Miley Cyrus müzik listelerinde 1'i, Black Mirror'da dibi gördü!

Black Mirror dizisini Miley Cyrus'ın 94 milyonu aşan takipçileri bile kurtaramadı...

Eylül Kübra Uzun Eylül Kübra Uzun

Başladığı andan itibaren çok konuşulan, olumlu yorumlar yapılan Black Mirror dizisinin beşinci ve son sezonu ile ilgili konuşulan tek şey adım adım kötüye gittiği yönünde… Dizi geçtiğimiz günlerde yayınlanan üçüncü bölümünde çılgın şarkıcı Miley Cyrus ile bir sıçrama yapmayı düşünse de, Miley’nin 94 milyonluk takipçileri bile bu bölümün beş sezon içinde en düşük IMDb puanı alan bölüm olmasına engel olamadı.

Miley Cyrus müzik listelerinde 1'i, Black Mirror'da dibi gördü! - Resim: 1

Son filmini (So Undercover) 2012 yılında çeken Cyrus, yıllar önce Hannah Montana serisi ile üne kavuşmuş, kameraları gördüğünde sürekli dil çıkarması ve sansasyonları ile ünlü bir şarkıcı… Dizideki performansının oyunculuk anlamında yeterli olduğunu düşünmüyorum. Ancak şarkıcılığına söyleyecek bir sözüm yok. Özellikle son günlerde piyasaya sürdüğü Mark Ronson’la ortak çalışması “Nothing Breaks Like a Heart” şarkısı listelerde de oldukça başarılı oldu.

Black Mirror başta neden bu kadar sevildi? Son sezonda aksayan ne oldu?

Gelelim diziye… En yaratıcı buluşların en karanlık içgüdülerle çarpıştığı karmaşık ve yakın geleceği anlatan bir bilimkurgu dizisi… Black Mirror’ın her bölümünde farklı hikaye ve oyuncular var. Bütün dünyanın bunu konuşuyor olmasını da dizinin başarısının dışında, dizide bahsedilen olayları çok kısa süre içerisinde yaşayabilecek olma ihtimalimize bağlıyorum.

Ancak dizinin son sezonu ve özellikle son bölümü önceki Black Mirror bölümleriyle alakasız, küçük yaştaki izleyici kitlesini hedef almış bir bölüm olmuş. Ben açıkçası hüsrana uğradım diyebilirim. Zaman zaman bu tarz projelerde senaristlerin senaryoda tıkanmalarına rastlarız, kendilerini tekrar edebilirler. Ancak burada böyle bir durumdan bahsedemeyiz. Bu bölüm tamamen önceki hedef kitlesinin dışında bir kitleye yazılmış. Sanki yapımcı “4 sezon boyunca yetişkinlerde istediğimiz kitleyi yakaladık, şimdi de çocukları memnun edecek bölümler yapalım.” demiş gibi duruyor.

90’lı yılların sonunda başlayan çocukların dedektifçilik oynadıkları ve yaşları küçük olmasına rağmen yetişkinleri alt etmeyi başardıkları Mary-Kate/Ashley Olsen filmlerine benzemiş. Ama dizinin kemik izleyici kitlesi de bu durumun farkında ve son sezonda her bölümün izlenme oranları ile beraber, IMDb puanları da düşmeye devam ediyor. Sanırım talep artıp, ticari kaygılar da devreye girince her işte olduğu gibi nitelik ve kalitede azalma oldu.

Miley Cyrus müzik listelerinde 1'i, Black Mirror'da dibi gördü! - Resim: 2

Burada anlaşılması gereken şey; sosyal medyada etkin takipçi ya da hayran kitlesine sahip ünlüler yapımcıların film ya da dizisini izlettirmeye yetmiyor. Ülkemizden örnek verecek olursak yüksek takipçi sayısı olan birçok ünlünün oynadığı diziler yayından kalkabiliyor ya da oynadıkları filmler gişede bekleneni veremiyor.

Black Mirror’da en çok izlenen ve beğenilen bölümler tanımadığımız oyuncuların oynadığı bölümler oldu. Yani yapımcıların ısrarla uzak durmaya çalıştıkları, takipçisi az oyuncular… Dünyanın neresinde olursa olsun bir projeyi başarıya götüren bileşenler; iyi bir senaryo, doğru yönetmen, yetenekli oyuncular ve özenle seçilmiş bir cast; takipçi sayısı değil…

Takipçi sayısı demişken; her takipçi hayran demek değildir!

Sosyal medya aynı zamanda merak üzerine kurulu bir düzen olarak dikkat çekiyor. Merak ediyor olmak o kişinin projesinin izleneceği anlamına gelmiyor. Sosyal medya kullanıcılarının çoğu takip ettikleri kişileri sadece sevdiği için takip etmiyor, sevmediği kişileri sırf merak ettiği için de takip edebiliyor. Bu hesaplar kendi adlarına bir paylaşım yapmadıkları gibi, takip ettikleri kişilere de beğeni ve yorum yapmıyorlar. Bu sebeple hayalet takipçi olarak adlandırılıyorlar. Dolayısı ile çok sayıda takipçi tıpkı Black Mirror’da olduğu gibi bir projeyi kurtarmaya yetmiyor!