İşte Uçankuş'ta yer alan o haber:
Şok gelişme!.. Türk filmi gibi bir son… Baştan sona, virgül bile atlanmadan okunması gereken bir haber-yazı-yorum-perde arkası!.. Ve bir son dakika: Bu gelişmeler üzerine Gülben Ergen’in imaj tazelemek için apar topar ya Arakan’a, ya da Güney Doğu’da Suriyeliler’in bulunduğu mülteci kamplarına gideceği öğrenildi!..
UçanKuş TV, bir hafta önce Cuma gece yarısı, “Pazartesi yılın haberi geliyor” diye anonslara başlamış ve pazartesi sabahı haberi patlatacağını duyurmuştu.
Herkes “Nedir bu haber?..” dedi ama kimse bulamadı.
Sonra pazartesi geldi, çattı!..
Sabah 08.00’de haber UçanKuş TV ve ucankus.com’da yayına verildiğinde 5 dakikada kıyamet koptu.
Ardından haber siteleri, gazeteler, TV kanalları olayın açılımına, üstüne gitmeye, detaylara girmeye başladı.
Ve bir anda, bir günde Türkiye’nin gündemine oturdu, UçanKuş TV’nin haberi...
İki, üç gün içinde de tüm önemli medya kuruluşlarında; röportajlar ve canlı bağlantılarla, haberin doğru ötesi doğru olduğu iyice ortaya çıktığında önce dava açacağım diye kısa bir açıklama yapan Gülben Ergen sonra sessizliğe büründü.
Habere konu olan İzmirli evli iş adamı Tolga Duğles ile eşi Yasemin Duğles ise ne yapacağını şaşırdı ve sessizliği tercih etti. “Ne var, ne de yok” hiçbir şey diyemediler!.. Zaten yapacak da başka bir şey yoktu.
Ancak akrabaları ve tüm çevreleri olayları doğrulayıp, daha da ilginç detaylar aktarmaya başlayınca konu git gide büyüdü.
İşte o arada tüm gözler aldatılan eş Yasemin Duğles’in üzerindeydi.
Ama yuvasını kurtarmaya kararlı olan ve hatta kendisinden çok çocuğunu düşünen Yasemin Duğles, sabırla mücadelesini sürdürdü ve!..
İŞTE YILIN HABERİNDE SON NOKTA!.. YASEMİN’İN ZAFERİ!..
Sonunda kimsenin beklemediği ama mağdur eşi Yasemin Duğles’in sabırla beklediği finale gelindi!..
Hep büyüklerin, gençlere, gelinlere verdiği klasik bir “nasihat” gerçek oldu adeta!..
TOLGA DUĞLES, GÜLBEN ERGEN’İ TERKETTİ, EŞİNE GERİ DÖNÜYOR!
Şimdi pazartesi gününden beri ortalığı yıkan haberin bugün ortaya çıkan “taze” tarafına gelelim.
UçanKuş TV’nin aldığı bilgiye göre, Tolga Duğles, Gülben Ergen’i terketti ve eşine geri dönüyor.
Daha doğrusu, bu akşam dönmeye çalışıyor!..
(UçanKuş TV tüm detayları, perde arkasını öğrenmiş, zamanlamasına kadar!..)
Peki, ne oldu, dün ne yaşandı ve bu duruma gelindi.
GÜLBEN ERGEN İLE TOLGA DUĞLES’İN “BEN BİTTİM” KAVGASI!..
İzmirli iş adamı Tolga Duğles, dün gün boyunca, İstanbul’daki arkadaşlarıyla, dostlarıyla görüştü, akıl aldı.
“İçinden çıkılmaz bir duruma düştüğünü, ne yapacağı sorup, kendisini çok kötü hissettiğini” anlatıp, hepsine danıştı.
(Tolga Duğles’in İstanbul’da özellikle de müzik camiasından önemli isimlerle, sanatçılarla dostluğu var)
Sonrasında ise Gülben Ergen’le buluştu.
İlk lafı, “Gülben ben bittim, ne yapacağız?..” oldu.
Aldığı cevap daha sertti:
“Asıl ben bittim. Yıllardır uğraştığım, didindiğim kariyerim bir haftada bitti. Sen ne diyorsun?..”
Evli erkeklerin yaptığı kaçamaklar sonrası hep şahit olunan, Türk filmlerinde bolca izlediğimiz bir sahnenin gerçeğini yaşıyorlardı sanki…
Ve kavga başladı.
Tolga Bey 10 yaş küçük Gülben Ergen’den… Ve ayrıca Gülben Ergen çok daha baskın bir karakter… Rahat rahat sesini yükseltebiliyordu!..
Tolga Duğles, “Ben bittim, eve döneyim, ikimiz de huzura kavuşalım” diye mırıldanırken, bir anda kelimeler suratına “tokat” gibi çarpmaya başladı:
GÜLBEN ERGEN: “Neleri göze aldım. Şimdi halime bak… Her gün laf işitiyorum. Adıma hashtag’ler açılıyor. Yerden yere vuruluyorum. Hepsini senin için göğüsledim. Sen şimdi karıma döneyim diyorsun… Bu saatten sonra bunu nasıl anlatacağız millete… Ben ne yapacağım”
TOLGA DUĞLES: Olaylar durulsun, belki ileride…
İşte bu sözünün devamını bile getiremedi!..
Ve Tolga Duğles sözü, bu konuda akıl aldığı sanatçı dostlarına getirip, “Biz bir plan yaptık. Benim arkadaşlarım, medyanın bir bölümünü ayarlayacak. Ben eve döneceğim, karımla fotoğraf vereceğim, onlar da “Gülben’le Tolga sadece arkadaştılar” diye haber yaptıracaklar. Sen de medyada diğer yakın olduğun gazeteleri halledersin, ikimize de huzur gelir. Ben böyle yaşayamıyorum” diye fikrini açıkça söyledi sonunda…
GÜLBEN ERGEN: “Geçen sefer de öyle demiştin, 3 gün sonra hepsi haber yaptı. Ayrıca… Ben kaç kişiye senden bahsettim biliyor musun?.. Sevdiğimi anlattım. Senin boşanacağını söyledim. Boşanır boşanmaz da evleneceğimizi söyledim. Onlara şimdi biz sadece arkadaşız mı diyeceğim yani?.. Hadi ya!..”
Tolga yanıt verdi:
“Çok mu önemli onlar?.. İkimizin de hayatı karardı”
Gülben Ergen ısrar etti:
“3-5 gazeteye bunu yazdırsak bile, o kadar internet haber sitesi, o kadar televizyon var. Hele hele bir de sosyal medya… Bunu yerler mi?.. Hele toplum!.. Toplum aptal mı?.. Demezler mi bu kadar haber yapıldı, bir hafta boyunca “Biz sadece arkadaşız” diyemediniz mi?..” O çıkan fotoğrafları, videoları sorgulamazlar mı?..”
TOLGA DUĞLES: Her şeye bir kılıf bulup reddederiz. Dedim ya arkadaşlarım yardımcı olacak medya konusunda...
GÜLBEN ERGEN: Hadi bizi geç… “Karısı neden çıkıp yok böyle bir şey, Tolga benim eşim, gayet mutluyuz neden demedi” diye sorgulamazlar mı?.. Kimse inanmaz. Çünkü birisiyle ilgili böyle bir haber yapılsa ve doğru olmasa, eşi bir saat sonra çıkar, evliliğine de sahip çıkar, konuyu da kapatır!.. Herkes bilir bunu… Bunu geç; hani boşanacaktın sen?.. Konu şimdi de fotoğraf çektirip, geri dönmeye mi geldi?..
TOLGA DUĞLES: Olmadı işte boşanma işi!..
TOLGA DUĞLES:(Sonra konuyu eşinin konuşmaması konusuna getirip) Bak problem eşimin sessizliğiyse, ben Yasemin’le konuşurum böyle bir açıklama yaptırırım diye düşünüyorum. Yani bizim evliliğimiz devam ediyor diye… Sen de aklanırsın!..
GÜLBEN ERGEN: Geçti onun zamanı Tolga… Bu saatten sonra kimse inanmaz buna, çocuklar bile güler!..”
TOLGA DUĞLES: Ben dostlarımla konuştum, inan ayrılmaktan başka çaremiz yok. Dostlarım araya girdi. Karım da zaten aylar önce olayı duyduktan sonra İzmir’i bırakıp İstanbul’a, Yeşilköy’e yerleşti, biliyorsun... Şu anda eşimi ikna etmeye çalışıyorlar. Büyük ihtimalle akşam bizi bir araya getirecekler. Ve biz barışırsak, ben eve dönersem, sen de normal hayatına devam edersin. Avukatına da bir açıklama yaptır şimdi istersen, “Biz sadece dostuz“ diye…”
GÜLBEN ERGEN: Kendimi bu kadar komik duruma düşürmem… Açıklama yaptıracağım tamam ama senden tek kelime bahsettirmeyeceğim. Benden bunu bekleme… Kendimi daha da kötü, hatta komik bir duruma düşürmem…
TOLGA DUĞLES: Ne yapacaksın peki?..
GÜLBEN ERGEN: Gazetemle görüştüm, ya Güneydoğu’da Suriyeli mültecilerin olduğu kamplara ya da Arakan’a gideceğim. Gündemi değiştireceğim. Oradan yazılar, fotoğraflar falan…
(Ve bu arada hakikaten de bugün Gülben Ergen bir açıklama yaptırdı ama Tolga Duğles’le ilişkisini reddeden cümleler yoktu, Tolga Duğles’in adı bile geçmiyordu. Ancak yapılan eleştiri-hakaret v.s gibi konulara tepkisini dile getirirken “gerekçe ne olursa olsun” lafı da çok dikkat çekti!..)
Sonrası…
Şimdi Tolga, sanatçı dostlarından destek, yardım bekliyor. (Ama işi zor, kolay değil)
Belki de İstanbul’a gelen Yasemin hanıma toplu halde gidilecek.
(Bu arada Yasemin Duğles, olayları aylar önce duyduktan sonra İzmir’i bırakıp, babasıyla birlikte İstanbul’a gelmiş. Bilindiği gibi Tolga Duğles de kayınpederiyle ortak iş yapıyor. Bu ayrılık yüzünden iş olarak da Tolga Duğles’in çok zor duruma düştüğü söyleniyor. Bugünkü Yeni Asır’da da bu tarz haberler-iddialar var)
GÖZLER YEŞİLKÖY’DE, TOLGA DUĞLES-YASEMİN DUĞLES BULUŞMASINDA!
Büyük ihtimalle bu akşam yapılacak görüşme…
UçanKuş TV’ye gelen habere göre, Tolga Duğles, bu akşam eşi Yasemin Duğles’le Yeşilköy’de buluşacak.
Af dileme sonrası Yasemin hanım ne diyecek?.. Hatta görüşmeyi bile şu anda kabul etmeyebilir.
Bugüne dek öğrenilene göre, Yasemin Duğles, hiçbir ters açıklama yapmadan sabırla bekledi ve bu mücadeleyi “soğuk bir savaş” olarak çok akıllıca sürdürdü. Daha doğrusu savaşmadı, sabır taşı olduğunu gösterdi.
Sabırla, konuşmadan bu mücadeleden galip ayrılacağının hesabını çok iyi yapmıştı, belki de…
Çünkü hep Tolga Duğles’in bir yandan evi idare ettiği “Kafam karışık, mutlaka eve döneceğim” diye haber gönderdiği de anlatılıyor.
(Zaten hep böyle olmaz mı?..)
Şayet Yasemin Duğles sinirlerine hakim olmasaydı, çirkinleşseydi, bu maçtan galip çıkabilir miydi?..
BİR SON DAKİKA HABERİ!.. YASEMİN HANIM TAVIRLI!..
Haberi alan Yasemin Duğles’in, Tolga Duğles’in geri dönüşüyle ilgili şüphelere düştüğü ve şu anda kabul etmeyeceği öğrenildi.
Fotoğraf verip yine adının Gülben Ergen’le birlikte anılmasını istemediği öğrenilen Yasemin Duğles’in yakın dostlarına “Ben bunu yaparsam o kişi kendini aklayacak, bu fırsatı ona vermeyeceğim” dediği belirtiliyor!..
Önemli bir not: Son dakika gelişmesindeki gibi Yasemin hanım özrü kabul etmezse ne olur?.. Tolga Duğles tekrar Gülben Ergen’e geri mi döner?.. Orası meçhul!..
Önemli ikinci not: Yukarıdaki tüm detayları nasıl mı aldık?.. Biliyorsunuz, iki kişinin konuştuğu sır değildir!.. Hele hele bu konuya artık tüm çevreleri, akrabaları da girdiyse!..
Ve önemli üçüncü not: Bu haber sonrası, planlar ortaya çıktığı için strateji değişir mi, zor!.. Çünkü olay öyle bir noktada ki; A seçeneği var(aynen devam), B seçeneği var (eve dönüş-ki görünen o) ama C seçeneği görünmüyor!..
ANILCAN TANRIYAR’IN MUTLAK OKUNMASI GEREKEN YORUMU(ÖZELLİKLE EŞİNİ ALDATAN ERKEKLERİN): “BABAMIN GERİ DÖNECEK BİR EŞİ BİLE KALMAMIŞTI!.. ÇÜNKÜ ÖLMÜŞTÜ, VEFAT ETMİŞTİ!.. SEN ŞANSLISIN TOLGA DUĞLES!..”
Bu haber bu sabah patladığı sırada İzmir’de olan UçanKuş TV Genel Müdür Anılcan Tanrıyar, haberin sonuna mutlaka bir yorum eklemek istedi.
Burası bazı-diğer yerler gibi olmadığı için, patronun dahi (Can Tanrıyar) direkt müdahale etmediği, edemediği tamamen özgür bir yer olduğu için oğlu Anılcan Tanrıyar’ın yorumunu aynen haberin altına ekleyip, yayınlıyoruz:
“Biz bu haberi, sevgili mesai-muhabir arkadaşım Tarık’la birlikte hayata geçirdik.
Aslında ben sonunun böyle olacağını biliyordum. Ama bu kadar çabuk beklemiyordum. Çünkü aynısını yaşadım babamla!..
Tolga Bey-Gülben hanım siz bunları yaşıyorsunuz, işinize geldiğinde adını da “aşk” koyuyorsunuz ya, hepinizin çocukları var, onları nasıl unutuyorsunuz?..
Bu yaşadığınız, yaşattığınız tüm olaylar-haberler artık Google’de yer alıyor. Diyeceksiniz ki daha çocuklar küçük, okuyamaz!..
Zaman çabuk geçiyor Sayın Gülben Ergen, Sayın Tolga Duğles... Benim için de, abim için de öyleydi. Bakın şimdi kocaman adam olduk. Hatta bu haberleri yazıp, yorum bile yapıyoruz artık...
Bu kadar bencil olmayın…
Özellikle siz Sayın Tolga Duğles… Siz eşinize dönmeye karar vermişsiniz ve dönüyorsunuz da… Şanslısınız onu bilin… En azından dönecek bir eşiniz var!..
Babam dönene kadar benim annem kanser olup ölmüştü!.. Bunu rahatlıkla yazıyorum, çünkü babamın kendisi de. 3-4 sene önce bir kitap yazıp, tüm bunları itiraf etti. Geride kırık dökük bir aile kaldı. Sonrasında 3-4 sene önce babam, hayatını toparlayıp, kendini işine gücüne, bana, evine verdi. En güzeli içkiyi bıraktı, dünyanın en tatlı adamı oldu.
Ama ya kaybedilenler!..
Şu anda ben babamla aynı evde yaşıyorum. Hayatımıza yeni bir sayfa açtık. Ama artık annem yok!.. Siz şanslısınız Tolga Bey, çünkü sizin dönecek bir eşiniz, daha doğrusu çocuğunuzun annesi var. Yaşıyor ve hayatta!.. Babam nereye dönsün!.. Şansınızın değerini bilin ve şansınızı fazla zorlamayın…
Son lafım da Yasemin hanıma; affedin eşinizi, kendiniz için olmasa bile çocuğunuz için affedin… Boş verin başkasını, kim ne derse desin!..
İki taraf için de geçerli olan bir hayat gerçeğini hatırlatmak istiyorum, müsaadenizle:
“Sonra bir bakarsınız ne geri dönülecek bir kadın, ne de affedilecek bir adam bulabilirsiniz!.. Lütfen bunu unutmayın… Haddimi aştıysam da kusura bakmayın… Sen de baba!..