorum ama bundan dolayı da şikayetçi değilim, aksine mutluyum.

İzmir'den sonra İstanbul'un temposuna alıştınız mı?

İstanbul’un temposuna alışmak kolay olmadı. Trafiği, insanların birbirini umursamazlığını, hep bir yere yetişme çabasını başta yadırgadım biraz ama zaman içerisinde her şeye alışıldığı gibi buna da alıştım.

Düşlerim gerçek olmaya başladı

Sizce bu noktada şansınız mı yaver gitti ?

Bu yola doğru zamanda doğru bir ekiple çıktığımı düşünüyorum. O yüzden yalnızca şansım yaver gitti de oldu diyemem. Güzel şeylerin düşlemekle başladığına inanıyorum. Ekibim, düşlerim, şansım bir araya geldi ve hayat yolunda gidiyor.

Hayallerinize ne kadar yakınsınız?

Kurduğum hayallerin daha çok başındayım. Fakat düşlediğim şeyler gerçek olmaya başladı bile. İlk adımı attım, geri kalan kısmı da böyle mutlu ve keyifle yürüyeceğime inanmak istiyorum.

VATAN