Abone Ol

Alman kanalında dikkat çeken Fetullah Gülen belgeseli

Alman birinci kanalı ARD’de‚ 15 Temmuz darbe girişiminin belgeseli çekildi. "Tankların Harekete Geçtiği Gece, Erdoğan ve Başarısız Darbe Girişimi" isimli belgeselde siyasetçiler, milletvekilleri, insan hakları temsilcilerinin görüşleri yer alıyor.

Alman kanalında dikkat çeken FETÖ belgeseli

15 Temmuz darbe girişimi nedeniyle Alman birinci kanalı ARD’de‚ “Tankların Harekete Geçtiği Gece, Erdoğan ve Başarısız Darbe Girişimi” başlığıyla bir belgesel yayımlandı.

Belgeselde son yıllarda Gülen cemaatini "mağdur" olarak gösteren diğer Alman medyasının aksine, ARD’de Cemaat ile ilgili ilk kez uzmanların, siyasetçilerin, eleştirel yorumlarına yer verilerek, Fethullahçıların Türkiye’de devleti nasıl ele geçirmeye çalıştığı irdelendi.

Odatv’den Süheyla Kaplan’ın haberine göre, ARD’nin internet sitesinde belgesele ilişkin şu ifadeler yer aldı; “15 Temmuz 2016 Türkiye tarihi için bir dönüm noktasını oluşturmaktadır. 15 Temmuz’da orduda küçük bir grup darbe girişiminde bulundu.

Öyle bir darbe girişimi ki, çok kısa süre içinde sona erdi. Ancak sonucu vahim. Şu ana kadar en az 50 bin kişi tutuklandı. Bunlar arasında yüzlerce asker var. Bununla da kalmayıp çok sayıda akademisyen, gazeteci, muhalefet partisinin politikacıları tutuklandı. Birçok asker Almanya’ya kaçtı ve Almanya’dan iltica talebinde bulundu”

’15 TEMMUZDAN GERİYE…’

ARD’de 15 Temmuz belgeselini hazırlayan Oliver Mayer-Rüth, Ahmet Şenyurt ve Cemal Taşdan Türkiye’de konuyla ilgili uzmanların, siyasetçilerin görüşüne yer veriyor. , Belgeselde Cemaat’in eğitim kurumundan ziyade, aslında devleti ele geçirmek ve sızmak amacında olduğu uzmanlara sorgulatılıyor. Yapımda CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, İstanbul’da İnsan Hakları İzleme Örgütü Türkiye araştırmacısı Emma Sinclair-Webb, emekli amiral Türker Ertürk, emekli tümgeneral Ahmet Yavuz, eski başbakanlardan Mesut Yılmaz, AKP Milletvekili Mustafa Yeneroğlu ve HDP Milletvekili Mithat Sancar’ın görüşlerine yer veriliyor.

Belgeselde Gülen Cemaati’nin CIA ile bağlantısı olduğu bilgisinin Türk medyasında yer aldığı belirtilirken, emekli tümgeneral Ahmet Yavuz’un “Gülen cemaati aslında okullar açmakla, yurtlar inşa etmekle akıllı bir şey yaptı. Amaçları devletin içine sızmaktı. Ancak onların bir de iç maskesi vardı. Kemalist rejimi yıkmaktı” sözlerine yer verildi. Belgeselde Gülen okullarının yapılanması ve örgütlenmesi de mercek altına alınıyor. Yapımda ayrıca cezaevinde tutuklu bulunan Nuriye Gülmen ile Ankara Yüksel Caddesi’nde açlık grevi yaptığı sırada yapılan röportaja yer veriliyor. Belgesel şu sözlerle sona eriyor: “Darbe girişimi sonrası geride travmatize ve kendini güvende hissetmeyen bir ülke bıraktı.”