İş görüşmesi

Çünkü konuşmaya başlarken “tamam güzel kızsın” diye başlamıştı da. Sadece güzel bir kadın, hiçbir tecrübesi olmayan bir sunucu adayı gibi muamele görmüştüm.

Gülman Sumru Somer Gülman Sumru Somer

Yıl 2010
SENİN ADIN NEYDİ?

Bazen, ekranlarda yıllarca program yapmış duayenlerimiz tekrar program yapabilmek için ekranlara dönmeye çalıştıklarında, yeni yetme yönetmen bozuntularıyla ya da nereden geldiğini unutan kanal sahipleriyle çalışmak zorunda kalıyorlar.

Bir de bilgisizce kim olduklarını bile araştırmadan ahkâm kesenleri görünce, “işte adaletsizlik bu” diyor ve üzülüyordum.

İşte bir örnek,
Şu sıralar kendi televizyonunun sahibi olmuş, eski muhabirlerden olan şahsa iş görüşmesine gittim.

O dönem yayınlanan programların tam da bana göre olduğunu düşünmüş ve 17 yıl boyunca ekranlarda canlı yayın yapmış tecrübeli bir sunucu olarak iş görüşmesi talep etmiştim. O dönem o kanalda görevli tanıdığım bir arkadaşımdan “Bana randevu alabilir misin?” diye rica etmiştim. Çok uzun süre sonra geri dönüş yaptılar ve randevu verdiler.

Görüşmeye gittim.

Bir buçuk saat beklettikten sonra; kanal sahibi eski muhabir oturur oturmaz daha adımı bile sormadan;
- Güzel kızsın ... dedi.
- Ama şu anda kendi adamlarımızla çalışıyoruz. diye
ekledi.

Ben de uzun süredir televizyoncu olduğumu söyleyip,
“Canlı yayınlarda benim gibi tecrübeli bir sunucuya belki ihtiyacınız olabilir diye düşünmüştüm ve o yüzden sizinle görüşmek istedim...” dedim.
Rica üzerine 5 dakikanı ayır denmiş o da kendince çok büyük bir jest yapmış gibi davrandı...

Kısacık süren görüşmenin sonunda ayağa kalkıp, kapıyı açtı ve kapının önünde bana dönüp;
- Senin adın neydi?... dedikten sonra yarışmalarına katılanlardan sunucu yapmaya çalıştığı kıza dönüp;
- Telefon numarasını alın ihtiyaç olursa ararız...
Önemli olan ismimi bilmesi veya tanıması değil, görüşmenin sonunda adımı sormasıydı.

Çünkü konuşmaya başlarken “tamam güzel kızsın” diye başlamıştı da. Sadece güzel bir kadın, hiçbir tecrübesi olmayan bir sunucu adayı gibi muamele görmüştüm. Sadece CV’ye kısa bir göz atsaydı kim olduğumu hatırlardı ve anlardı. Randevu verilip iş görüşmesine gelen insanın adını bile sormamıştı. Zamanında magazin müdürünün dediklerini yapıp magazin dergilerine kapak olsaydım, popüler olmak için değer verdiğim ilişkilerim hakkında konuşsaydım, kesin hemen tanırdın.

Magazin müdürü haklı çıkmıştı.
Peki, seninle aynı dönemde televizyona başlamış ve seni geldiğin konumdan dolayı takdirle takip eden meslektaşın olarak, seninle ilk karşılıklı sohbetimden sonra bende bıraktığın izlenimin ne biliyor musun?
Sadece “parmak arası terlik”. Çok seversin.

Ama asla mütevazılığımı bozmadan çıkmışımdır o görüşmeden. Hatırlamazsa o günü hatırlatırız sorun yok. Çünkü o görüşmedeki tavrı benim kalbimi çok kırmıştı.

O camiada sana saygı duymaları için popüler olman şart.
Popülerlik her şekilde olmalı ve o sektöre her yönüyle hizmet etmelisin yoksa “Nah iş bulursun”.