Bu kareler yuva yıktı

Galerinin tamamı için tıklayınız

◊ Kaya Çilingiroğlu: Bilinçaltında ne varsa, aklı ne meşgul ediyorsa bu insanın diline, kulağına sirayet ediyor. Bu durumun magazin dünyasındaki en iyi örneklerinden biriydi. Genellikle ihanet olaylarında birileri çok mutsuz olur ve insanların büyük üzüntüler yaşadığı bir olaya gülünmez, bu en basit ifadeyle nezaketsizliktir ama gerçek şu ki, Ferrari’yi Feraye anlamış olmasına herkes uzun süre güldü. ◊ Asena Atalay: Uzun süre evliliğin hayatı sıradanlaştığını düşünenler, heyecan arayanlar... Kişiler değişiyor ama mekanizma hiç değişmiyor. İnsanların kendilerine “Hayattan, evlilikten, ilişkilerden ne bekliyorum?” diye sormaları gerekiyor. Kimse kimseye zorla bir şey yaptırmıyor aslında, “Neden hayatımda boşluk var?” diye soru soracaklarına o boşlukları böyle heyecanlarla doldurmayı tercih ediyorlar. ◊ Şebnem Bozoklu: Bu haber çıkmadan aylar öncesinde boşanacakları iddiası yayılmıştı. Ayrılık vardı ancak bu resmileşmemişti. Evlilikler resmi olarak bitmeden böyle haberler çıktığında yanlış bir algı oluşabiliyor. Biraz sabırlı olmak lazım ama öte yandan boşanmadan sonra ilk defa görüntülenseydi bu sefer de “Hemen yeni sevgili buldu” denirdi. Özellikle kadın şöhretlerin aşk ilişkileri çok cinsiyetçi biçimde didikleniyor medyada... ◊ Yasemin Kozanoğlu: Bir dönemin çok konuşulan magazin karakterleriydi. Bir gün “Kıskandığı için dövdü”, bir gün “Evlilik sözü verdi” diye okurduk gazetelerden, 2000’lerin başıydı... Bugünden bakınca iyice “nostaljik magazin haberi” gibi görünüyor. ◊ Bülent Ersoy: “Bülent Ersoy ile evli olmak her kapıyı açar” diye düşünerek politik evlilik yapmanın sonu. Gerçek hislerini yaşayabilmek için üç hafta bekleyebilmiş ancak Armağan Uzun. İnsanların kendi hayatını bile bile böyle bir cendereye sokmaları hakikaten ilginç.