Cinselliği penisle vajinanın birlikteliğinden ziyade bir şey sananlar fena halde yanılıyor. Sosyo-kültürel yapı, din, ırk, cinsiyet, yaş, burç gibi pek çok irili ufaklı niteliğin etkisi altındaki cinselliğin asıl hükmedeniyse hayal gücümüz!
Başımızı ağrıtıp kocamıza sırt çevirten de bu, sabah gözümüzü açar açmaz karımızın üstünde aşk sözcükleri söyleten de bu. İlgisiz geliyor değil mi? Hiç de değil. Cinsellik sade, abartılı, coşkulu, sönük, vazifemsi, aşırı vs. nasıl olursa olsun zayıf ya da güçlü bir hayal gücünün cinsel organlarımıza ve beynimize hükmedişinden ibaret. Bireysel zevklerimizi ikili bir birleşmeye yerleştirmenin, bunu partnerimizin de onayıyla cinsel yaşamımızı süslemek için kullanmanın adı ise fantezi. Hayal ederiz, uygularız, uygulatırız. Tekrarlarız, vazgeçeriz, geliştiririz… Cinsel sorunların çözümü için yaptığımız terapilerde fantezilerinden söz eden insanlar, mesleğimiz için bile öylesine çeşitli ve şaşırtıcılar ki sizlere örnek vermeden olmaz. Kişilikleri, yaşanmışlıkları işte bunun içinde, fantezilerinin!
Neredeyse herkes cinsel tatminlerini yükseltebilmek için bazı nesneleri cinsel uyarımlarını artırmada kullanır ve bu nesnelere ve durumlara özel değerler yüklerler. Aslında doğrudan cinsel organ olmamasına rağmen insan bedeninin bazı kısımları, iç çamaşırları, özel giysiler, v.b. nesneler, bilinçaltında cinsellikle, cinsel haz almanın anahtarı gibi eşleştirilmiş aksesuarlardır. Tüm bunlar sağlıklı cinsel yaşamda sorun olmazken; eşlerden birinin kendini aşağılanmış ya da ilişkide eşitlik dengesinin aleyhine bozulduğu yönünde bir hisse sebep olması, diğer eşin ise bu yol dışında cinsel ilişkiye girmemesinin neden olduğu sıkıntılı durumlarda ise eşler danışmanlık almak isterler. Çünkü böyle durumlarda eşler fantezilerin esiri olmuşlardır. Hayat çekilmez hale gelmiştir. Her iki eş içinde ciddi sorunlar barındırır. Böyle durumlarda cinsel ilişki için olmazsa olmaz şartı olan eş içinde bulunduğu duruma anlam vermemekte, bunu eşiyle paylaşmaktan kaçınarak, kendini çıkmazda hissedip, sadece kendisi uzman başvurusuna gelmekle birlikte; eşinin ona göre anlamsız gelen cinsel taleplerine cevap vermek istemeyen eş de başvurabildiği gibi, her iki eşin beraber başvuruları da olabilmektedir.
Bu başvurularda önemli olan nokta cinsellik kavramının bilişsel (düşünsel), duygusal ve davranışsal boyutlarını bir denge içinde olduğunu hatırlamak ve dengenin ne açıdan nasıl bozulduğunu, sevişmenin işteşliği göz önüne alınarak her iki eş açısından da incelenmesidir.
Genellikle, sertleşemiyorum, yeterince ıslanmıyorum gibi ifade edildiği şekilde, cinselliğin davranışsal boyutu dikkate alındığından; eşler düşünsel ve duygusal boyutu göz ardı etmektedirler. Bu nedenle de cinsellikte bu boyutların irdelenmesi davranışsal boyutta yaşanan sorunun çözülmesine giden araçlardır.
Tanımlamaları yaparken, bu rahatsızlıkların temelinden çıkan duygusal ve bilişsel yapılanmalar farklılıklar göstermektedir. Dolayısıyla kendi içinde her çift biricik olarak ele alınır. Çözümde o çifte özel yaşanan sıkıntıya özel olarak ortaya konur.
Fanteziler! Sınırlardan arınmış, çizgilerin olmadığı, uçsuz bucaksız bir umman. Şehvetin arsızlığı var fantezide, masumiyetin korkulu gözlerle izlendiği siyahın hakimiyetinin gözlendiği bir renkler alemi. Herkesin rengi başka…
Unutmayın fantezinin onay bekleyeni olmaz, fanteziniz siz ve partneriniz dışında kimsenin onayını beklemez. İkinizden birinin ya da ikinizin birden özgürlük ve sağlığıyla oynamadığı sürece kapılıp gidebilirsiniz.