Stiletto ile savaşım!

Genç tasarımcı adaylarına destek amaçlı çıktığım defileye hazırlık sürecim...

Eylül Kübra Uzun Eylül Kübra Uzun

İlk olarak söyleyebileceğim şey; podyumda stiletto ile yürümek tam bir işkence! Bu işi yıllardır yapan tecrübeli bir manken değilseniz –ki bu da burada “ben” oluyorum!- bu iş gerçekten çok zor…

Benim podyum maceram defile gününden yaklaşık 4-5 gün önce başladı. Defile gününe kadar yediklerime dikkat ettim, içtiğim suya bile… Defile günü geldiğinde giyeceğim kıyafetin önünde ismimi görünce anladım ki, ben gerçekten bu defilenin bir mankeniyim ve o 4-5 gün boşuna aç gezmemişim!

Defileden birkaç gün önce Bayrampaşa Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’ne gittik, prova aldık. Daha önceden kıyafetlerin bir sıralaması vardı, mankenler gelince podyuma çıkış sıralaması oluşturuldu, hangi kıyafeti kim giyecek Niyazi Erdoğan ve Akif Örük tarafından belirlendi.

Önceden belirlenmiş manken/kıyafet eşleştirmeleri sonrası bazı mankenler arasında kıyafet değişiklikleri yapıldı. Son sıralama ve kimlerin hangi kıyafeti giyeceği kesinleşince de her mankenin defilede giyeceği kıyafet ve aksesuarlarıyla fotoğrafı çekildi. Düzeltilmesi gereken kıyafetlerin tadilatları yapıldı.

Stiletto ile savaşım! - Resim: 1

Gelelim podyum günü programına…

09:00’da gün başlar…

Bugün güne her zamankinden daha erken başladım. Duşumu aldım, yüzüme kremlerimi sürdüm ve sıfır makyaj, elimde gofretimle saat 12:00 gibi yola koyuldum. Otele vardığımda herkes yavaş yavaş gelmeye başlamıştı. Bu süreçte sahne arkasında fotoğraf çekimleri yaptım. Sıramı beklerken sosyal medyada defileye hazırlık görselleri paylaştım.

14:30 Yemek Molası

Manken arkadaşlarla birlikte yemek yemek için lobi katına çıktık ve ben yaramazlık yapıp, 2 tabak dolusu yiyecek aldım! Hemen saymaya başlıyorum; 2 adet biber dolması, pilav, ekşili köfte, salata, kadayıf tatlısı, ahududulu turta, krem karamel, kivili muhallebili mus ve çilekli irmik tatlısı! Üstüne de bir bardak kola! Sürekli yediklerime dikkat etmek zorunda olsam ne yapardım gerçekten bilemiyorum.

15:00 Makyaj

Yemek sonrası makyaja geçtik. Hangi makyajın hangi mankene yapılacağının listesi duvarda asılıydı. Altın etkisi, renk cümbüşü ve ikinci yüz olarak üç ayrı konsept belirlenmişti ve ben makyaja alınacak son gruptaydım.

16:00 Prova ve Ara Öğün

Defile günü ilk provamızı aldık. İnce topuklularla dengeyi sağlamak, bana bitmeyen bir uzunlukta gelen podyumda yürümek, arada iki kere poz vermek, köşeleri keskin almak gibi detaylar beni gerçekten zorladı diyebilirim. Herkesin saçı yapılırken ara öğünümüz dağıtıldı ve ben sanki öğlen az yemek yemişim gibi ara öğüne de hayır demedim.

19:00 Saç

Saçlarımın kısa olmasından ötürü herkese yapılan sıkıca toplanmış yan topuz bana yapılamadı. O nedenle biraz arkaya doğru yatırmalı değişik bir model uyguladılar. Ben de hayatımda ilk defa böyle bir saç denemiş oldum.

20:30

Ve sıra geldi kıyafeti giydikten sonra podyuma çıkmaya… Herkes için o kadar normal ki her şey; kimse heyecanlı değil ama ben oldukça heyecanlıyım! Podyuma çıktım -kendime inanamamakla birlikte- düşmedim, takılmadım ve yürüyüşü aksatmadan bitirdim. Kulise girdiğimde hala heyecanım devam ediyordu! Ve sonra fark ettim ki, ben bu heyecanı çok seviyorum. Her tiyatro oyununa çıktığımda yaşadığım heyecanı podyumda da hissettim ama yürümeye başlayınca uçup gitti. Bence ben sahnede olmayı çok sevdiğim için heyecanım hiç bitmeyecek, bunu anladım…

Bu deneyim bana şunu hatırlattı; manken sadece askıdır! Vücut tipine hangi kıyafet; yüzüne hangi saç ya da makyaj yakışır bakılmaz, sadece tasarlanan kıyafete odaklanılır.

Sonuç olarak bu defile benim için çok güzel bir deneyim oldu. Podyuma çıkmam konusunda projeye destek olmam için bana destek veren başta moda tasarımcısı Niyazi Erdoğan ve koreograf Akif Örük’e çok teşekkür ederim. Defile; Bayrampaşa Anadolu ve Teknik Lisesi, Moda Tasarım Teknoloji Bölümü öğrencilerinin bir sene boyunca üzerinde çalıştıkları kıyafetlerin sergilendiği bir mezuniyet defilesiydi. Niyazi Erdoğan'a katkılarından dolayı verilen plaket ile gece sona erdi. Ben de genç tasarımcıları yüreklendiren bu projenin bir parçası olduğum için çok mutlu oldum.