- Haberi sunan kişi olmak nasıl bir duygu?
Haber aslında bir tutku. Hayatınızı koyduğunuzda bütünleşebileceğiniz bir meslek. gazeteciler olarak ülkemizdeki birçok olumsuz olayı da haberleştirmek zorunda kalıyoruz. Bu olumsuz durumların içerisinden çıkıp, mesleği tutkuyla sevebiliyor olmak gerçekten ayrıcalık. Benim için haber eşittir tutku.
- Sunucu olma fikri nasıl gelişti?
Türk Dili ve Edebiyatı mezunuyum. Okul dönemimde boş günlerimi değerlendirmek istedim. Babamın bir tanıdığı vasıtasıyla radyoya stajyer olarak başladım. Radyonun haber bölümünde ihtiyaç olduğunu söylediler ve orada çalışmaya başladım. Sonra bir gün bana, “Saat başı haberleri sen okuyacaksın” dediler, öyle başladım.
- NTV ‘Gece Bülteni’ programının akışı nasıl işliyor?
Dört yıldır sunuyorum. Erken saatte kanala gelerek hazırlık süreci yapmaya başlıyoruz. Konularımızı seçiyoruz. Konuğumuz varsa o günün haberlerine göre bir yayın akışı belirliyoruz. İki saatin içerisine siyaseti, günün önemli gelişmelerini, adli olay, sağlık, kültür - sanat ve insanları biraz gülümsetecek başlıkları sığdırmaya çalışıyoruz.
- NTV’de çalışma hayaliniz altı yıl önce gerçekleşti. Burada nasıl tecrübeler ve deneyimler kazandınız?
Habere bakış açısından çok memnunum. En doğru ve en hızlı şekilde vermeye çalışıyoruz. NTV’de edineceğim tecrübeyi, başka bir yerde bulacağımı sanmıyorum.
NTV’yi hâlâ haberin amiral gemisi olarak görüyorum.
- Ekranda sunucular için kıyafetler önemlidir. Sizin seçiminiz nasıl oluyor?
Haber programı sunduğumuz için kıyafet çok önemli, dikkat etmek zorundayız. Şık, modern, ciddi veya çok renkli olmayan kıyafetler giymek durumdasınız. Önemli olan aslında, haberi nasıl sunduğun ve karşındakine yaşatmaktır. Bunları yaparsak zaten kıyafet, saç ve makyaj ikinci planda kalıyor.
- Bundan sonraki hedefleriniz neler?
Bu hayatta NTV’de çalışmak gibi tek bir hedefim vardı ve 26 yaşımda gerçekleştirdim. Şu an öyle ileriye dönük bir hedefim yok. Çünkü yaptığım iş beni çok tatmin ediyor.
‘Güvenliğin önünde evlenme teklifi aldım’
- Yaptığınız işte güzellik ne derece önemli?
Önemsiz dersem yalan söylemiş olurum. Ekran önüne çıkıyorsunuz dağınık bir saç ve görüntü olmaz. İzleyici ekranda hoş bir görüntüyle haberi birleştirmek istiyor.
- Uzun yıllardır geç saatlerde program sunuyorsunuz. Eşiniz bu durum hakkında ne düşünüyor?
Eşim Erce Baykal dünyanın en anlayışlı, merhametli ve saygılı insanı. Bunun için kendisine teşekkür ediyorum.
- Evli bir insan olarak gece çalışmak zor mu?
Eşim uyuyor, ben ise haber sunuyorum. Ayrı ayrı yemek yiyoruz. Böyle zorlukları var ama işimi çok seviyorum. İşimi sevdiğim için eşimin de şu an şikayeti yok.
- Eşiniz sizi ekranlarda uzun yıllardır izliyor. Nasıl yorumlar yapıyor?
Eşim erken yatan bir insan. Programı arada sırada izliyor. Geçenlerde izledikten sonra, “Nerede eski zamanlarda program sunan Buket, nerede şimdi ‘Gece Bülteni’ni sunan Buket” diyerek takdir etti. Eşim, gelişimimin çok farkında.
- Eşinizin kanalda bulunduğunuz zamanlarda sürpriz yaptığı oldu mu?
Eşimin bana kanalda yaptığı en büyük sürprizi, evlenme teklifi oldu. ‘Gece Bülteni’ni yeni sunmaya başladığım dönemlerde, eşimin tuttuğu takımın Avrupa kupalarında maçı vardı.
Eşim bana yüzük almış ve arkadaşlarıyla maç izlerken “Eğer tuttuğum takım yenerse Buket’e evlenme teklif edeceğim” demiş. Kanaldan tam çıkacakken eşimi gördüm, üzerinde takım elbise vardı. Bir an takım elbiseyle maç izlemez diye düşündüm. Güvenliğin önüne gelerek diz çöktü, yüzüğü çıkardı ve evlenme teklifi etti.
Milliyet